Temmuzun 14’ünde kar yağacak değil ya!-1

A -
A +
Çanta hazır, üst baş tamam, istikamet Uludağ’ın zirvesi... Sabah saatlerinde Bursa’nın meşhur Merinos Fabrikası’nın (şimdilerde kongre-kültür merkezi) kapısı önünden Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin tahsis ettiği otobüslerle yola revan oluyoruz. O sabah Bursa göğü bembeyaz, sıkıntılı. Sanırsın aylardan mart, serinliğine serin ama üşütmeyen cinsten, hem daha sabah vakti. Akşama kadar kavrulur ortalık.
Bir saatlik bir yolculuk otellerin orada sona eriyor. Bundan sonrası tabana kuvvet. Saat dokuzda dökülüyoruz köknarların arasındaki yola, işler yolunda giderse dört beş saat sonra zirvedeyiz inşallah. Burada da beyaz gökyüzü, hem o da ne? Çisil çisil bir yağmur. Neyse canım efendim, bereket versin rüzgâr yok. Buraların rüzgârı çetindir. Birkaç saat düz yolda Keşiştepe önüne kadar ahmakıslatan altında iyi kötü bir yürüyüş. Buraya kadar gelince işte artık yürüyüş biter dağcılık başlar. Biz buraya “kapı” deriz. Keşiştepe’nin hemen sol yanında yükselen yamaç yol verir ciğeri yetene. Önceden dört kere aşmışım bu sarp kayalığı hiç korkar mıyım? Başladım tırmanmaya. Hava hâlâ apak bulut. Yağmur inceden inceden. Belli belirsiz bir soğuk, öldürmez ama üstü inceyi de üşütmez değil hani. Ayıramazsın yoldan gözünü, kesik kesik taş her yan. Bir kaydı mı ayağın maazallah, hani uçurumdan düşmezsin de hiç yoktan incitmek bileği, kolu mümkün. Üç kere durdum soluklanmaya, işte son kayalık yolum, son on metre, beş metre, dimdik bir yol. Son bir metre, sonrası Rasatdüzü. Bir iki saat daha yürüdük mü doğuya doğru zirvedeyiz. Çıkışı yapıp 2400 metredeki düzlüğe adım atar atmaz sanki gelmemi beklermiş gibi tokadı yapıştırdı yüzüme uluyan bir lodos. Uluyor rüzgâr, kükrüyor. Bulutlar döneniyor, kaynıyor, patlıyor düzlüğün üzerinde. Kalınlaştırıyorum üzerimi. Bere tamam, eldivenler, yüzüme maske, sadece gözlerim görünüyor. Nerem açıkta kalsa o an sanki dona yazıyor. Bakıyorum termometreye 2-3 arası bir yerlerde.
                Volkan Topalak
 
 
ŞİİR
 
                     Memleketim
 
Gezindim sokaklarında menekşe kokulu şehrin,
Şenlik vardı her adımda, eseri yoktu kahrın.
 
Delisi de bir akla sahip, bir başkaydı aşığı,
Dualar yükselen evlerin hiç sönmezdi ışığı.
 
Her köşe başındaki ihtiyar, tebessüm eden;
Heybetli bir çınar gibi yükselirdi mahalleden.
 
Sokaklar bize mektep, büyükler ilk kitaptı;
Bir dem dosttan ayrılık, bize büyük azaptı.
 
Cepler boş, elbiseler yırtık, evler köhneydi.
Her anı, sanki seyirlik bir filmden sahneydi.
 
Bir nesillik mesafede değişmiş bütün iklim,
Öyle bir hava var ki mana maddeye teslim.
 
Kaybedip de nicesini, nefsi bir pulla avuttuk,
Kalabalıklar içinde biz, yaşamayı unuttuk.
 
Hırs bize yoldaş iken uzak oldu tevekkül,
Ne fikre hürmet kaldı, ne insana tahammül.
 
Varlık içinde yokluğu yaşar artık çocuklar,
Elbiseye mahkûm oldu; hayattan kopuklar.
 
Yıktık eskisini, kurduk büyük bir medeniyet!
Aklımız esir alınmış, zincirlere bağlı hürriyet.
 
Yalnız insanlar mı? Eşyalar da şimdi yetim.
Kalan kaldı geride, ah benim memleketim.
 
                               Süleyman Yıldırım
 
 
SAĞLIK OLSUN:
 
Bel ve boyun fıtığı belirtileri?
Boyun ve bel fıtığı ve kireçlenmesinin en önemli dört temel belirtisi var. *Biri ağrı, *ikincisi kollarda ve bacaklarda uyuşma, *üçüncüsü güç kaybı ve dördüncüsü hareketlerde kısıtlılık. Genel bir sıralama yapılacak olursa, boyun ve belde bir sorun olduğunda belirli şiddet ve oranda şu ve benzeri şikâyetler görülebilir: *Baş ağrısı ve baş dönmesi. *Yorgunluk. *Halsizlik. *Sinirlilik. *Sık sık düşüp çıkan tansiyon. *Kalbe gelen baskı. * Kulakta çınlama ve uğultu *Kollarda ve bacaklarda uyuşma ve karıncalanma. * Sabah yorgunlukları. * Gün içinde çabuk yorulmalar *Kabızlık, gaz ve şişkinlik * siyatik ağrıları *vücutta biyomekanik denge bozukluğu *Kol ve bacakta incelme başlaması, * Bazılarında cinsel fonksiyon kaybı *idrar ve gaita kaçırma vb.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.