Kemalistler darbeyi kimin adına yapar?

A -
A +

Zincirbozan filmini izlemişsinizdir…
Değilse izlemenizi öneririm.
12 Eylül 1980 darbesinin karanlık yüzünü anlatır.
İsmini de siyasilerin kapatıldığı Çanakkale’deki askerî tesislerden alır.
Senaryosu Avni Özgürel’e ait…
Vizyona girdiği yıl, 2007.
Tam da dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın bizzat kaleme aldığı E-muhtıra ile darbe tehdidi yapılan,
Buna karşı bir sivil hükûmetin, yani AK Parti’nin karşı bildiriyle ilk defa darbecilere karşı durduğu sene…
Çok değil…
Daha 10 yıl öncesi.

***

Zincirbozan’da özellikle bir sahne çok etkileyici…
Sağ-sol kavgasında maşa olarak kullanılan elebaşılar, aynı anda kendilerini havaalanında bulur.
Vatan kurtardığını sananlar, ellerine tutuşturulan biletlerle alelacele Avrupa’ya gönderilirken yüz yüze gelir, kullanıldıklarını anlarlar
Ama ne fayda…
Çünkü o gün takvimler, 12 Eylül 1980’i göstermektedir.
Hem sağı, hem solu yönlendirerek darbeye zemin hazırlayanlar da talimatların Ankara değil Washington’dan geldiğini anlar ama, iş işten geçmiştir.

***

Bu filmi niye anlattım?
Bugünlerde vizyona sokulan bir başka filmi anlamak için…
Pensilvanya’daki şizofren teröristbaşı “15 Temmuz’u ulusalcı laik bir kesim yapmış olabilir” dedi.
Bahsettiği kesimden çok küçük bir destek aldıkları iddia ediliyor ama, 15 Temmuz yüzde yüz FETÖ işiydi.
Zaten 15 Temmuz da sadece darbe değil, ABD destekli işgal girişimiydi…
O kesim, olsa olsa darbeyi izleyip “Bakalım ne olacak?” diye sonucu beklemekle suçlanabilir…
Girişimin daha hızlı bir şekilde bastırılamamasının sebebi de bu belki…
Ama bahsettiği kesimden bir çok vatansever askerin ülkeyi FETÖ itlerine bırakmamak için direndikleri de bilinen bir gerçek…
Yani toplu bir hareket yok, herkes vicdanıyla baş başa…
FETÖ elebaşının hedef gösterdiği ulusalcı laik kesim de organize şekilde FETÖ’ye arka çıksa darbe bastırılabilir miydi?
Şahsi kanaatim o ki, çok zor…

Kemalistler darbeyi kimin adına yapar?

***

Peki, Pensilvanya’daki hain neden böyle bir açıklama yaptı?
Şu ana kadar konuşulan iki ihtimal var;
-          Tiyatro yalanları tutmadığı için suçu üstünden atmaya çalışıyor,
-          Ulusalcı laik kanadı hedef yapmaya çabalıyor.

İkisi de tutmaz…
Peki, darbe teşebbüsünü FETÖ’nün yaptığı bu denli aşikârken kimse bunu yemeyeceğine göre, başka bir amacı olabilir mi?
Bazen öyle saçma bir şey söylersiniz ki, hedef gösterdiğiniz odağı aslında güçlendirirsiniz…
Buna ‘ters algı’ yöntemi deniyor.
Elbette bu da sadece bir varsayım…
Terörist başının hezeyanına “densizlik” gibi vasat bir kelimeyle karşılık veren CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu kenara koyarsak…
Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek ve ulusalcı aydınların, ABD gibi ülkelerin taşeronu FETÖ, PKK ile mücadelede gösterdiği millî duruş, Pensilvanya ‘ters algı’yı amaçladıysa bile işe yaramayacağını gösteriyor.
Zaten FETÖ elebaşına hak ettiği cevap da onlardan geldi.

***

Lafı dolaştırıp duruyorum, çünkü millî davada bugün aynı çizgide durduğumuz bu kesime soracaklarım, hatta geçmişi sorgulayıp, ortak zeminde buluşalım, diyeceğim hususlar var…
Teröristbaşının 15 Temmuz yalanından dolayı çok alıngan ve hassaslar, boşluk bırakmayayım diye uğraşıyorum.
Soracağım şu;
15 Temmuz’un bir ABD, NATO projesi olduğunda hemfikirsek…

Başbakanın, bakanların idam edildiği, sonra da CHP’nin bayram olarak kutladığı 27 Mayıs,
Zincirbozan filmi ile yukarıda anlattığım; 50 kişinin idam edildiği, 171 kişinin işkenceden öldüğü, 650 bin kişinin cezaevlerine tıkıldığı 12 Eylül,
FETÖ’cüler Genelkurmay Karargâhında ağırlanırken, mütedeyyin insanlarımızın linç edildiği 28 Şubat’ı TSK içindeki hangi kanat yaptı, kimler adına yaptı?
Ve asıl soru;

Biz bu darbelerle gerçek anlamda ne zaman yüzleşeceğiz,
Bütün darbeler ve darbeciler kötüdür, asla memleketin hayrına değildir diyebilecek miyiz?
Hangi kanattan olursa olsun, darbeye teşebbüse kalkışan olursa birlikte göğüs gerecek miyiz?

*****

Masum bir çocuğu neden cezalandırdınız?

Haber önüme gelince içim burkuldu…
Yakından tanımam, bilmem…
TV’lerdeki tartışma programlarından, yazılarından tanıdığım kadarıyla da kendisinden hazzetmem…
Hakkındaki suçlamalar doğrudur, yanlıştır onu da bilemem…
Ama bir baba olarak; babalık duygusunun ne olduğunu,
Bir çocuğun nasıl baba özlemi duyacağını bilirim.
FETÖ soruşturmasından tutuklu Cumhuriyet Gazetesi Yayın Danışmanı Kadri Gürsel’den ve 9 yaşındaki oğlu Erdem’den bahsediyorum.
Erdem, 9 aydır tutuklu olan babasına duruşmada sarılmak istiyor.
Fakat Jandarma Komutanı izin vermiyor.
Bunları yapmayın derim…
Yapmayın…
Babası suçlu bile olsa, günahsız bir çocuğu cezalandırmayın.

Kemalistler darbeyi kimin adına yapar?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.