Turgay Tanülkü: Oyunculuğu sokaktan öğrendim

Turgay Tanülkü: Oyunculuğu sokaktan öğrendim

KÜLTüR - SANAT Haberleri

Turgay Tanülkü “Sokağa bakmayı annem öğretti ve sokağı gördüğüm kadar oyuncu oldum. Benim eğitimim orada oldu” diyor.

MURAT ÖZTEKİN

Turgay Tanülkü sinemanın ve tiyatronun babacan oyuncularından biri… Evlatlar edinip onlara yardım ediyor, sıradan insanların arasında yaşıyor ve herkes ona “baba” diye hitap ediyor. Kendisiyle “Yaşam Boyu Onur Ödülü” aldığı 10. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde buluştuğumuzda da “Lütfen bana bey deme!” diyor. Bu samimi sohbette sinemayı ve hayatı konuşuyoruz…

> Anadolu’nun bağrından kopan bir insansınız ve bunu her hareketinizde hissettiriyorsunuz. Anadolu sizin için ne demek?
Anadolu varlık sebebimiz. Anadolu insanı olmasa zaten bu mesleği yapmazsınız. Onları tanıyıp özünü yakalaman gerekiyor. Bir de sokaktaki insanla samimi olman lazım. Bana göre onlarla samimi değilsen sanat yapamazsın. Çünkü onların nefesi, seni sanat yolunda ilerletir. Topluma bir kere saygılı olmalısın. Anadolu insanı, sevgi ve saygı doludur; ekmeğini ve azığını paylaşandır. Onlara ters düşmeyeceksin.

Turgay Tanülkü: Oyunculuğu sokaktan öğrendim
Turgay Tanülkü, sorularımızı cevapladı.

HAYAT TAŞRADA
> Peki, hayat hikâyeniz üzerinden konuşacak olursak; taşradan, Anadolu’dan yola çıkmanın sanatta dezavantajları olmuyor mu?

Bunu dezavantaj veya avantaj olarak görmüyorum. Taşradan yola çıkmak bana zorluk oluşturmadı. Ben taşradan beslenen bir insanım. Bana göre Boğaz köprüsünden giriyorsun iş hayatı; çıkıyorsun hayat...

> Anadolu’da yetim büyüyüp çok zor bir çocukluk yaşamışsınız. Çocukluğunuz denilince aklınızda neler canlanıyor?
Çocukluğumun kötü izleri olmadı. Hatta sokaktaki insanı tanıyabilmek için iyi ki onları yaşamışım. Ekmeğin azığın ne olduğunu bilenlerdeniz biz... Şimdi de gücümüz olduğu kadar, o azığı insanlarla paylaşıyoruz. Bu da bir şans…

EZBERİMİ SOKAKTA YAPIYORUM
> Israrla lüks mekânlardan uzak durup, halkla çok iç içe olmanızın arkasında da bu var galiba…

Çünkü ben yakışmıyorum oralara! Beslendiğim yerde olmayı daha çok seviyorum. Mesela Galatasaray’da Tophane Caddesi var… Geçen ramazan ayındaEmniyet’ten izin alıp orada yaşayanlara bir ay iftar masası kurduk. İşte orada mutluyum. Bana sokakta “baba” diye hitap ediyorlar; hoşuma gidiyor.

OYUNCULUK, TİYATRODA OLUR
> Oyunculuklarınızda içinde bulunduğunuz bu hayatın izleri oluyor mu?
Zaten sokaktaki insanlara benzer roller geliyor bana… Bir nevi hayatın içerisinde ezberimi yapmış oluyorum. Senarist ona göre yazıyor, yönetmen ona göre çekiyor. Ama sinemada senaryo ve yönetmen arasında mahkûm oluyorsun. Tiyatro ise özgürlüktür. Orada yönetmen sadece bana yol gösterir. Esas oyunculuk tiyatroda olur.

> Bugün birçok oyuncu kendilerine gelen her projede yer almak durumunda kalıyor. Siz ne kadar seçici olabiliyorsunuz?
Doğru, öyle bir özgürlüğümüz yok. Çünkü iş artık ticarete döküldüğü için yapımcılar maalesef ticari filmler yapmak zorunda. Dolayısıyla bana göre oyuncular ikinci planda kalıyor.

> Geçtiğimiz aylarda dijital platformda yayınlanan bir filmde rol aldınız. Yükselen dijital platformlar karşısında sinema sanatı nereye gidiyor?
Bilemiyorum. Ustaca işler yapılıyor ama üye olmayan büyük çoğunluk onları izleyemiyor. Bence sinema çoğunluğa hitap etmeli. Parası olan bir gruba ulaşması bana acı geliyor.

> Yardım faaliyetlerinizin yanında setlerden de çıkmıyorsunuz. Oyunculukta sizi canlı tutan şey ne?
Sete veya sahneye çıktığım zaman başka bir enerji geliyor. Mesela bugün çok kötü durumdaydım; sahneye çıkınca değiştim.

SOKAK KİŞİYİ BAĞIŞLAMAZ
Turgay Tanülkü “Bir sanatçı olarak bu hayattan aldığınız en büyük ders nedir?” soruma şu cevabı veriyor:   Sokağa bakmayı annem öğretti ve sokağı gördüğüm kadar oyuncu oldum. Benim eğitimim sokakta oldu. Çünkü sokak kişiyi bağışlamaz.

ÇOCUKLARIM VAKIF KURUYOR
> 10. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde “Yaşam Boyu Onur Ödülü” aldınız. Neler hissettiniz?
Onur ödülü ağır bir ödül. Bu yüzden onurlu yaşamak gerekiyor. Toplumun dağarcığında “adam” gibi durman gerekiyor. Onun için bu ödülü çocuklarım için aldım.  Çocuklarım o ödülün sorumluluğunu devam ettireceklerdir.

> Evet, çocukları ve gençleri evlat kabul ederek yaptığınız yardım hareketinin büyük yansımaları oldu. Artık Türkiye’de oyuncu kimliğiniz kadar, “evlat babası” olarak da tanınıyorsunuz. Çocuklarınız arasında sanatçılar var mı?
Onları çok fazla yönlendirmiyorum ama aralarında sinema ve tiyatro ile uğraşanlar var. Mesela evlatlardan biri Fransa’da eğitim alıyor. Bizim parasal sorunumuz yok. Çünkü küçük bir azıkla karnımızı doyurabiliyoruz. Evlatlarım da şuyum, buyum olsun istemezler.

>  Peki bu, hareket bir derneğe falan dönüşecek mi?
Yakında çocuklar “Turgay Tanülkü Sanat Vakfı” diye bir vakıf kuracak. Girişimler başladı, hukuki karar bekliyoruz. Büyümeye devam edeceğiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...