“Emdikten sonra simsiyah kesilirdin!”

“İki senedir ne midem altüst oluyor, ne bayılacak gibi oluyorum. Şükür çok rahatladım...”

 

 

Bana çocukluğumun nasıl geçtiğini soran “sen bir araştır bakalım” diyen Dr. İsmail Maraş Hoca, sanki beni yıllardan beri etkileyen ve adını koyamadığımız rahatsızlığımı teşhis edebilmek için gerilere, çocukluğuma kadar gitmek istiyordu…

Kendisine güvenirim… Bu söyledi ise ezbere konuşmaz bilirim. Çocukluğumu düşünmeye başladım… Yaşadıklarımı hayatımı hayal meyal çıkartmaya çalıştım…

Ama insan çocukluğunu ne kadar bilir… Çocukluğumu bilse bilse hayatta kim bilir? Anneciğim rahmetli olduğuna göre ablama sorayım bakalım, dedim.

-Abla, dedim ben çocukken nasıl biriydim?

-Sen çocukken çok yaramazdın.

Hareketliydin demek istiyor. Şöyleydin böyleydin, derken konu sağlığımla sıhhatimle ilgili olunca dedi ki:

“Bebekken anneni emdikten sonra seni beşiğe koyardık. Simsiyah kesilirdin, bayılırdın!”

Meğer vücut zehirleniyormuş da haberimiz yok…

Ben bunu İsmail Hoca'ya anlattım. “Şimdi taş yerine oturdu” dedi. “Senin süt ve süt ürünlerine karşı alerjik bünyen var. Mümkün olduğunca onlardan uzak dur. Hiç yeme demiyorum. Yiyebilirsin ara ara, vücudu da alıştırmak lazım, ama azaltarak” dedi.

Sonra bir ara Mehmet Ali Bey ile karşılaştık. Uzun yıllar karşılaşmıyorduk. Buraya gelmişti ziyaretime… Bana bakınca alnımdaki burun ve yanaklarımdaki bazı kızarıklıklara dikkat ederek

“Kardeş, dedi bir şey söyleyeyim. Süt ürünlerinden uzak dur.” Bak şu noktalar süt ürünlerini fazla yemekten oluyor, bu sende alerji oluşturuyor” dedi.

Dedim ki: “Dr. İsmail Bey zaten söylemişti. Azaltmıştım.”

Gerçekten de yaklaşık iki sene oluyor. İki senedir buna dikkat ediyorum. Ne midem altüst oluyor, ne bulantı oluyor ne bayılacak gibi oluyorum.”

Hani memlekete gittiğimde yaşadıklarımdan dolayı artık aile beni bu şekilde biliyor ya… Mesela geçen yine memleketim Göksun’a gittim. Herkesi aldı bir telaş.

Aman dikkat edin, inşallah gece burnumuzdan gelmez… Aman sağlam gelip hasta gönderiyoruz, çok üzülüyoruz…

Kardeşim diyor ki onlara:

“Abimde hiçbir şey yok. Ben sıkıntıdayım onda bir şey yok.”

Niye yok? Çünkü ben artık Göksan’a gittiğimde veya İstanbul’da iken fark etmiyor, Dr. İsmail Bey'in dediği gibi vücudumun alerji gösterdiği ürünlerden uzak duruyorum. Memlekette kelle paça içsem de diğer yöresel yemekleri yesem de bir şey olmuyor… Bu farkında olmanın bana çok büyük faydası oldu. Doktor İsmail Hoca'ya çok teşekkür ediyorum.