Rotasız gençleriz

A -
A +
Sınanıyoruz ama ne ile nasıl sınanıyoruz bilmiyoruz. Rotasızdıksa yolumuzu bulmaya çalışıyoruz aslında bir hayat akımına kapılıp gidiyoruz “aşk sevgi her şeyin üstesinden gelir” diye düşünebiliyoruz ama olmayacağını bizler de biliyoruz. Bir şeylerin farkındayız ama bunu kendimize belirtmek istemiyoruz, edebiyata vurup övgüler yağdırıyoruz çevremizdekilere. Aslında bizi çok sevsinler diye değil sadece yalnız kalmak istemediğimizden kaynaklı bir de şu var ki rotasızlar yollarını kaybetmekten korkarlar. Bu yolda çok zorluk çekiyoruz oluruna bırakıyoruz bir şeylerin olmayacağını biliyoruz ama ihtimallere bırakıyoruz. İşte biz insanoğluyuz vazgeçmeyi de pes etmemeyi bilmiyoruz. “Bir şey ya vardır ya yoktur” diyemiyoruz. Kocaman boşlukta kayboluyoruz bu sebeple rotası olmayan gemi misali ortada süzülüyoruz. Rüzgâr nereye dalga oraya sürüklüyor bizi. Bizler genç deniz kaptanları gibiyiz. Acemi değiliz ama bilincinde değiliz. Yeni öğrenme çabasındayız “acaba doğru rota nedir?” diye düşünmüyoruz.
Sanallaşmakta olan bir dünyanın ve teknolojinin, kısa yoldan şöhret olma arzusunun, köşeyi dönme sevdasının, moda çılgınlığının baş döndüren fırtına hortumunda saman çöpü gibi savrulup gidiyoruz. Bizim kültürümüzde manevi açıdan büyük bir yer oluşturan “edep”, “saygı”, “vefa”, “hürmet”, “haysiyet”, “şeref” gibi erdem sayılan manevi duygular, şimdi ancak bir başkasını kendisine ram etmek için sadece karşısındakine lazımmış gibi kullanılıyor. 
Çünkü tek doğrunun bizim rota olduğunu biliyoruz yolumuzu böylelikle buluyoruz. Genel doğru çıkıyor ama bu alıştırma süreci içerisinde oluyor ve sonra bir bakıyoruz arkamızda bir enkaz. Çünkü boşluklar içindeyiz her ilerledikçe bataklığa sürükleniyoruz.
İletişim çağının baş döndüren hızında, görüşmeler konuşmalar, robotlar gibi birkaç tınıyla avuç içi kadar cep telefonlarıyla gerçekleşebildiğinden, ne yazmaya ne okumaya ihtiyaç kalıyor. İyi olacak buna inanıyoruz iyi olur mu dersin?
           Ş.Urfa/Birecik Gamze Yavuz/Karabük
 
 
ŞİİR
 
                   MERDİVEN
 
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak…
 
Sular sarardı… Yüzün perde perde solmakta,
Kızıl hevâları seyret ki akşam olmakta…
 
Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller,
Sular mı yandı?
Neden tunca benziyor mermer?
 
Bu bir lisan-ı hafidir ki ruha dolmakta,
Kızıl hevâları seyret ki akşam olmakta...
                                     AHMET HAŞİM
 
 
 
PRATİK BİLGİLER
 
DONDURUCUDA GIDA SAKLARKEN
Tatile çıkarkan yiyeceklerinizi buzdolabının buzluk kısmına veya derin dondurucunuza attığınızda içiniz pek rahat olmayabiliyor. Hani elektrik kesildi ise yiyecekler ya çözüldü tekrar dondu ise. Acaba yiyeceklerim bozuldu mu bozulmadı mı?
Bu gibi durumlarda size bir kolaylık öneriyoruz. Buzluğunuza yiyecekle birlikte önceden dondurulmuş bir buz kalıbı bırakın. Üzerine de bir liralık bir metal para bırakın. Tatilden döndüğünüzde buzlu kabın üzerindeki parayı kontrol edin. Eğer para buz kalıbının üzerinde duruyorsa bilin ki buz erimemiş ve yiyecekleriniz bozulmamış. Eğer döndüğünüzde demir para kabın dibinde ise bilin ki buz çözülmüş ve tekrar donmuştur. Metal para ne kadar aşağıya inmiş ise yiyeceklerinizin bakterilenme veya bozulmuş olma ihtimali o kadar yüksek demektir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.