Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan OHAL açıklaması

Düzenleyen:
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan OHAL açıklaması

GÜNDEM Haberleri

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN Türk-Kanal D ortak canlı yayınında, 'OHAL'le ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları:

(SEÇİM ÇALIŞMALARI): Öncelikle böyle bir mekanda bu söyleşi yapmak sürece ayrı bir önem katıyor. Tarsus'ta temel atma törenlerimiz vardı. Mersin'den de Hatay'a geçtim. Üçünde de çok çok farklı bir heyecanı yaşadım. Külliye'nin içinde 2 bin 500'e yakın muhtara iftar verdik. Muhtarlarla biliyorsunuz benim dönem dönem buluşmalarım oluyordu. 47. toplantımız oldu. İhtiyaçları neyse formlara doldurup, İçişleri Bakanlığı ilgili bakanlarla görüşme yaparak bu sorunların üzerlerine gidiliyor. Vatandaş seçimin havasına tam manasıyla girmiş. Bugünkü havayı görünce artık vatandaş seçim havasına tam manayla girmiş. Yarın Kayseri'deyim. Kayseri mitingiyle birlikte bu trend yükselecek. Kayseri'yi yalnız bırakmıyoruz, o araya Nevşehir'i koyuyoruz.

(ŞAİR CAHİT ZARİFOĞLU VE ABDURRAHİM KARAKOÇ): Cahit Zarifoğlu, aslında çocukların şairiydi. Değerli bir abimizdi. Merhum Abdurrahim Karakoç'un çok önemli bir şiiri var; Mihriban. Abdurrahim Karakoç'un oğlu da bizim adaylar arasında umarım onu da aramızda görürüz.

(VEKİL SAYISI): 610 vekil sayısını çok bulan bir muhalefet var. 16 yıldır AK Parti iktidarda neden bu kadar kapsamlı beyanname hazırlandı diye eleştiriler var.  Bizim beyannamemiz neden muhalefeti rahatsız ediyor. Biz 16 yıl çalıştık. Boş durmadık. Ben diyorum ya rahatsız oluyorlar. Bunlar daha çırak bile değil. Biz çıraklığı, kalfalığı geride bıraktık. Halkımıza diyoruz ki bize baş ustalık için icazet verin.

(İNCE'YE DEMİRTAŞ TEPKİSİ):  Sayın İnce'nin yeni yönetim anlayışı diye bir derdi var mı? Ben öyle bir şey duymadım. Teröre yönelik meydanda bir söz duydunuz mu? Sizler duyduysanız ayrı. Ben meydanlarda terörü anlatıyorum o ise terör üzerine giden bir kahramanın üzerine gidiyor. Biz kaç terörist etkisiz hale getirdiğimizi anlatıyoruz. O ise terörist başı ile gelen 'meydanlara dökülün' diyerek Kürt kardeşlerimizi sokağa döken Demirtaş'ı ziyaret ediyor. Ben bunları bir proje olarak değerlendiriyorum. Bunlar bir proje örgüt. Bu dayanışmayı anlamak mümkün değil. Sözde adalet yürüyüşünde de yanlarında bu terör örgütü desteğiyle parlementoya girenler vardı. Bunların bir kısmı cezaevinde bir kısmı yurtdışında. Bunlar da gidip Edirne'de böyle bir zatı ziyaret ediyor.

(TRT YAYINLARI): Sayın İnce, kendi partisi içinde kaybetti, şimdi ise TRT'yle mücadeleye girdi. Yaparsın yapmazsın. Keşke bu TRT'deki yayınlar hiç olmasa. Biz bunu açıkça söyleriz. Ama o TRT'ye değil Türkiye'ye talipmiş.

(KANAL İSTANBUL PROJESİ): Malum daha kısa bir süre önce Boğaz'da bir yalıya gemi çarptı. Allah göstermesin bu bir tanker olabilirdi. Tanker olsaydı büyük bir felakete dönüşürdü. Yıllar önce Haydarpaşa Limanı önünde olmuştu. O zamanlar Selimiye taraflarında aylarca yanmıştı. Bu her an olabilir. Yalıların bir çoğuna bu tür gemiler çarpmıştır. Aslında bu proje stratejik bir projedir. Bunu yaptığımızda İstanbul'a güzellik katıp stratejik damga vuracağız. Benim böyle bir derdim var. Bu şimdi değil, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı olduğum zaman başladı. Dedim ya 'çıraklık' diye. Birinci, ikinci köprü olayında da koministler 'istemezük' diyorlardı. İnce ince bir şeyler yapmaya çalışıyor. Derslerine daha iyi çalışması lazım. Yeni yönetim sisteminde ne var ne yok. Son hafta ben bunları anlatacağım. Bakan sayısı nereye iniyor. Şimdi açıklamayalım bunları. Sermayeyi bitirmeyelim. Kurullarımız olacak. Ajanslar olacak. Ofansif bir anlayışla ortak bir aklı devreye sokarak, yanımızda ciddi birt ekiple Türkiye'yi uçuracağız.

(2 BAKANLIĞI BİRLEŞTİRİLMESİ): Dün gençlere söylediğim gibi onlar bir ön açtılar biz de söyledik. Çalışma Sosyal ve Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı'nı, gençleri ilgilendirdiği için söyleyelim dedik. 'Ben şimdi mezun oluyorum, halim ne olacak?' diye sordular. Onları ilgilendiriyordu. Yeni haftada açıklayacağız.

(YENİ YÖNETİM ŞEKLİ): Dün akşam gençlere söylediğim gibi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı'nı birleştireceğimizi açıkladık. Yeni mezunları oldukça ilgilendiriyordu. Son hafta yeni yönetim şeklini açıklayacağız.

(İNCE'NİN SEÇİM VAATLERİ): Sayın İnce'nin performansını takip etmek işim değil. Ben 'biz ne durumdayız?' diye bakarım. Fakat söylediğiniz bir proje değil temennidir. Mutluluğu, huzuru neyle getirecek? Bunu ortaya koyması lazım. 

(MİLLET BAHÇELERİ): Türkiye'yi 4 ana sütun üzerinde yükselteceğiz dedik. Eğitim, Sağlık, adalet, güvenlik. Bu ise şimdi kaçak güreşiyor. Biz bir şey söylüyorsak 'Ben söylemiştim' diyor. 'Millet Bahçesi' diyoruz, 'Ben onu söylemiştim' diyor. Sezai Karakoç dünyamızdan geliyor. Central Park'ın 4 katı büyüklüğünde. Bu daha ham. Şimdi statlar yapıyoruz. Eski statları da millet bahçesine dönüştürüyoruz. Şu güzelliği görüyor musunuz? Her zaman projeler ihtiyaçlara göre şekil alır. Proje mimarları bu ihtiyaçlara göre çalışıyor. Sahilde baktım herkes iftar yapıyor. Hemen bir ailenin yanına yaklaştım. Kalabalık arttı tabi. Demek ki bir ihtiyaç var. Daha büyüğünü yapacağız inşallah.

"KILIÇDAROĞLU NE ANLAR PROJEDEN"

Bizim Boğaz tehlikelerden korunmuş olacak. Sadece turistleri gezdiren tekneler olsun diyoruz. Büyük gemilerin hepsi Kanal İstanbul'dan geçmek suretiyle bu tehlikeleri atlatmış oluruz. Türkiye'de telefonu en çok dinlenen kişi benim. Sayın Kılıçdaroğlu ne anlar projeden. SSK müdürlüğü yaptığında hastanelerin durumu neydi. Niçin genel müdür olduğunda doğru düzgün bir hastane ortaya koymadın. Bunlar projeden anlamaz. Proje bizim işimiz. Avrupalı buraya gelsin. Tek derdimiz kalite sahibi doktorlarımızı arttırmak. Onları arttırdığımızda bu hastanelerin müşterisi çok daha artacak. Şuan bile vatandaşlarımız buraya geldiğinde o kadar mutlu oluyor ki. Gidiyorum, gözleri doluyor. 'Ey Tayyibim diyor, sen bu hastaneleri yaptın. Ben ne davarımı, ne ineğimi sattım... Buraya para ödemeden yattım' diyor.

"YAPIYORUZ, YAPACAĞIZ"

Biz gelmeden önce MR mı vardı, tomografi mi vardı? Geldiğimizde birkaç tane kırık dökük ambulans vardı. Eskiden köpeklerin çektiği ambulans ile götürülürdü. Şimdi paletli ambulanslarla bu işi yapıyoruz. Sayın İnce bunları nasıl görmemezlikten gelirsin. 5 bin ambulansı sağlık örgütümüze dahil ettik. Yapıyoruz ve yapacağız. Mutluluk bu, huzur bu. 

Öğrenci bursu geldiğimizde 45 TL'ydi, şimdi 450 TL. 45 TL'den 450'ye çıkaran biziz. Yurt falan hak getire. Yurt yapımında da 'durmak yok yola devam' diyoruz. Sürekli yurt yapıyoruz. Öğrencilerin kaldıkları yerdeki maliyeti düşürmemiz gerekiyor. 

(MAN ADASI): Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu tür çirkin iftiraları adalet duvarına çarptı. Kılıçdaroğlu, iftiralarının cezasını buldu. Ne kadar tazminat kazandığımızın hesabını ben tutamaz oldum.

(İNCE'NİN VEKİLLERLE İLGİLİ İDDİALARI): Bu partinin cumhurbaşkanı adayı da geçenlerde tüm vekilleri 'hırsız' olmakla itham etti. Yahu şimdi kendisi de buna katılıyor. Bu senin genel başkanını da seni de kapsıyor. Kabul ediyorsan sen de hırsızsın. Parlemento gibi kutlu bir mekanı böyle bir ithamla kabullenmek olabilir mi? Bizim arkadaşlarımızın hepsi dava açıyor. Muharrem İnce buradan nereye varır ben bilemem. Ama hırsızlık konusunda itham etmek, gerçekleri çarpıtmak bunların iliğine karar işlemiş. Her seferinde akılalmaz bir şekilde buna devam ediyorlar. Arkadaşlarımız davalarını açıyorlar. Yargı ne kadar verir onu bilemem ama 'hırsızlık' ithamının ben ciddi bir cezasının olduğunu biliyorum. 

(YENİ SİSTEM YENİ DÖNEM): Öncelikle bir Cumhrubaşkanı ile ayrımı bir kenara koyalım. Bir bütünlüğü koyalım. Seri anlamda bir üretimi ortaya çıkaralım. Parlementonun çalışması ağır giderse siz de yürütme olarak seri, üretimde kararlar alamıyorsunuz. Bazıları saptırma yapıyor; Cumhurbaşkanı yasa yapıyor diye. Cumhurbaşkanının yasa yapma yetkisi yok. Cumhurbaşkanı sadece KHK çıkarmada yetki almış oldu. Bununla birlikte yasa konusunda atacağımız adımlar konusunda parlemento müsaade etmezse yapamaz. Yapılandırma süreci içerisinde 16 Nisan kararlarıyla milletimiz eski sisteme son verdi. Yeni sistem bu 24 Haziran seçimiyle birlikte sinyalini alacak. Bununla birlikte de yeni sistem içerisinde Cumhurbaşkanı olarak kim hangi göreve gelecek bunları ekibimizle çalışacağız. Arkadaşlarımızı tanıtacağız ve bu çalışmalara gireceğiz. Ağırlıklı olarak kabine dışarıdan olacak.

(CUMHUR İTTİFAKI): Cumhur İttifakı'nın herhangi bir leke almasını istemeyiz. Birileri bunu kurcalamak isteyebilir onlara da fırsat vermemek lazım. Birlik beraberlik içinde sürdürmemiz lazım.

(CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ): Biz dünyayı yeniden keşfetmiyoruz. Tayyip Erdoğan da çırak değil. Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı yaptım. Gelişmiş, gelişmekte olan ülkelerin neredeyse tamamını gezdim. Oralarda sistem nedir tabi bunları biliyoruz. Gittiğimiz yerde de bunları görüşüyoruz. Yerel modellerde, merkezi modellerde sistem nedir... BUnları gören birisiyim. Başkanlık Sistemi ile ilgili ilk açıklamam ATV programında Müderrisoğlu ile yaptığım programda yaptım. Ona bunun gerekli olduğunu söyledim. Özal da Demirel de bunu savundu. Hatta Türkeş, Erbakan da savundu. O çarktan gelenler bile bunu reddetti sonrasında. Halbuki oradan gelen bir sistem bu. Bu sistemi uygulayanlar netice elde etti. Koalisyon sistemi değil, ayıklanma sistemidir bu. 50+1 görünüşte zor da olsa, daha sonra işi bu netleştirecek. Halk artık kendini belli bir yöne kararını sevkedecek. Türkiye geçmişten bu yana koalisyon hükümetlerinde netice alamamış, geri gitmiştir.

"SADECE MİLLETİMİZ DEĞİL DÜNYA GÖRECEK"

Bizim dönemimizde hiç koalisyon olmadığı için biz sürekli irtifa kazandık. Bundan sonra biz eskiye dönmeyelim, o darbeyi yemeyelim istiyoruz. İnanıyorum ki bu seçimde inşallah başkanlığı almamız parlementoda da Cumhur İttifakı olarak bizim Türkiye'yi nasıl uçuracağımızı sadece milletimiz değil dünya görecek.

(BAHÇELİ İLE ORTAK MİTİNG): Gönlük birlikte hiç olmazsa, İstanbul-Ankara gibi illerde miting yapsak çok daha önemli olur. Zorlamayı gündeme getirmek olmaz. Kendilerine teklif yaptık. Kendileri miting yapmak istiyor. Daha fazla ısrar yapmak olmaz. Biz ilçe mitingleri yapacağız. İstanbul Ankara'da ilçe mitingleri olacak. Hedefimiz MHP tabanından oy almak değil. Zaten biz neler yapacağımızı anlattığımız zaman halkımız iradesini yönlendirecektir. Cumhur İttifakının içerisinde ortağından nasıl oy alırım'a girersem bu yanlış olur. Biz diğer siyasi parti tabanlarından nasıl oy alacağımıza bakalım. Arkadaşlarımıza da bunu söylüyorum. Geçin bu işi. Bunun üzerinden oynayın. Biz bir ittifak kurmuşuz böyle bir yanlış olmaz.

(KABİNEDE MHP'DEN İSİMLER OLACAK MI?): Bu yetkiyi yeni düzen Cumhurbaşkanına veriyor. Biz de en ideal kabineyi, ajansları nasıl kuracağım bunun çalışmasını mesai arkadaşlarımla oturacağız konuşacağız en ideal olanını, en başarılı şekilde yürütecek olan kabineyi kuracağız. Teknokratlar kabinesi düşünemem. Bürokratik oligarişiden çok çektik. Bunu başarırsak biz başarı alırız. Şuanda birçok dünya ülkesinde piyasadan gelen insanlar belli yerlere yerleşiyor. Bizim için de siyasi vizyon sahibi olacak, aynı şekilde bir şirket yönetiyor gibi yönetecek, sonuç odaklı bir kabine olacak.

(SEÇİM BARAJI): Devleti şirket gibi yönetmeliyiz. Bu ittifakla baraj kalmadı. Bunu neden konuşuyor ki. HDP bir ittifak içinde yer almadığı için barajı aşar ya da aşmaz bu onun sorunu.Oluşturduğumuz yeni yapı bu sorunu ortadan kaldırıyor. Artık tamamen bunu gündemden düşürmüş oluruz.

(FETÖ İLE MÜCADELE): 15 Temmuz'daki gibi mücadele sürüyor. HK'larla bu süreç aynen devam ediyor. Biz asla bundan taviz vermeyeceğiz. Bunlar milleti böldüler, parçaladılar. Bu akşam burada özellikle bir şey söyleyeceğim. CHP'nin seçim beyannamesinde terörle ilgili bir şey yok. Neden beraber geziyorlar da ondan.

(OHAL KALKACAK MI?): Seçim sonrası OHAL'i masaya yatırıp onu kaldırma gibi bir durum söz konusu olabilir. Onun çalışmasını da yapmış olacağız

(İNCE'NİN ABD'Lİ YETKİLİYLE GÖRÜŞTÜĞÜ İDDİASI): ABD'li bir yetkili değil, CHP'nin kendi yetkilisi. Şu ana kadar ne Adalet Bakanlığı'na ne MİT'e söylediler. Çağırdı bakanlık ne buldu adamlar. Buldukları bir şey var mı?

(KANDİL VE SİNCAR'A OLASI OPERASYON): Olayın tabi 2 boyutu var. Kandil var Sincar var. Irak'tan Türkiye'ye herhangi bir tehdit olursa, Bağdat yönetimiyle bunu görüşürüz. Bağdat 'ben bunu çözerim' dediği taktirde ne ala. 'Çözemem' derse Sincar'ı da Kandil'i de vururuz. Bunu ilk defa söylüyorum. Mahmur. Mahmur çok önemli. BM şöyle demiş böyle demiş... BM'nin Mahmur meselesini de halletmesi lazım. Mahmur bir kuluçka yuvasıdır. Ban Ki Moon ile bunları çok konuştum. Şimdi de konuşuruz. Bu meseleyi çözmezseniz vururuz. Kandil nereden besleniyor sanıyorsunuz? Mahmur'dan. Sİncar da küçük bir Kandil'dir aslında.

Bizim o bölgeyi İran'la görüşmemiz söz konusu. Ruhani ile yaptığım görüşmeler var.

Mehmet Soysal'ın 'Muharrem İnce Kandil'de terörist kalmadı' yorumuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Demek ki içiçeler. Çok iyi biliyor. Demek ki istihbarat çok iyi çalışıyor." cevabını verdi.

(ABD İLE MENBİÇ MUTABAKATI): Pompeo ile iş farklı bir yere geldi. Mevlüt Bey de söyledi "sözlerinde samimiydi" dedi.

(BEDELLİ ASKERLİK): Bu bedelli askerlik konusunda Sayın Başbakan açıklama yaptı. Nasip olursa 24 Haziran'dan sonra hemen bu işe girmek olmaz, hassas olmalıyız. Askerle çalışmamız gerek. Bir yanda Afrin var Sincar var, Kandil var. Ortak aklı oluşturur hayırılısıyla adımı atarız.

(KÜRT SORUNU): Diyarbakır'da ne dedim 'artık Kürt sorunu yoktur' dedim. Baskıcı, inkar politikalarına kim maruz kaldı biz kaldık. Kürt kardeşlerimizi çok aldattılar, kendi devletlerine düşman hale getirdiler. Ben de diyorum ki Kürt kardeşim bu oyuna gelme. Yaradılanı yaradandan ötürü sevelim. Onun için Rabia diyoruz. Irkçılığı kesinlikle reddediyoruz.

"BİR GECE ANSIZIN VURABİLİRİZ"

Biz artık eski Türkiye değiliz. İHA'larla SİHA'larla yaptıklarımız var. Bir de F-16'larla yapılacak olanlar var. Bizler herhalde düşmana malzeme verme yolunu tercih edemeyiz. Bir gece ansızın vurabiliriz. Stratejimiz bu olacak

FENERBAHÇE'DE ALİ KOÇ DÖNEMİ: Gerçekten Ali Bey açık ara bir başarı elde etti. Doğrusu ben de evelsi gün arayıp kendisini tebrik ettim. Yeni dönemde o da artık bu beklenen başarıyı ortaya koyması lazım. Sadece ulusal bazda müsabakalar olmayacak. Zannediyorum, hocayla devam etme gibi bir şeyi var. Aykut Hoca ile devam etmeleri, eksiklerin giderilmesi onların sorunudur. TÜm futbolcularla atılacak adımlarda güçlü bir Fenerbahçe ortaya çıksın isteriz. Galatasaray iyi bir noktaya gelmiş vaziyette. Orada da Fatih Hoca'nın kendine has üslubu ve ispatlamış olduğu konumu var. Beşiktaş'ta Şenol Hoca zaten tartışılmaz bir durumu var. Kimler gidecek, kalacak bunlar belli değil. Biz de bunları gazetelerden takip ediyoruz. Bizim bu kulüplerimiz, Trabzonspor da dahil. Başakşehir de benim takım. Orada da Abdullah Hoca kendisini ispatlamış vaziyette. Başakşehir'in de ulusal, uluslararası bazdaki başarıları bizleri çok çok sevindirecektir. Kulüplerimize başarılar diliyorum. Artık uluslararası bazda şöyle bir zorlarlarsa biz de iftihar ederiz.

Hande Fırat'ın 'Ben dart oynadığınızı duydum. Doğru mu duydum.' sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yok yahu. O kadar zamanım yok. Spor var da bu ara yok. Bu ara nerede yapayım. Normal zamanda 3 günüm var. Aletli jimnastik yapıyorum. Dar bir ekibimiz var. Ekibimiz de iyi bir ekip. Ben cumhurbaşkanı olduğum için bana pek dokunmuyorlar." açıklamalarında bulundu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Demirören Medya grubuna bu yeni süreçte başarılar diledi.

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...