Klasman farkı

Galatasaray'la Arsenal arasında büyük bir klasman farkı var. O yüzden dün gece Türk Telekom Arena'daki sonuç çok da anormal değil. İki takımın oyuncuları arasında gerek oyun anlayışı, gerekse fizik gücü açısından eşit bir yarışın olması söz konusu değildi.

Galatasaray için 1.5 milyon euroluk galibiyet primi ve prestijden başka hiçbir anlamı olmayan maça Arsenal, "Belki grupta liderliği alabilirim" amacıyla çıktı. Zaten İngiliz ekibi ilk yarım saatlik bölümde işi bitirdi. Önde yaptıkları baskı ve üst üste bulduğu gollerle 29 dakikada 3-0'ı yakalayıp hedefi tutturdular.

Arsenal, devreyle birlikte karşılaşmayı antrenman maçı havasına çevirerek Galatasaray'a oynama alanı bıraktı. Bu da biraz olsun Galatasaray'ın iyi görünmesini sağladı. Wesley Sneijder da, attığı usta işi frikikle gözlerimizin pasını sildi.

Bireysel anlamda konuşmaya çok gerek yok ama ilk yarının en kötü isimlerinden olan Tarık Çamdal'ın baskı altında ezildiğini gördüm. Galatasaray'a daha önce Bülent Akın ve Serkan Aykut gibi büyük bonservis bedellerine gelen oyuncular da, bu büyük baskının altında ezildiler. Tarık da şu anda bunu yaşıyor. Hem Galatasaray bu oyuncuyu almak için çok acele etti, hem de Tarık çabuk havaya girdi. Tarık bu kadar da kötü bir oyuncu değil. Kazanılabilecek bir isim. Sadece onun o baskının altında ezilmekten kurtulması gerekir.

Galatasaray için aslında durum o kadar da kötü değil. Sonuçta ligdeki konumu iyi durumda. Kupa da da yoluna devam edecek. Ayrıca bu kulvarlarda yarışacağı takımlarla arasında klasman farkı da yok. Takım moralli oynarsa ve iyi bir devre arası kampı geçirirse başarı gelir.