Saint Petersburg’da oruçlu olmak...
30 Eylül 2016 02:00
“Bazı şeyleri anlatmak olmaz, yaşamak lazım. Bunun için kendimi çok şanslı hissediyorum...”
Cümleten selamünaleyküm... Bu satırlarımı kesinlikle 9 Ağustos’tan önce yazmak istedim. Yani Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Rusya ziyaretine gitmeden önce yazacaktım. Ancak kayınpederimin yoğun bakımda olması hasebiyle yazılarım gecikti. Daha sonra da kendisini kaybettik, Allah rahmet eylesin.
Benim bu Rusya ziyaretim 04.06.2016 tarihinde başlayıp 25.07.2016 tarihinde son buldu. Çok güzel ve heyecan dolu hatıralarımı yazacaktım. Bu darbe bozuntusu olay moralimizi bozsa da Allah beterinden muhafaza eylesin. Âmin.
Türkiye’mizdeki kardeşlerime, Rusya hatıralarımda özellikle bazı bilgileri, bilgi babında vermek istiyorum. Bendeniz Balıkesir vilayetimizde yaşıyorum. Balıkesir arzına göre imsak 03:41, iftar 20:41. Ramazan ayının 1. günü oruç 17 saat. Rusya Saint Petersburg’da ise imsak 00:57 iftar 10:27 yani 21 saat 30 dakika. Orada yaz aylarında günler ak (gündüz) olduğu için oruç çok uzun ama çok keyifli ve çok zevkli.
Her gün, evet her gün iftarlarımızı değişik mekânlarda açıyoruz. Bir ay ramazan boyunca cami cemaatiyle iftardan yaklaşık iki saat önce oturuyoruz. Tabii ki bizim sayfadan dinî sohbet yazıları, Kuran-ı kerimden Yasin-i şerif ve diğer sure-i celileler, dualar okuyoruz. İftar akşam namazı, yatsı namazı ve teravih derken sahur yapmadan bir bardak çay ve su ile saat 00:57’de yarınki oruca niyet ediyoruz.
Saat 01:25 gibi sabah namazı ve istirahat. Ramazan boyunca bu böyle... Allah cümlemizin ibadetlerini kabul etsin.
Tabii burada Numan Abimi unutamıyorum. Şahsen saygı ve selamlarımı ve Kafe Yedigüzeller’deki bütün Azeri kardeşlerimizin selamını bu satırlardan arz ediyorum. Zira birinci iftarımı orada yaptım. Bir önceki Saint Petersburg Konsolosu Tanju Bilgiç Beye saygı ve selamlarımı arz ediyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi "sözün bittiği yerdeyiz." Şunu özellikle ifade etmek istiyorum. Bazı şeyleri anlatmak olmaz, yaşamak lazım. Bunun için kendimi çok şanslı hissediyorum.
Bilenler bilir, Apraksin Dvor isimli pazar yerinde geziyordum, Azeri bir kardeşim "İmam Hüseyin! Selamünaleyküm" dedi.
Ben de "Aleykümselam” dedim.
“Benden Türk Dünyasının Başı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a selamlarımızı söyle, her zaman arkasındayız” dedi. Dinî ve millî yönden bu kardeşimizin işyerinde Uzun uzun sohbet ettik. DEVAMI YARIN