Açılış ve kapanışlar

A -
A +
Hiç başınızdan geçti mi bilmiyorum. Yeni bir işe atılma heyecanı yaşadınız mı? O heyecandan sonra hüsranla biten bir tecrübeniz de oldu mu? Ya da şahit oldunuz mu?
Açılışlarda öyle bir heyecan vardır ki tariflere sığmaz. Kalp atışı gibi hiç durmadan pompalanan bir heyecan bütün vücudunuzu sarıp sarmalar.
Açılışlarda sevinç vardır. Olumlu düşünceler zerrelerinize kadar her yanınızı kuşattığı için sizi üzecek hiçbir şey bulunmaz. Hatta açılışlarda yaşanabilecek ufak tefek aksilikler zihninize girecek yol bulamaz. Açılışlarda gülen yüzler vardır. Daha doğrusu gülmeyen yüz bulunmaz. Bütün yüzler güleçtir. Heyecan ve sevinçlerle beslenmiş gülüşler kahkahaları bile kıskandıracak kadar derinden gelir. Yapmacıklıktan zerre iz bulamazsınız. Dünyanın en doğal gülüşleri açılışlardaki gülüşlerdir.
Açılışlar saatlerce, günlerce, haftalarca, aylarca hatta yıllarca beslenmiş hayallerin meyvesidir.
Açılışlar hayallerin yeni hamleler için soluklandığı zirve noktalarıdır. Açılışlarda davet vardır. Açılıştan herkesin haberdar olması istenir. Açılışlarda çiçekler vardır. Çiçekler heyecanın, sevincin, neşenin paylaşımıdır. Açılışlarda ikram verilir. Açılışlarda konuşmalar yapılır. Açılışlarda dua yapılır.
Kapanışlar ise açılışların tam zıddıdır. Kapanışlar hayallerin öngörülememiş hatalar tarafından hırpalandığı anlardır. Kapanışlarda ne sevinç bulunur ne de güler yüze rastlanır. Kapanışlar keder, üzüntü ve pişmanlığın harman yeri gibidir. Kapanışlarda üzüntü o kadar yoğundur ki açılışın canlı çiçeklerine su vermek dahi unutulur.
Kapanışlarda çalan telefonlara bakmak çok ıstırap vericidir. Hatta çoğu zaman açılmaz sadece acı acı çalar.
Kapanışlarda avukat, ihtarname, alacak, verecek en çok kullanılan kelimelerdir. Onlardan daha etkin ve tesirli bir kelime ararsanız ölümden başkasını bulamazsınız.
Kapanışlarda sevinç, neşe bulunmasa da kapanışlar genelde sevilmese ve sevimsiz de olsa olumsuzluklarda da iyi bir taraf görebilenler için henüz doğmamış taze hayaller için tecrübeler saklar. Viranede gizli defineler gibidir.
            ragipbayraktar64@gmail.com
 
 
ŞİİR
 
      Yaşlandı
 
Varlığın hüzne setti,
Yokluğun cana yetti,
Her damla sitem etti.
Sel olmaya başlandı,
Gözler yine yaşlandı.
 
Yandı kül oldu beden,
Razıdır demez neden?
Tükenirken mest eden,
Yürek harda haşlandı,
Gözler yine yaşlandı.
 
Ayrılık yoktu şendim,
Gittin yıkıldı bendim,
Acıyor bana kendim.
Her kapıdan taşlandı,
Gözler yine yaşlandı.
 
Depreşti acım yine,
Hasretten sızlar sine,
Gel ki kederim dine.
Gönül pek telaşlandı,
Gözler yine yaşlandı.
 
Demirden asa elde,
Kâh tipide kâh selde.
Ararken çarşı belde,
Ömür geçti yaşlandı,
Gözler yine yaşlandı.
 
Yıllarca yol gözledim,
Canda ciğer közledim.
İnan pek çok özledim,
Sanma ki kalp taşlandı,
Gözler yine yaşlandı.
 
             Seyfettin Karamızrak
 
 
 
UNUTULMAZ KELİMELER
 
FERASET:  Zihin uyanıklığı, bir şeyi çabukça anlayış kabiliyeti, bir insanın ahlâkını, istidadını yüzünden anlamak melekesi demektir. Feraset iki türlüdür. Biri, bir çeşit ilham eseridir ki sebebi bilinmeksizin oluşur. Diğeri, kesbidir, çalışılarak elde edilir ki, çeşitli yeteneklere sahip olmak sebebiyle oluşabilir. Ferasetin zıddı belahettir. Yani ahmaklıktır. Zekâdan mahrumiyettir. Ferasetli zatların huzurlarında uyanık bulunmalı, edebe, fazilete muhalif şeylerden kaçınmalıdır. Müminin ferasetinden sakınınız. Onlar Allah’ın nuruyla bakar buyurulmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.