Anlatmam istenen anekdot

A -
A +
“Bana anlattığın bu anekdotu, İstanbul’a getirdiğim misafirlerime de anlatabilir misiniz?”   Cağaloğlu’ndaki Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri binasında karşılaştığım iş adamı ile konuşmamı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Benden bir ricada bulundu: -Bana anlattığın bu anekdotu, İstanbul’a getirdiğim misafirlerime de anlatabilir misiniz? -Neden olmasın, dedim. Ben Türkçe konuşacaktım, o tercüme edecekti. Fakat Devlet Arşivleri binamız Kâğıthane’deki yerine taşınınca bir daha kendisiyle irtibatımız olmadı. Kendisine anlattığım ve misafirlerine de anlatmamı istediği anekdot ise şuydu: "Atalarımızın çok büyük acı çekip milyonlarca muhacirin Anadolu'ya iskân edildiği 93/1877-1878 Harbi dedikleri savaş sonrasında azınlıklar azmıştı. Bu azınlıklardan biri de pek bilinmeyen Bulgar Ortodokslardı. İstanbul'da Aya Stefan Bulgar Kilisesi (Demir Kilise) olup Bulgar Eksarhlığı adıyla meşhurdur. Birinci Meşrutiyet'in ilanından sonra, Meşrutiyet paşalarının azgınlığı ve yanlış yönetimi ve 93/ 1877-1878 Harbi sonrasında Ruslar Avrupa yakasında Ayastefanos denilen Yeşilköy, doğuda da Sivas'a kadar gelip, işgal etmişlerdi. Abdülhamid Han'ın dâhiyane siyaseti ile bela defedilmişse de tahrikler devam etmiştir. Ortodoksların hamiliğine soyunan Rusya, Bulgarları da Osmanlıya karşı tahrik edip bağımsızlık ateşiyle körüklüyordu. Bulgar azınlık içinde çok azı buna inanmışsa da, her devirde kullanılmaya müsait kimseler vardır. Rusların planına kanan Bulgarlardan biri defalarca halkı isyana teşvik etmişse de başarılı olamamış sonunda yakalanıp muhakeme edilmişti. Mahkeme kararıyla Urfa'nın Bozova kazasına mecburi iskâna tedip edilip sürüldü. Urfa Mutasarrıfına tedip kararıyla ayrıca uyulması lazım gelenler de bildirildi. Buna göre; mahkûmun Bulgar Eksarhlığı azınlığına tabi olduğu, milleti, dini ve mezhebinden bir mahalde tutulup, inancını serbestçe yapabilmesi mülki idarecilere emir olarak bildirilmişti. Urfa Mutasarrıflığı bölgede Bulgar Eksarhlığı mensubu olmadığından, Rum Ortodoks köyünde iskân edildiğini, bildirmişti. Cennetmekân Abdülhamid Han 1880 yılında tahta çıkışının seneyi devriyesinde afv-ı umumi (genel af) ilan edince de Urfa Mutasarrıflığına tekrar yazı gönderilip, Bulgar mahkûmun serbest bırakılması emri verilmişti. Ayrıca mahkûma Urfa'dan Beyrut'a kadar kara yolu, buradan İstanbul’a kadar da deniz yolu ücreti tahsisatı gönderilmişti.”        Gazanfer Şahin-Devlet Arşivleri​ Araştırmacısı
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.