Doktora gelen şikâyet

A -
A +
“Arkadaşlar bu bir dilekçe Kaymakamlıktan geliyor; bir bulaşıcı hastalık ihbarı dilekçesi!..”   1974 yılı Ekim ayının 28'inde Bitlis’in Tatvan ilçesinde göreve başladım. Tatvan doğunun bir incisidir. Van Gölü'nün kıyısında şirin mi şirin bir yerdir. Bir yanında Van Gölü, sanki bir deniz gibidir. Diğer yanında Süphan ve Nemrut Dağı göz kamaştırır. Biz merkezde tek sağlık ocağı olarak hem merkeze hem de etraftaki köylere sağlık hizmeti vermeye çalışıyoruz. Bize bağlı olan köyler çoğunlukla ya Van Gölü'nün kıyısında veya dağların eteklerinde yer alıyordu. Merkezde olduğu gibi bu köylere de her türlü sağlık hizmeti vermeye çalışıyorduk. Hasta muayenesi, çevre sağlığı, aşılamalar, okul sağlık hizmetleri ve diğer bütün hizmetlerini yetiştirmek için yaz kış koşuşturuyorduk. Etraf köylerden bazıları göl kenarında olduğu için buralara yaz kış ne zaman olursa olsun kar az da yağsa çok da yağsa yollar açık tutulmaya çalışıldığı için kolay ulaşmamıza rağmen dağ eteğinde yer alan uzak köylere ulaşmamız maalesef o kadar kolay olmuyordu. Bitlis ve Tatvan’da çok kar yağdığı için kış çok zor geçiyordu. Özellikle dağın eteğindeki köylere 2-3 metre kar yağdığı, yolların uzun süre kapalı kaldığı oluyordu. Bazen yollar günlerce kapanır yürüyerek gitmek bile zor olurdu. Bazen kapanan yollar kısa sürede açıldığı gibi bazen aylarca kapalı kaldığı da oluyordu. Hiç unutamıyorum, 1975 yılının Şubat ayıydı. O kış Bitlis Tatvan ve çevresinde çok ağır geçiyordu. Şehir merkezine bile iki metreye yakın kar yağmıştı. Uzak dağ köylerine ise 3 metre kar yağmış birçok köyle ulaşım ve irtibat kesilmişti. Deyim yerindeyse Tatvan ve köyleri kış uykusuna yatmıştı. Biz de her zamanki gibi sağlık ocağında oturmuş arkadaşlarla çay içiyor, sohbet ediyorduk. Bir ara odacımız içeri girdi ve Dr. Selim Beyin hepimizi odasına çağırdığını söyledi. Biz “inşallah hayırdır” diyerek bütün arkadaşlar onun odasına toplandık. Dr. Selim çayından bir yudum aldıktan sonra elinde bir büyük kâğıdı gösterdi ve ağır ağır konuştu: “Arkadaşlar bu bir dilekçe Kaymakamlıktan geliyor; bir bulaşıcı hastalık ihbarı dilekçesi. Kaymakamlığa verilmiş, orası da normal olduğu üzere bize havale etmiş.” Sonra bir süre sustu, çayından bir yudum daha aldıktan sonra konuşmasına devam etti: “Şimdi arkadaşlar, bir köyde vatandaşlarda, okul öğrencilerinde ve çocuklarda bulaşıcı hastalık varmış. Bizim en kısa sürede o köye gidip gerekli tedbirleri almamız isteniyor..." DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.