"Hocam iyi ki gelmemişsiniz!.."

“Çok sayıda programa taksi çağırıp gitmiştim. O gün sanki basiretim bağlanmıştı...”

 

Kuvayı Milliye İlköğretim Okulunda -ki şimdi ortaokuldur- 3 yılı aşkın öğretmenlik yaptım.

Öğrencimizin dedesi olan Hasan Amca 60 yaşın üzerinde emekli, hâli vakti yerinde mütedeyyin bir insandı… Köyde bağ bahçe işleriyle uğraşır çevresi tarafından sözüne itibar edilir sevilir sayılır bir kimseydi.

Hac kurasına yazıldığı hâlde bir türlü kura çıkmayan Hasan Amca umreye gitmeye karar vermişti.

Umre dönüşü de bir tilavet daveti tertip etmişti. Öğrencim olan torunu Buse bana da davetiye getirmiş, ısrarla her gün “gelecek misiniz öğretmenim?” diye o sormuştu.

Genelde çağrılan yerlere notumu alıp sırasına göre giderdim. O cumartesi günü daha önceden söz verdiğim yer olmadığı için davete gidecektim.

Cumartesi günü geldiğinde köye gitmek için evimden çıktım. Araba durağına vardım ama durakta araç yoktu. Komşu köylerin duraklarına gittim. Onlar da öğleden sonraları gideceklerini söylediler. Terminali dolaştım, soruşturdum. Giden yoktu.

Nedense taksi çağırıp gitmek de aklıma gelmedi. Hâlbuki çok sayıda programa taksi çağırıp gitmiştim. O gün sanki basiretim bağlanmıştı.

Sonuçta o davete icabet edemedim. Doğrusu gidemediğim için de üzüldüm.

Pazartesi günü okula gittim. Öğrencim Buse'ye görünmemeye çalıştım. İki gün sonrasında öğrendim ki o da zaten iki gündür okula gelmemiş.

Salı günü mahalli gazeteleri okuyordum. Gazetelerde “tavuk zehirlenmesi” başlıklı haberler dikkatimi çekti. Daha detaylı okumadan aklıma geldi. Benim davet edildiğim umre daveti olmasın bu?

Haberi okuduğumda düşüncemin doğru olduğunu da hayretler içerisinde öğrendim. Habere göre bu, Hasan Amca'nın beni de davet ettiği Umre dönüşü daveti idi.

Haberde “umre dönüşü verilen Kur'ân tilaveti davetine katılanlardan 26 kişi yediği yemekten zehirlendi” yazıyordu. Zehirlenenler, Devrek'te ağır olanlar Zonguldak hastanelerinde tedavi altına alınmıştı. Tesellimiz ölüm olayının olmamasıydı. Hepimize geçmiş olsun.

Öğrencim Buse, çarşamba günü okula geldiğinde olanları anlattı. Dedesinin çok üzüldüğünü ifade etti. Sonra da "Hocam iyi ki gelmemişsiniz" dedi.

Hasan Amca, Buse ve yakınları bu zehirlenme olayından çok etkilenmişler. Hatta Hasan Amca üzüntüden uzun süre çarşıya inememiş.

O davete katılamadığım için önce çok üzülürken sonra katılamadığımdan dolayı buruk bir sevinç yaşadım...