Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Mehmet Görmez'den İslamafobi mesajı

/ Kaynak: İHA
Mehmet Görmez'den İslamafobi mesajı

GÜNDEM Haberleri  / İHA

"Bugün İslam dünyasında yaşan acı tabloları İslam ile özdeşleştirenler sadece mihraklar değil, kendi çocuklarımızdır"

Dünya İslam Bilginlerinden oluşan Barış ve İtidal Daimi Temas Grubu Ankara Buluşması Diyanet İşleri Başkanı Görmez başkanlığında gerçekleşti. Diyanet İşleri Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında Görmez, "2014 yılı Ramazan ayı öncesinde Musul'da başlayan bazı hadiseler İslam dünyasında öteden beri süregelen acıları, acılara acılar kattığı ve kardeş kavgası zirveye ulaştığı, bütün İslam dünyasını daha önce var olan şiddet, insan katletmeler, cami bombalar gibi hem insanın hem insanlığın kabul etmeyeceği büyük acılar yaşandı" diye konuştu.


"ÜLKELERİN YÖNETİCİLERİNE BİR İYİ NİYET MEKTUBUNU, İSLAM BİLGİNLERİNİN İYİ NİYET MEKTUBUNU SUNMAK KARARI ALDIK"
Grubun iki gündür çalışmalarda bulunduğu ve geleceğe yönelik yol haritasını belirlemeye çalıştığını kaydeden Görmez, "Üzerinde durduğumuz konulardan biri gideceğimiz her yere bir barış, iyi niyet mektubu sunmak. Gerek İslam bilginlerine, dini müesselerin başındaki insanlara, alimlere ve gerekse devlet adamlarına, ülkelerin yöneticilerine bir iyi niyet mektubunu, İslam bilginlerinin iyi niyet mektubunu sunmak kararı aldık" ifadelerini kullandı.
Grup üyeleriyle mektubu kaleme aldıklarını bildiren Görmez, "Bu mektup belki ülkelere ziyaret esnasında ülkelerin şartlarını da dikkate alarak birtakım ilaveler ve eksiltmelerle değişebilecek ama ana teması değişmeyecek" şeklinde konuştu.
Mektubu ilk olarak dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na takdim ettiklerini ifade eden Görmez, daha sonra iyi niyet mektubunu okudu.
Görmez'in okuduğu iyi niyet mektubunda İslam dünyasının ve Müslümanların yüzyılın en zor şartları altında yaşadığı ve sıkıntılı bir süreçten geçtiği belirtilerek, İslam dünyasının gerek iç ve gerekse dış sebeplerle uzun süredir bir belirsizlik içerisine girdiği bildirildi.


"İSLAMOFOBİ, İSLAM DÜNYASINDAKİ ÇATIŞMALARI VE YAŞANAN MANZARALARI GÖSTERİP MÜSLÜMANLAR ALEYHİNE ACIMASIZ BİR PROPAGANDA YAPARAK İSLAM İLE İLGİLİ KORKUYU YÜREKLERE SALMAYA ÇALIŞIYOR"
Başta Filistin ve Suriye sorunu olmak üzere Müslüman toplumlardaki iç çekişmelerin giderek şiddet ve çatışma eğilimini artırdığına dikkat çekilen mektupta, "Yaşanan bu süreçte adam öldürmeler, intihar saldırıları, masum insanları kaçırmalar, camileri bombalamalar, kutsal mekanları tahrip etmeler ve milyonları yerlerinden yurtlarından etmeler sadece buradaki insanları etkilemekle kalmıyor, İslam algısını tahrip ediyor ve tüm dünyadaki Müslümanların başlarını öne eğdiriyor. Bu durum azınlık olarak yaşadıkları bölgelerde Müslümanları toplumsal dışlanmaya ve ötekileştirilmeye maruz bırakıyor. Müslümanlar bulundukları coğrafyalarda korku, dışlanma ve şiddet tehdidi altında yaşamayla karşı karşıya kalıyorlar. Bugün bir endüstriye dönüşen İslamofobi, İslam dünyasındaki çatışmaları ve yaşanan manzaraları gösterip Müslümanlar aleyhine acımasız bir propaganda yaparak İslam ile ilgili korkuyu yüreklere salmaya çalışıyor. Gelecekte daha da tahripkar olacak bu durum karşısında büyük bir sessiz çoğunluğun vicdanı yaralıyor ve yürekler bu acıyı taşıyamaz hale geliyor. Düne kadar her biri selam ve eman yurdu olan İslam şehirleri kaosla, çatışmayla ve ölümlerle anılır duruma geliyor. Tüm peygamberlerin ortak mesajı, İslam'ın evrensel barış içeren mesajıdır: 'Zulmetmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin, yeryüzünde fitne ve fesat çıkarmayacaksın. Herkesin namusunu, canını, nesebini, iffetini, şerefini ve haysiyetini dokunulmaz sayacaksın'" ifadeleri yer aldı.
İnsanlık tarihinin tevhitle şirkin, iyiyle kötünün, hak ile batılın ve adaletle zulmün arasındaki mücadeleyle geçtiği bildirilen mektupta, İslam dünyasının her bölgesinden İslam bilginleri İstanbul'da "Dünya İslam Bilginleri Barış, İtidal ve Sağduyu İnisiyatifi" adıyla toplandığı kaydedildi.
Toplantı kapsamında alınan kararların takipçisi olmak üzere 10 kişilik bir temas grubunun oluşturulduğu hatırlatılan mektupta, şunlar kaydedildi:
"Tamamen dini bir sorumlulukla hareket edecek olan bu grubun temel dinamizmi İslam kardeşliğinin tesisi ve toplumsal barışın egemen kılınması olacaktır. Hak, hukuk ve adaletin tesis edilmesini hedefleyen bu grup insan haysiyeti ve onurunu aziz görerek bir insanın öldürülmesini insanlığın öldürülmesi olarak kabul etmektedir."


"TEMAS GRUBU TOPLUMSAL BARIŞIN HAYATA GEÇİRİLMESİ İÇİN ÇABA GÖSTERECEKTİR"
Temas grubunun öncelikle Müslümanların kanının akmasını önlemek ve toplumlardaki sorunların çatışmazlık esasıyla çözüme kavuşması için girişimlerde bulunacağı ifade edilen mektupta, yapılacak çalışmalara ilişkin, "Temas grubu en üst düzeyde bütün ülkeler, kuruluşlar, uluslararası teşkilatlar nezdinde girişimlerde bulunarak çatışmazlık halinin sağlanması ve toplumsal barışın hayata geçirilmesi için çaba gösterecektir. İslam dünyasında yaşanan çatışmaların kalıcı etnik ve mezhepsel bir yapıya dönüşmemesi için ilgili tüm kurum ve kuruluşlar nezdinde gerekli girişimlerde bulunacaktır. Başta İslam ülkeleri olmak üzere, tüm dünyada İslam'ın barış ve çatışmazlık dilinin yaygınlaşması için entelektüel bir çaba ve gayret içinde olacaktır. Sıcak çatışma alanlarında ve çatışan taraflar nezdinde, sorunların dini hassasiyetler çerçevesinde çözülmesi için çaba sarf edecek ve çatışmazlık ortamını sağlamaya çalışacaktır. Uluslararası kurum ve kuruluşlar üzerinde baskı oluşturarak, İslam dünyasında terör, şiddet vb. tutum, yol ve yöntem içerisinde bulunan tüm grupların marjinalize edilmesi için gayret edecektir. Mezhebi ve meşrebi ne olursa olsun, İslam toplumlarına yön veren İslam alimlerinin barış ve itidal çabalarına katkı sağlamalarını temin etmeye çalışacaktır. Barış içinde birlikte yaşama ve iletişime açık olma kültürünü yaygınlaştırmak amacıyla İslam alimleri arasında irtibat sağlayacak ve bu kültürü ümmetin arasında yayma gayreti içinde olacaktır" denildi.


"BUGÜN İSLAM DÜNYASINDA YAŞAN ACI TABLOLARI İSLAM İLE ÖZDEŞLEŞTİRENLER SADECE İSLAMOFOBİYİ KÖRÜKLEMEK İSTEYEN MİHRAKLAR DEĞİL, KENDİ ÇOCUKLARIMIZDIR"
Mektubu okuduktan sonra İslam konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün İslam dünyasında yaşanan her çatışma gençler üzerinde derin izler bırakmakta. Müslümanların yaptıklarını İslam ile eşleştirerek dine karşı bir mesafeye neden olmaktadır. Bugün İslam dünyasında yaşan acı tabloları İslam ile özdeşleştirenler sadece İslamofobiyi körüklemek isteyen mihraklar değil, kendi çocuklarımızdır. Kendi gençlerimiz aynı zamanda Müslümanların işlediği cinayetleri, vahşetleri İslam'la özleştirmeye başladılar. Buradan gençlere seslenmek isteriz ki, bizler size Peygamberin bize miras bıraktığı örnek bir hayatı bırakamadık. Sizler örnekliği bizde değil, İslam peygamberinde arayınız."
Görmez'in ardından Barış ve İtidal Daimi Temas Grubu'nun diğer temsilcileri de birer konuşma yaptı. Görmez, temas grubundan Bosna Hersek temsilcisinin konuşmasındaki çığlığın önemli olduğunu belirterek, temsilcinin Srebrenitsa da 8 bin insanın katledildiğini ve şimdi aynı katliamları Müslümanların kendi aralarında gördüklerini söylediğini ifade etti.
Konuşmaların ardından Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Bosna Hersek'in Reis-Ul Uleması Hüseyin Kavazoviç ile bir protokol imzaladılar.

GÜNDEM
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...