Konu Ay olunca...

A -
A +

Ay tutulmaları sırasında, Ay’ın çekim gücü artmış olduğundan, tıptaki adı epilepsi olan sara hastaları, sara nöbetlerine yakalanırlar. Bundan dolayı, sara hastaları Anadolu’da bazı kimseler tarafından kutsal sayılırlar ve hastalığın adı da birçok yörede sara değil, “aybastı” olarak bilinir.

İngilizcede ay kelimesinin adı Luna’dır. Lunacy kelimesi de “delilik” demektir. Hatta buradan türemiş olan Luna Park da deliliklerin yapıldığı yer anlamına gelmektedir.
Epilepsi hastalığının "kutsal" kabul edilmesinin bir nedeni, sara nöbetine tutulan hastalarda olağanüstü bir enerji patlaması olması ve hastayı korumak ve tutmak için birkaç kişiye ihtiyaç olması hâlidir.
Bir diğer neden de, sara hastaları ile kadınların âdet görmesi ve her iki durumda da Ay’ın dolunay zamanına rastlamasıdır. İlkeller bu durumlardan dolayı eril kültünün en önemli ögesi olarak kabul ediyorlardı. Bunun nedeni ise Ay'ın kendi ekseninde yirmi sekiz günde bir tur atması ile kadınların yirmi sekiz günde bir âdet görmelerinin örtüşmesiydi. Bu nedenle bütün yabancı dillerde Güneş daha büyük ve yararlı olmasına rağmen dişil, ay ise eril takı alır.
Ay Kültü ile ilgili Anadolu’da dünyanın hiçbir yerinde bulunmayacak kadar gelenek ve görenek vardır. Bunun da ötesinde Türkiye’de özellikle başta kadınlar olmak üzere erkeklere de yüzlerce ayla başlayan veya biten isim verilmektedir.
Ay tutulması ile ilgili yukarıda anlattıklarımı bugünkü nesil bilebilir veya duymuş olabilir. Ama ben gelecek nesillerin bilmesi için bu konuyu burada belirtmek gereğini duyuyorum. Ayın "kutsal" sayılmasının bir başka nedeni de, dolunay zamanında, özellikle ağaç yapraklarına ve bitkilere "çiy" yani "şebnem" düşmesiydi. Su çok önemli yani bir anlamda hayat demek olduğundan insanlar Ay’a büyük bir anlam veriyorlardı...
                Osman Yıldırım
 
 
 
ŞİİR
 
 
           Mutluluk kaynağım
 
Kitabım Kur’ândır kıblem de Kâbe
Yol gösterir bize Resul, sahabe
Allah’a inanan olmaz harabe
Mutluluk kaynağım imandır benim
Rehberim kitabım Kur’ândır benim
 
Ebu Bekir, Ömer, Ali, Osman’a
Canım feda olsun canlar yoluna
Ölmeye hazırım İslam uğruna
Mutluluk kaynağım imandır benim
Rehberim kitabım Kur’ândır benim
 
Hazreti Muhammed kalbimde durur
Dünyanın en büyük lideri O’dur
Rabbimin rahmeti ilahi nurdur
Mutluluk kaynağım imandır benim
Rehberim kitabım Kur’ândır benim
 
Süleyman Usta’yım bitmedi sözüm
Allah’a imanla bağlıdır özüm
Muhammed Mustafa oldu kalp gözüm
Mutluluk kaynağım imandır benim
Rehberim kitabım Kur’ândır benim
 
      Şair Süleyman Usta-İstanbul
 
ESKİMEZ KELİMELER
 
BÂTIL: Arapça, hakikat olmayan şey manasına gelir. Yani esassız, boş şey demektir. Tasavvuf ıstılahında Hak’tan gayrı, adem olan mâsivâ demektir. Sûfîler bâtılı inkâr etmezler. Yani batıl vakıa olarak daima vardır ve olagelmiştir, şeklinde kabul etmişlerdir. Bu sebeple yok sayılmaz, varlığı olan fakat değerlendirmeye tabi tutulduğunda olumsuz görülen bir şeydir.
 
BURHAN: Arapça, kesin delil demektir. Kur'ân-ı kerimde, Hazreti Peygamber ile tartışan inançsızların, ondan iddiasını ispat etmek üzere, şüpheleri ortadan kaldıracak açıklıkta ve itirazlara yer vermeyecek kesinlikte burhan (delil) istediklerinden bahseder. Ayrıca sadakaya da, verenin imanına delil olduğu için (burhan) denmiştir.
 
ATASÖZÜ
 
At olacak tay, yürüyüşünden belli olur...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.