Elon Musk'ın annesi Maye Musk: Çocuklarımı yokluk içinde büyüttüm

Ünlü girişimci Elon Musk’ın 72 yaşındaki annesi Maye Musk, TGRT Haber'de yayınlanan "Aslıgül Atasagun Çebi ile Dün Bugün Yarın" programının konuğu oldu. Aslıgül Atasagun Çebi, üç çocuk annesi, 12 torun sahibi, moda dünyasının ve ünlü markaların aranan yüzü Maye Musk’a yeni kitabı “Bir Kadın Plan Yaparsa” başta olmak üzere birçok konuda merak edilenleri sordu. İşte ayrıntılar:

Hikâyeniz, sürekli savaşan ve bu mücadele içinde üç şahane çocuk yetiştiren bir kadının hikâyesi... Okuyunca ben de çok etkilendim. Sizi bu kitabı yazmaya sevk eden şey ne oldu?  
İlginç bir hayat hikâyem olduğunu düşünmüyordum. Fakat sonra şöyle bir şey oldu. Hakkımda çıkan makaleleri okuyan bir yayıncı, çok enteresan bir hayat hikâyem olduğunu söyledi. Şaşırdım. Hayatımı ve yaşadıklarımdan çıkardığım dersleri kitaplaştırmam gerektiği konusunda ısrar etti. Bu fikri çocuklarıma açtım. Üçü de yaşadığım zorlukları, verdiğim mücadeleleri anlatmam gerektiğini söyledi. Ben de çocukluğumdan başlayıp bu yaşıma, daha doğrusu iki yıl öncesine kadar olan hayatımı anlattım. Kitabın çıkmasıyla birlikte, benimle aynı sıkıntıları, aynı zorlukları yaşayan ve hikâyemde kendilerinden bir şeyler bulan bir sürü kadın ve erkek olduğunu gördüm. Benim yaşadıklarım, onlara içinde bulundukları mutsuz koşullardan çıkmak ve hayata yeniden başlamak için bir şansları olabileceğini gösterdi. Kitabımın bu anlamda bu kadar başarılı olacağı asla aklıma gelmemişti.

Peki, yaşadığınız o zor dönemlerde size yeniden güç veren, sizi motive eden ne oldu?
İlk birkaç ay hayatınızı idame ettirebilmek için her şeyi çok iyi planlamalısınız. Dışarı çıkıp insanlarla tanışmalısınız. Şimdi bir de sosyal medya var. İnsanlarla iletişim kurmak, iş bulmak, sosyalleşmek için orada da var olmanız gerekiyor. Gerçi bugünlerde sosyal hayatımız kalmadı ama... Ama aslına bakarsanız şu anda siz İstanbul’da, ben Los Angeles’ta birbirimizle sosyalleşiyoruz. Bundan dolayı çok mutluyum.

“Ayakta kalmak” sözü sizin için ne ifade ediyor?
Ben çok kötü bir evlilikten kaçarak kurtuldum. Hiçbir şey olmasa bile, sabahları artık korkuyla uyanmamak benim için işin en büyük artısıydı. Tek korkum, çocuklarımın karnını doyurabilecek parayı kazanıp kazanamayacağımdı. Okulları sorun değildi. Devlet okullarında eğitim masrafı çok azdı. Formalarını, kitaplarını ikinci el satın alabiliyordum. Dolayısıyla o bakımdan çok büyük bir stres yaşamadım. Tek derdim eve ekmek getirebilmekti. Genelde mecburiyetten vejetaryen besleniyorduk. Bir modellik işi çıkıp elime biraz para geçerse tavuk alıyordum. Akşam yemeğinde tavuk yiyorduk. İnsan çok az bir parayla da hayatta kalabiliyor. Hiç dışarıda yemek yemiyorduk. Sinemaya gitmiyorduk. Çocuklarımın saçını ve kendi saçımı kendim kesiyordum. El ayak bakımlarımızı da ben yapıyordum. Yani hiçbir lüksümüz yoktu. Ama korku duymadan yaşamak her şeye değerdi.

Üç çocuğunuz da kendi alanlarında çok başarılı isimler oldu. Çocuklarımızın gelecekte mutlu ve başarılı olması için neler yapmalıyız?
Ailem bana pek bir tavsiyede bulunmadı. Ben de eğitim konusunda çocuklarıma benzer şekilde yaklaştım. Toronto’ya taşınmıştık. Güney Afrika’daki hesabım bloke edilmişti. Toplu konut gibi bir yerde kirada oturuyorduk. Toronto Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. Çocuklarıma isterlerse benim çalıştığım üniversitede ücretsiz olarak tıp ya da hukuk okuyabileceklerini söyledim. Ama istemediler. Elon ve Kimbal işletme okumak istedi. Tosca, sinema okumak istedi. “O zaman kendi başınızın çaresine bakacaksınız” dedim. Sonuç olarak, üç çocuğum da kendi bildikleri yoldan gitti.  

“Kadının yaşı” klişesini yerle bir etmiş bir isimsiniz. Bununla ilgili neler söylemek istersiniz?    
Yaş bir engel olmamalı. Bu konu erkekler için engel teşkil etmiyorsa, kadınlar açısından niye engel olsun ki... Kadınlar olarak her yaşta birbirimizi desteklemeliyiz. Modellik işinde herkes adına konuşamam. Ama bir sözcü olarak, herkese hitap ediyorum. Bugün genç kadın ve erkekler bile, beni gördüklerinde, “Otuz yaşından sonra da umut var” diye düşünüp mutlu oluyor. Gelecekten bahsedecek olursak, şimdilerde büyük bir heyecan içindeyim, çünkü önümüzdeki ay New York’a, yani modanın merkezine taşınıyorum. Los Angeles’a çocuklarım için gelmiştim. Yanlarında olmamı istemişlerdi. Şimdi oğlum Elon, Teksas’a taşındı, kızım Tosca da Atlanta’ya. Nihayet ben de istediğim yere taşınabileceğim.
Yaşlıyım derseniz, yaşlısınızdır. Ben hiç yaşlı hissetmedim. Hâlâ hissetmiyorum, o yüzden de insanlar yaşlı olmadığıma inanıyor.

Siz evliliğinizde şiddet gördünüz ve bir daha da evlenmediniz...
Evlilik güzel, ama işin boşanma kısmı hiç de öyle değil. Tanıştığım 50 yaş grubu erkekler, sürekli hayatlarından şikâyet ediyor. Sürekli “Hastayım, yaşlıyım, berbat durumdayım” diye söyleniyorlardı. Daha genç yaştakilerden bile hep şikâyet dinliyordum. Biriyle konuşacaksam, böyle sürekli söylenen, perişan biri değil, ilginç, esprili, neşeli biri olmasını isterim. Onun sefil hayatını dinlemek istemem.

Kadına yönelik şiddetle ilgili düşünceleriniz nedir?      
Kadına karşı hiçbir şekilde şiddet olmamalı. Kadına karşı şiddet uygulayan erkek, zayıf erkektir. Bunun artık son bulması lazım. Bir yandan da utanıyordum. Vücudumdaki morlukları kapatmak zorunda kaldığım için utanç duyuyordum. Şiddete meyilli bir adam genelde sizi kimse yokken döver. Başkalarının önünde size el kaldıracak cesaretleri olmaz, çünkü bunun yanlış olduğunun farkındadırlar. Kadına yönelik şiddetin dünyanın bu kadar çok ülkesinde görülüyor olmasına çok şaşırıyorum. Hangi ülkeye baksam, kadına karşı şiddet var.

Ne sıklıkla egzersiz yapıyorsunuz?
Ezgersiz yapmayı sevmiyorum. Spor salonları şimdi kapalı ama, açık oldukları dönemde yarım saat ya da bir saat kondisyon bisikletine biniyordum. Bisikletin üzerindeyken kitap okurum, çünkü çok sıkıcı bir egzersiz. Kendimi çok zorlamam. Normal bisiklet egzersizi yaparım. Ardından ağırlık çalışırım, esneme egzersizleri yaparım. Tabii bir de köpeğimi yürüyüşe çıkarıyorum.
Maye Musk, bu güzel söyleşi için çok teşekkür ederim. Sizi ağırlamaktan gerçekten büyük keyif aldım.
Benim için de büyük bir zevkti. Çok eğlendim. Benim için şahane sorular hazırlamışsınız.

Araba kullanıyor musunuz?
Tesla mı kullanıyorum anlamında soruyorsanız, evet. New York’a taşınır taşınmaz Elon bana bir Tesla verdi. Tesla 3’ü beğenmiştim, ondan istemiştim. Ama Elon son çıkardıkları S modelinden verdi. Hâlâ da onu kullanıyorum.

Tesla kullanmak nasıl bir his?  
Uzay mekiği kullanmak gibi. Harika bir his. Kendinizi çok güvende hissediyorsunuz. Artık başka araba kullanamam herhâlde. Neresinden çalıştıracağımı bile bilemem gibi geliyor.

Peki siz de oğlunuz Elon gibi kripto paralara meraklı mısınız?
Hiç anladığım bir konu değil.

Daha önce hiç Türkiye’ye geldiniz mi?
Evet. Tatil için İstanbul ve Dalaman’a geldim. 2019 yılının sonunda bir reklam filmi için Bodrum’a gelmiştim. Harikaydı. Türkiye’yi çok seviyorum. Daha keşfetmeyi istediğim bir sürü yeri var. O yüzden en kısa zamanda yeniden gelmek istiyorum.

Koronavirüs salgını ile ilgili düşüncelerinizi merak ediyorum. Hayatınızı nasıl etkiledi, neleri değiştirdi?
İlk dört ay boyunca çocuklarım dâhil kimseyle görüşmedim. Yanımda sadece asistanım vardı. İş açısından da epey yoğun bir dönemdi. Akıl sağlığımı korumaya çalıştım. Yavaş yavaş tedbirler gevşetilince de çok dikkatli olmak kaydıyla, çocuklarımla ve torunlarımla bir araya geldim. Sonra bu yılın başında hayırlı diye nitelendirebileceğim bir şey oldu ve virüs bana da bulaştı. Bir hafta boyunca iştahım kapanınca bir terslik olduğunu fark ettim. Çünkü benim iştahımın kapanması için çok hasta olmam lazım. Test yaptırdım ve sonuç pozitif çıktı. İştahım sonradan yerine geldi, ama test sonuçlarım üç gün daha pozitif gelmeye devam etti. Hastalığı geçirmiş olmak kendinizi güçlü hissetmenizi sağlıyor, ama yine de hâlâ maskemi takıyorum, kurallara dikkat ediyorum.

TGRT HABER'E TEŞEKKÜR
Maye Musk röportaja ilişkin sosyal medya hesabı Twitter üzerinden TGRT Haber'e teşekkür etti.