İyi gün dostlarım neredesiniz?

“Yazdığım isimlerin hepsi benim çok sevdiğim, çok saygı duyduğum can ağabeylerim ve kardeşlerimdir...”

 

 

2000 yılından 2008 yılına kadar İstanbul Kartal’da et ve süt mamulleri toptan ve perakende satış tanzim yeri işletiyordum. Bu yazımı benimle ticaret yapan ve iyi gün dostlarıma ithaf ediyorum.

Benim burada yaşadıklarımı bir ben biliyorum bir Allah biliyor. Ama iyi gün dostlarımın da bilmelerini istiyorum.

İyi gün dostlarım, başıma gelen hâlden dolayı iş yerimi yok pahasına verdim. Evimi satmak zorunda kaldım. Eşimi can yoldaşımı 2013 yılında stres sonucu geçirdiği beyin kanaması sonucu kaybettim. Çok sürmedi 2015 yılında da babam rahmetli oldu.

Bu acıların hepsini yaşarken dört duvar içindeydim ve hâlen de dört duvar içindeyim. Eli kolu bağlı kalıyor insanın. Ulaşmak istediklerine insan ulaşamıyor. Samsun’dan Fehmi Bey ve Sami Bey, İstanbul’dan Sivaslı Halil Ağabeyim, İstanbul’da Ordulu Cengiz Bey, Durmuş Ali Ağabeyim, Mehmet bey, Afyonlu Nuri Bey, Hikmet Bey, Ankara’da Ebubekir ve Hasan Hüseyin kardeşler, Nizamettin Bey hepsi benim çok sevdiğim, çok saygı duyduğum can ağabeylerim ve kardeşlerimdir.

Benim başıma geleni duysalar kesinlikle beni arayıp sorarlar. Ben öyle düşünüyorum. Buradan kendilerine hâlimi ve acı bir roman olan hayatımı anlatmak istiyorum.

2008 yılında cezaevine düştüm ben. Bir alacak verecek anlaşmazlığı sonucunda. Ürün verip de birkaç defa paramı almaya gittiğimde paramı alamadım. Son gittiğimde hem hakarete hem şiddete maruz kaldım. Büyük olaylar yaşadım, ölümden döndüm. Yaralama olayından ceza aldım.

Bu FETÖ’cülerin hain savcıları yaktı o zaman beni. Kendileri şu anda Silivri Cezaevinde yatıyorlar. Kulların adaleti olmasa da Allah’ın adaleti yerini buluyor. Tam 17 yıl 13 ay 10 gün…

Açık cezaevine çıkmaya dört ayım kaldı. Sonra da özgür olacağım Allah’ın izniyle. Feridun Ağabeyin köşesinde yayınlanan yazım sonrası dinî kitaplar gönderdiler. Yüce Allah’ım hepsinden razı olsun.

Özellikle Bülent Bey ve Latif Beylere çok teşekkür ediyorum.

Oğlum askere gidecek, muayene oldu, hazır asker. Çalışamıyor, köyde ağabeyimin yanında kalıyor. İsmini zikrettiğim dostlarımdan bir yardım bekliyorum. Maddi manevi yardımlarını, haberlerini bir mektuplarını bekliyorum.