"Beni nereden tanıyorsunuz?"

A -
A +
“Arkadaş kusura bakmayın, sormadan edemeyeceğim? Bana niçin böyle davranıyorsunuz?”     İlaç almak için semtimize yeni açılan eczaneye girdiğimde eczacının baha gösterdiği aşırı iltifata bir türlü anlam veremiyordum. Diğer müşterileri bırakıp elimden reçeteyi aldığı gibi rafları dolaşmaya başladı. Bir o köşeden bir bu köşeden ilaç kutularını alıp alıp indiriyordu camekân tezgâhın üzerine. Eczacıdaki bu telaşı ben değil diğer müşteriler de fark etmişti. Derken reçetede yazılı olan ilacın bir tanesini bulamadı. Adamcağızın öyle bir “eyvah” çekişi vardı ki şaşırmamak mümkün değildi. Neredeyse oturup hüngür hüngür ağlayacaktı. Biz hepimiz onun hareketlerini izliyoruz şaşkınlık içinde…  Eczacı hemen yanındaki çırağa seslendi: -Oğlum hemen koş civardaki eczanelere bak, bu ilacı al gel, çabuk! Benim bildiğim eczacı kendinde olan ilacı verir, olmayana da “bu bizde yok” derdi. Peki bu eczacı niye bana böyle 'anormal' hürmet ediyordu? Ve kendinde olmayan bir ilacı bile başka eczanelerden tedarik ederek bana vermek istiyordu? Çırak eczaneden çıktıktan sonra beni rica minnet oradaki sandalyeye buyur etti. Sonra diğer müşterilerle ilgilenmeye başladı. Ben hâlen bu anormal durumun sebebini anlamaya çalışıyorum. Biraz sonra çırak az ilerideki eczaneden o ilacı bulup almış getirmişti. Çırağın ilacı bulup geldiğini gören eczacı derin bir nefes almıştı. Hepsini paket yaparken ben de yerimden kalktım ve “borcumuz ne kadar?” dedim. Eczacı “aman efendim, bu bizim küçük bir ikramımız” deyince işin tadı kaçtı. Adam neredeyse elime kapanacak… Bu adam benimle dalga mı geçiyordu ya? Ama rol yapar gibi bir hâli yoktu ve çok ciddi idi… Dayanamadım artık: -Arkadaş kusura bakmayın, sormadan edemeyeceğim? Siz bana niçin böyle davranıyorsunuz? -Kusurumuz varsa affedin efendim. -Ya ne siz beni tanıyorsunuz, ne de ben sizi tanıyorum. Bu iltifatın bu rica minnetin sebebi ne? “Efendim siz biliyorsunuz, söylemeye ne gerek var” gibi bir mimikle gözlerime baktı… Ben yine ısrar ettim: Siz beni nereden tanıyorsunuz? -Efendim gelir gelmez öğrendim sizi ben… -Peki ben kimim? -Siz mahallemizin baş tacı Tahir Abimizsiniz… -Ama ben sizi hiç tanımıyorum. İnanın ben bu işten bir şey anlamadım… Neyse hepsi bir tarafa da ilaçların parasını almalısınız. DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.