Çocuksuz yaşlı komşumuz

A -
A +
“Yaşlı bir karı koca taşınıyordu eve. Taşıyanlar da kamyonetle birlikte gidecek olan birkaç işçiydi...”
 
Şimdi ben de bir anneyim… Çocuklarım var… Ama çocukluğumun mahallesini ve çocukluk yıllarımı hâlâ dün gibi hatırlıyorum… O zamanlar on yaşlarında olmalıydım… Evimizin yanındaki arsaya küçük bir ev yapılmıştı. Ev demek bile abartı olurdu belki kulübe diyebilirdik...
Şimdiki gibi şehirlerde kurulan on-on beş katlı koca koca gökdelenler hayal bile edilmezdi…
En büyük bina semtimizde bir müteahhidin yaptırdığı beş katlı bina idi… Uzun yıllar mahallenin öbür ucundan görünürdü…
Kiralık olmasına rağmen bu küçücük eve kimse talip olmuyordu. Uzunca bir süre gelen giden olmadı. Çocuk aklımla neredeyse tek derdim bu küçük kulübeye kimlerin gelecek oluşuydu. Her sabah okula giderken her akşam okul dönüşü eve uğrar şöyle bir kolaçan ederdim. Belki de bir çocuklu aile gelir de benim de arkadaşım olur diye… Arkadaşım olsun diye çok istiyordum. Âdeta özlüyordum. Keşke benim yaşlarımda çocukları olan aile gelir diye dua ettiğimi de hatırlıyorum.
Bir zaman sonra bir okul dönüşü o küçük kulübenin önüne bir kamyonet gelmiş olarak gördüm. Kalbimin küçük yuvasında bir kuş gibi çırpınmaya başladığını çanta elimde tabanlarım sırtıma değecek şekilde koşmuştum eve doğru...
Evet birileri taşınıyordu. Sevinç ve heyecan içinde sokuldum ve izlemeye başladım. Bir an duraladım… Yaşlı bir karı koca taşınıyordu eve. Taşıyanlar da kamyonetle birlikte gidecek olan birkaç işçiydi. Peki evde çocuk yok muydu? Çocuk gelmeyecek miydi? Kimseye soramadım ama bütün hayallerim yıkılmıştı. Benimle oynayacak, çocukluğumu paylaşacak bir arkadaşımın olması artık mümkün değildi… İhtiyar kimseler gelmişti eve…
Birkaç gün sonra annem bu yeni komşumuza “hoş geldiniz” için giderken beni de yanına almak istedi. Eve taşınanları daha önce gördüğümden gitmek istemedim. Ama annem ısrar etti:
“Komşu hakkı diye bir şey var kızım. Gidip hoş geldiniz demeliyiz. Bir şeylere ihtiyaçları var mı sormalıyız. Bu bizim geleneklerimizde de vardır” deyince annemle birlikte gitmeye razı oldum.
Ne güzel günlerdi onlar… İnsanlar birbiriyle ne güzel iletişim kuruyordu…
Bize kapıyı açan kimsenin bir anda çocuk olduğunu sandım. Küçücük ufak tefek bir nine olduğunu görünce hayret ettim. DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.