Resûlullahın anaları babaları mümin idi...

A -
A +
Resûlullah efendimiz buyurdu ki: "Ben her zamanda, temiz babalardan, temiz analara geçerek geldim."   Alî bin Muhammed Kâbisî hazretleri Mâlîkî fıkıh âlimidir. 324'te (m. 936) Tunus’ta Kayrevan'da doğdu. İlk tahsilini Tunuslu âlimlerden yaptı. Sonra Mekke ve Kahire'de büyük âlimlerden fıkıh ilmi öğrendi. Kayrevan'da Mâliki mezhebinin otoritesi hâline geldi. 403’de (m. 1012) Kayrevan'da vefat etti. Buyurdu ki: Resûlullah efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) mübârek ana babalarının îman edip etmediklerinde, âlimler başka başka söyledi. Onların ikisi de, Resûlullahın dîne çağırmasından yâni bi'setten önce, câhillik zamanında vefât etti. Bir Peygamberin dînini işitmeyen kimsenin îman etmesi vâcib olmaz. Çünkü, Peygamberin dînini işitmeden önce düşünerek îmanı akıl ile bulmak vâcib değildir. İşittikten sonra, Allahü teâlânın var olduğunu düşünüp anlamak, îman etmek lâzım olur. Câhillik zamanında, geçmiş Peygamberler unutulmuş idi. Allahü teâlâ, sevgili Peygamberinin mübârek ana babasını diriltti. Oğullarına îman edip, ona ümmet olmakla şereflendiler ve tekrar vefât ettiler. Tevbe sûresinin yirmisekizinci âyetinde meâlen, (Müşrikler necestir) buyuruldu. Yâni bütün kâfirler pistir. Hâlbuki, Resûlullah (Ben her zamanda, temiz babalardan, temiz analara geçerek geldim) buyurdu. Başka bir hadis-i şerifte, (Her asırda , o zamanın insanlarının en hayırlılarından getirildim) buyuruldu. Kâfire hayırlı demek ise, câiz değildir. Hele Şuarâ sûresindeki ikiyüzondokuzuncu âyetinde meâlen, (Seni secde edicilerden geçirir) buyuruldu. Buradan, bütün babalarının, analarının mümin oldukları anlaşılmaktadır. İbrâhîm aleyhisselâmın babası denilen Âzerin kâfir olduğu Kur'ân-ı kerimde bildiriliyor ise de, Abdullah ibni Abbâs ve İmâm-ı Mücâhid, (Âzer, İbrâhîm aleyhisselâmın amcası idi) dediler. Arabistân’da amcaya baba denilir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Cehennemde en hafîf azâb, Ebû Tâlib’in azâbıdır.) Ebû Tâlib’in azâbı, azâbların en hafîfi olunca, Resûlullahın mübârek ana-babası Cehennemde olsaydı, azâbın en hafîfi, bu ikisinin azâbı olurdu. Bu hadis-i şerif de, bu bakımdan, ikisinin de mümin olduğunu göstermektedir. Âlimlerden çoğu, bu meselede edebe, saygıya aykırı konuşulmamasını, işin doğrusunu Allahü teâlâ bilir deyip, susulmasını uygun görmüştür. (Ölüleri kötüleyerek dirileri incitmeyiniz!) hadis-i şerifi ve Tevbe sûresinin (Resûlullahı incitenlere Allah lânet eylesin!) meâlindeki altmışikinci âyet-i kerimesine göre, "Resûlullahın babası Cehennemdedir" diyen kimse melundur.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.