Türk toplum ve aile yapısının aktüel meseleleri ve koronavirüs

A -
A +
  Tüm milletler için aile mefhumunun toplum nazarında çok önemli yeri vardır. Zira aile, toplumların temelidir. En küçük "yapı taşı"dır. Aile yapısında meydana gelen bozulma tüm toplumu etkiler. Aile, ahlaki hislerin uyandırıldığı, tatbik edildiği ve ahlaki bilgilerin kazandırıldığı yerdir. Türk toplum ve aile yapısı, Tanzimat döneminden itibaren Batı kültürünün kontrolsüz etkisiyle aşınmaya, yıpranmaya başlamıştır. Türk toplumunu Batı toplumundan ve aile yapısından ayıran belirgin farklılıklar vardır. Bunların başında Türk aile yapısındaki bağların güçlü olması ve dayanılma ruhu gelmektedir. Batılılaşma ile bu farklılık azalmaya başlamıştır. Uluslararası sosyal medya paylaşımları binbir türlü yabancı kültürün evlerimize aktığı bir kanal iken öte yandan içimizde de Türk toplum ve aile yapısına uygunsuz dizilerin çekilmesiyle, aile yapımıza ciddi bir saldırı vardır. Toplumu oluşturan bireylerin kültür miraslarına sahip çıkmaları gerekmektedir. Koronavirüs, aile ilişkileri ve aile içi sevgi bağlarını güçlendirmek için önemli bir fırsattır. Zira teknolojik gelişmeler insanı kendi hayatına yabancılaştırmış, tabiri caizse kendi kabuğuna çekmiştir. Sürekli teknolojik aletlerin kullanıldığı ailelerde ailesel ilişkiler ve sevgi bağı zayıflamıştır. Teknolojik gelişmelerin aile kavramını aşındırmasından sonra koronavirüs karantinasıyla yeniden aile kavramının önemini anladık. Günlük meşgalelerden vakit ayıramadığımız ailemize, karantinadan dolayı da olsa yeniden vakit ayırmaya başladık. Bu durum, önceleri alışıldık gelmese de yabancılık çekilse de ailesel anlamda bir fırsattır. Koronavirüs, toplumsal olarak bazı alışkanlıklarımızı da değiştirecektir. Tabiatı gereği sıcakkanlı bir milletiz. Fakat koronavirüs toplumuzda sosyal izolasyona sebep olmaktadır. Diğer yandan toplumdaki bireyler kendilerini hastalık riskine karşı koruma duygusu hissedeceklerdir. Bu süreç zamanla bireyler arasında ittirici bir durum oluşturacaktır. Dileriz getirisi fazla olan götürüsü en az olan bir süreç yaşarız ve bir an önce hayatımız normale döner…        Ahmet Mahmut Yuyucu       ŞİİR              O AVLUDA   O avluda içtik kızılcık şerbetini, Ellerimiz titrek, yüreklerimiz kanayarak... Savaşlarımızın meydanıydı, Mağlubiyetlerimiz ayağımızda pranga, Galibiyetlerimiz gizli... O avluda kalktık ayağa, Düşkünlüğümüzü sırtlayıp, Elde kalanlarla avunduk. İslenmiş kaderimizin, Saltanatla paklanmışlığı var. Adaletsiz terazilerin kolunu kırdık! Hep süpürdük o avluyu, Haram kirletmesin diye. O avluda sokaklardan kaçışlarımız var. Duvar yazılarıyla kirlendiğimiz, Aklayamadığımız duygularımıza, Karakol ıslığıyla yaptığımız nağmelerimiz var. O avluda yakalamıştık aşk yıldızını Sığmamıştı yüreğimize, Hanemize sinmedi, Gitti... Gülmeyi unuttuğumuzda Ansızın bir sevinç düşerdi Yüzümüz utandırdı tebessümden. O avluya hep umudu saldık Gözlerimiz yolda, Uğramayan vuslatı gözledik. O avluda bileyledik kılıcımızı, En keskin sevdalara baş koyduk Kalpsiz ruhlara esir düştü yüreğimiz O avluda tutulduk kara sevdaya O avluda yazdık ilk şiirimizi.                    Sevgi Korkusuz     UNUTULMAZ KELİMELER   YETİM: Babası ölmüş çocuk. Yetim “tek kalma” anlamına gelen “yetem” kelimesinden alınmıştır. Babasından ayrı ve tek kaldığı için yetim denilmiştir. Hukukta; babasının ölümünden sonra doğan çocuk evlilik içinde doğan bir çocuğun bütün miras haklarından faydalanır. İslâm dininde yetimlik, büluğa ermekle (evlenecek yaşa gelmekle) sona erer. Kur’ân-ı kerîmde mealen buyruldu ki: “Yetimin malına, büluğ çağına ve rüştüne varıncaya kadar, (muhafaza etmek, arttırmak gibi) en güzel olanından başka bir suretle yaklaşmayın.” (En’âm sûresi: 152) Hazret-i Ali de; “Büluğa erdikten sonra yetimlik kalkar” buyurmuştur. Yetim malını muhafaza etmek vaciptir. Eğer yetimin velisi zengin ise, o maldan ihtiyaç için hiçbir harcamada bulunamaz. Yetim velisinin yetimin faydasına olan tasarrufu yapması iyi olur. Dinimizde yetime ikramda bulunmak çok sevaptır.  
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.