İkisini de hiç unutmayacağım...

A -
A +
“Ben bu akşam çocuklara ne yedireceğim?” derken ev sahibimiz kapıyı çaldı...
 
 
Sıkıntılı günlerimiz devam ederken parasızlıktan karşımıza çıkan fırsatı bile değerlendirememiş, kamyon üzerinde bile Yalova’ya gidememiştik.
Eşim her ne kadar bahane uydursa da, arkadaşı bu durumu seziyor... Diyor ki kendi kendine: “Bu adamın galiba parası yoktu... Yoksa mutlaka teklifimi değerlendirirdi...”
Bu üzüntüyle Yalova’da yürürken ne enteresandır ki babama rastlıyor... Babam ise bizim çektiğimiz sıkıntılardan habersiz, iki elinde iki poşet dolusu erzakla evin yolunda... Selam verip diyor ki:
-Beyamca siz burada iyisiniz hoşsunuz ama kızınız ne hâlde biliyor musun?
-Kızım mı? Ne hâldeler?
-Pek durumlarını bilmiyorum ama bir ekmeğe bile muhtaç olabilirler... Geçen gördüm, damadının hâli çok sıkıntılıydı...
Bu söz, babamın yüreğine oturur...
İki gün sonraydı... Bir de baktım kapının zili çalıyor... Karşımda babam iki elinde iki valizle bana gülümsüyordu…
-Babaa?
-Kızım nasılsın bakalım?
Eyvah babam gelmiş... Şimdi ben ona ne yedirip ne içireceğim?
Sevincimi bile yaşayamadım… Ben bu telaş içerisindeyken biricik babacığım boynuma sarıldı… Ben de babamın boynuna sarılıp yıllar önceki o minik kızı gibi hıçkırıklarımı koyuverdim:
-Babaam…
-Kızımmm… Niye haber vermediniz kızım…
Babam hemen oracıkta getirdiği valizi açtı... O iki valizin içinden neler çıktı neler...
“Baba niçin zahmet ettin” dediğimde adamcağızın gözleri doldu geldi...
Meğer her şeyi öğrenmiş... Allah ondan razı olsun, getirdikleri bir ay boyunca yetti...
Biz yine yokluğa mahkûm olduk... Ekmek alacak paramız dahi yok... Kış günü kar yolları kapamış... Evde çocuklar aç... Bir de haber geldi ki, kar nedeniyle eşim bu gece gelemeyecekmiş...
“Ben bu akşam çocuklara ne yedireceğim?” derken ev sahibimiz kapıyı çaldı... Acaba kira parası istemeye mi geldi diye yüreğim ağzıma gelmişti ki ev sahibimizin gülümseyen yüzüyle rahatladım. Hem de elinde bir tencere dolusu dolma, bir sini de börek vardı… Nasıl sevindim kelimelerle anlatamam... Evet evet, bize getirmişti… Evimizde bir lokma ekmek ve yemek yokken getirmişti…  
“Kızım evde yaptım da kokusu gelir canınız çeker diye getirdim” dedi...
Allah ondan da razı olsun... Ömrüm boyunca babamın ve ev sahibimizin bu iyiliğini unutmayacağım...
              Rumuz “Gurbet” Yalova
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.