“O vakit borcun banadır!..”

A -
A +
“Ben bu parayı bu üç gün içinde tedarik edemem. Lakin sana beyaz eşya alarak getirebilirim...”   Adama ikinci defa bir bahane bulamadım. Öteki tarafın yüz milyon lirayı tamam verdiğini söylemeliydim. Ama işin doğrusunu da söylemeliydim. Gayrı yapacak bir şey yoktu. Dedim ki: -Kardeşim, beni sen yıllardan beridir bu ilçede taksici olarak bilirsin. Nasıl bilirsin? -Nasıl bileceğim iyi bilirim. -Benim sana gelip darda kaldığımı söylesem benim için canını ortaya koyar mısın? -He, koyarım. -He, senin başına bir hâl gelse ben de senin için canımı ortaya koyarım. Şimdi şu söyleyeceklerime inanacaksın; durum şöyle olmuştur: Senin para beklediğin adam parasını bana ta o gün tamam olarak ödemiştir.  Ama o gün şöyle bir durum yaşanmıştır. Filancanın kızını çok acil olarak hastaneye kaldırdık. Bağırsak düğümlenmesi için ameliyata aldılar. Lakin kızcağızı kurtaramadılar. Buna rağmen yine de ameliyat parasını istediler. Adam parayı verene kadar da çocuğu morgda bekleteceklerini söylediler. Vicdanım el vermedi. Birkaç güne kadar parayı tamamlar ise ona bu iyiliği yapacağımı söyledim ve o emanet paradan 13 milyonunu çıkartıp hastaneye ödedim. O birkaç gün geçtiği hâlde babası o parayı bana getirmedi... Durum bundan ibarettir. -O vakit o 13 milyon senin bana borcundur. Beni hiç ilgilendirmez. -Peki benim borcum olsun. -Ama bunu bana en geç üç gün içinde senin ödemen lazımdır. -Üç gün mü? -Evet, üç gün… Adam para içinde yüzmesine rağmen zerre merhametten nasibi olmayan biriydi. O da benim çocuğa sadakam olsun dese gerçekten o para ona sadaka gibi gelirdi. Baktım öyle olmayacak. Dedim ki: -O zaman bana bir kolay ve çıkar yol daha göster. -Nasıl? -Ben bu parayı bu üç gün içinde tedarik edemem. Lakin sana sağdan soldan taksitle beyaz eşya filan alarak getirip teslim edebilirim. Bu kolaylığı olsun sağla. Sen paraya rahat çevirebilirsin. -Senin için bunu yapayım haydi, dedi. Gittim tanıdık eş dost mağazalarına. Rica minnet ederek birkaç buzdolabı, birkaç televizyon alarak sattığında tam 13 milyon edecek kadar beyaz eşyayı götürüp kendisine teslim ettim. Bir tane televizyon tam çalışmamış buzlanma yapıyormuş. Onu bile tekrar kutusu açılmadık yeni bir televizyon ile değiştirmemi istedi. O parayı iki sene boyunca taksit taksit ödedim... Aradan yıllar geçti o para hâlen bana ödenmedi. O yavrucağın hatırına helali hoş olsun.         Rumuz: “Taksici”-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.