Kitab, sünnet, icmâ ve kıyâs

A -
A +

“Usûl-i Pezdevî”de buyuruluyor ki: Şer’î ilimlerin kaynağı kitab, sünnet, icmâ ve bunlardan istinbât olunan (çıkarılan) kıyâstır...

Fahrülislâm Pezdevî hazretleri Mâverâünnehir’de yetişen Hanefî fıkıh âlimlerindendir. 400 (m. 1009) yılları civarında İran’ın Pezde şehrinde doğdu. 482 (m. 1089) senesinde Keş denilen yerde vefât etti. Semerkand’da defnedildi. Usûl-ı fıkha dâir yazdığı ve “Usûl-i Pezdevî” adıyle  bilinen çok kıymetli bir kitabı, bütün İslâm ülkelerinde muteber, mutemed bir eserdir.

Bu kitapta buyuruyor ki:

“Şer’î ilimlerin kaynağı Kitab, Sünnet, İcmâ ve bunlardan istinbât olunan (çıkarılan) 'Kıyâs’tır.

Kitap: Allahü teâlâ tarafından, Cebrâil isminde bir melek vâsıtasıyle Muhammed aleyhisselâma Kureyş kabilesinin lügati, dili ile vahyedilen Kur’ân-ı kerîmdir. Kur’ân-ı kerîmin kelimeleri Arabçadır. Fakat bu kelimeleri yan yana dizen Allahü teâlâdır. Bu Arabî kelimeler, Allahü teâlâ tarafından dizilmiş olarak âyet hâline gelmiştir. Cebrâil aleyhisselâm, bu âyetleri, bu kelimelerle ve bu harflerle okumuş, Muhammed aleyhisselâm da mübarek kulakları ile işiterek, ezberlemiş ve hemen Eshâbına okumuştur.

Sünnet: Dinde takip edilen yola denir. Resûlullah efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) kendiliğinden yaptığı ve kaçındığı şeylerdir. Resûlullahın sözleri, yaptıkları ve başkalarının yaptığını görüp beğendiği için menetmediği, yasak olduğunu bildirmediği şeylerdir. Kavli, fiili ve takriri sünnet olmak üzere üçe ayrılır. Sünnet, farz ve vâcib emirlerden sonra, Müslümanlardan edası, yapılması istenenlerdir. Peygamberimizin sözlerine “Hadîs-i şerîf denir. Dinde, Kur’ân-ı kerîmden sonra en kuvvetli senet, vesîka hadîs-i şerîflerdir. 

İcma: Her asırdaki adâlet ve ictihâd sahibi âlimlerin bir meselede söz birliği ile olur. İcma huccettir, delîldir. İcma meselesinde, âlimlerin çokluğu veya azlığı önemli değildir. İcmâ, derece derecedir. En kuvvetli icmâ, Eshâb-ı Kirâmın icmâsıdır. Çünkü onda hilâf yoktur.

Kıyâs: Dinde açıkça emir veya yasak edilmemiş işlerin hükümlerini, Kur’ân-ı kerîmde, hadîs-i şerîflerde ve icmâ-i ümmette açıkça bildirilen hükümlere benzeterek çıkarmaya denir. Bu kıyâsı, benzetmeyi yaparak, açıkça emir veya yasak edilmemiş işlerin, açıkça bildirilenlere benzetilmelerini, Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmde derin âlimlere emretmektedir. Bu benzetmeyi yapabilecek âlimlere “Müctehid” denir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.