Kolay maç daha zordur…

A -
A +

G.Saray, çok erkenden koparıp cebine koyacağı maçı ateşe attı. Sonra da o sıkışıklıktan bir zafer çıkardı. 

En zor maçlardır ‘çantada keklik’ ile ‘garanti’ arasında gezinen maçlar. Çünkü ne kadar ruhlarına girseniz de; oyuncu ‘nasılsa alırız’ kapsama alanında oynar...
Maçın ilk yarısında Galatasaray’ın dozu abartılmış bir özgüvenle oynaması bazı hataları da beraberinde getirdi. Karabükspor daha ciddi ve en az rakibi kadar koşup mücadele ederek oynadı ve şanslar da buldu...
Galatasaray ise boş alan bırakmayan rakibinin tatlı sert ve hızlı oyunu karşısında pozisyon sıkıntısı çekti.
İki takımın da baskılı oyun anlayışı ortada sağlıklı üç, dört pası üst üste seyretmemize engel oldu. Ancak; yine de üç gol vardı ve Galatasaray’ınkiler kişisel becerilerden, Karabükspor’unki ise orta alanda kaptırılan bir topun fahiş hatasından gelmişti...
İkinci yarıda tabelanın yansıttığı risk sebebiyle Galatasaray tehlikeli sularda dalış yaptı hep. 
Üçüncüyü ararken, kalesinde bir gol görme ihtimalini hep göz ardı etti desek yeridir. Büyük bir iştahla saldırırken arkada açıklar veriyordu, farkında değildi.
Kısacası pozisyonlar da buldu, pozisyonlar da verdi. 
Karabükspor’un diri ve açık üstelik çağdaş oyun anlayışı Galatasaray’ın skoru garantiye alamamasının en önemli sebebiydi ve bunun karşılığını da oyun biterken gelen bir penaltı ile aldılar…
İşte maç Galatasaray adına bir çuval incirin berbat olduğu maça dönüvermişti… 
Ancak; Bu yıl belli ki bu iş “Galatasaray bitti demeden bitmeyecek” gerçeğini gösterdi bize. 
Final vuruşu ve üç puan suni teneffüsle geldi diyelim ve bir kere daha kolay görünen maçların ne kadar zorlu geçebileceğini bir örneğini izlediğimizi söyleyelim


MAÇIN ADAMI: Maicon...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.