"Size teşekkür etmeye geldik..."
12 Nisan 2017 02:00
“Ben Allah rızası için iki satır da olsa her akşam muhakkak okurum. Dostlarıma da tavsiye ederim.”
Selamda rahmet bereket hayır dua var… Ama ondan daha önemlisi ve güzel olan bir şey daha var biliyor musun?
-Nedir abi?
-Selam vermek Sevgili Peygamberimizin sünnetidir… "Birbirinizle selamlaşın" buyurmuştur.
Bu şekilde ayaküstü bir iki dakika sohbet ettik.
“Tamam abi” dedi, gitti.
Bu güzel çocuk kitap okumaya başladıkça ve dükkânımıza gelip gittikçe değişmeye başladı… Dışarıdan bizim gördüğümüz bu değişimi elbette ki içeriden ailesi de fark etmişti.
Bir gün sabah, ailesi geldi. Benim ne için geldiklerinden haberim yok. Ben yine alışveriş için geldiler zannettim.
Ama ailesi: “Biz alışveriş için değil size teşekkür için geldik” dedi.
“Hayırdır?”
“Oğlumuz bayağı değişti. Çok müthiş bir çocuk oldu. Arzu ettiğimizden de öte bir hâle geldi. Bunun sebebi de sizmişsiniz…”
“Biz mi?”
“Evet… Sizden bahsetti.”
“Efendim eğer bir katkımız olduysa çok sevinirim. Çok memnun oldum. Biz komşusu olarak siz de anne baba olarak dua edin… Hakikaten oğlunuz bir pırlanta ve tamamen işlenmeğe kalmış…”
"Allah sizden razı olsun…"
"Cümlemizden… Bakın bizim de anlattıklarımız bu kitaplardan zaten… Ben Allah rızası için iki satır da olsa her akşam muhakkak bu kitaplardan okurum. Dostlarıma da okumalarını tavsiye ederim. Bambaşka bir duygu bu… İnanılmaz bir şekilde insan rahatlıyor… Ve zaman içerisinde inanılmaz derecede bilgi sahibi olunuyor...”
Teşekkür ve dua ederek ayrıldılar. Akşam üzeri saat 20.00 falandı… Dükkânımızın tam kapı önünde, 16-17 yaşlarında iki genç muhabbet ediyorlardı. Ama ne muhabbet… Konu İslamiyet’ti ve Müslümanların ne kadar cahil olduklarını söyleyip değişik örnekler vererek ailelerini ve toplumu beğenmiyorlardı.
Öyle sözleri vardı ki hükmen küfre düşmeleri an meselesiydi.
Birkaç dakika kulak misafiri oldum… Ama nasıl bir ruh hâlindeyim anlatamam… Konuştukları konunun cevaplarını biliyorum… Elimde bu konularla alakalı Hakikat Kitabevi'nin kitapları da var…
“E peki bu olaya nasıl dâhil olurum” diye düşünüyorum.
O an içimden dedim ki: “Bu gençler bu konuları o kadar yer var iken gelip senin dükkânının kapısı önünde konuşuyorlarsa Allahü teâlâ bunları buraya boşuna göndermedi. Eğer bu olaya müdahil olmazsan vebalinden de kurtulamazsın...” DEVAMI YARIN