Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Süveyş Kanalı gibi olacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Süveyş Kanalı gibi olacağız

POLİTİKA Haberleri

“Montrö’de Boğazlar konusunda bize tanınan bir hak yok, ama Kanal İstanbul öyle değil. Süveyş Kanalı’nın nasıl kendisine ait hakları varsa bizim de bu tür bir hukukumuz doğacak.”

BATUHAN YAŞAR
KUALA LUMPUR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan’ın iddialarının aksine Libya mutabakatının uluslararası deniz hukukuna uygun olduğunu belirterek, “Attığımız adımın bütün hesabını, çalışmasını yaptık. Bu süreç de yeni başlamadı” dedi. Dün Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’a giden Erdoğan, öncesinde Cenevre’de, temaslarını takip eden medya yöneticilerinin sorularını cevapladı. Erdoğan’ın sorulara verdiği cevaplar şöyle:

∂ Putin ile yaptığınız telefonda görüşmesinde Türkiye’nin Libya’ya asker gönderme planı da gündeme geldi mi?
Bu kapsamında, Dışişleri Bakan Yardımcısı, Savunma Bakan Yardımcısı ile istihbarattan ve ulusal güvenlikten oluşan bir heyetle, kısa bir zaman içerisinde arkadaşlarımız Moskova ziyareti yapacaklar. Hem Libya hem de Suriye konularını görüşmeleri konusunda mutabık kaldık.

KADDAFİ DÖNEMİNDE BAŞLADI
∂ MHP lider Sayın Bahçeli, “Bu bir beka meselesidir, gündeme gelirse Libya’ya asker gönderilmesini destekleriz” dedi ama CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu “Ne işimiz var Libya’da?” diye konuştu. İki farklı bakış açısını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sayın Bahçeli’nin ifadesi bizim Cumhur İttifakı’mızın bir sesi. Tabii ana muhalefetin zaten huyu, sınırlarımızın dışına çıkmaya bizi mecbur eden herhangi bir olay olduğu zaman, “Orada ne işimiz var” demek. Suriye meselesinde de oradan füzeler, havan topları atılsın, biz şehitler verelim, ne olursa olsun, “Bizim orada ne işimiz var?” diyorlardı. Biz şu anda öyle adımlar attık ki bu adımlar Sevr’in ters köşe edilmesidir.
Yunanistan, ‘Libya Mutabakatı’nın hukuka aykırı olduğunu söylüyor. Biz de tam aksine “Bu uluslararası deniz hukukuna uygundur” diyoruz. Bu süreç de yeni başlamadı. Bu olayın aslında tarihi geçmişi var ve o geçmişinde, işin haritası çok daha farklıydı. Ne zaman? Kaddafi döneminde -2009’da-. O süreçte bu adım atıldı ama tabii (Kaddafi’nin) ömrü vefa etmedi.
Burada yapılmakta olan bazı çalışmalarımız var. Bu çalışmalarımızı da zaman içerisinde uluslararası camiayla da paylaşacağız. Libya Ulusal Mutabakat Hükûmeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz es-Serrac yakın zamanda geldi ve tekrar bir görüşme yaptık. Yeni ne gibi adım atılabilir, bunları konuştuk. Bu süreci daha da hızlandıracağız. İhtiyaçları olursa, onlara her an yardıma hazır olduğumuzu söyledik. Askerî ve güvenlik iş birliğinden tutun da denizlerdeki hukukumuz noktasında atılan, atılacak adımlara varıncaya kadar hazırız.

∂ “Sevr’in ters köşe edilmesi” derken neyi kastediyorsunuz?
Anlaşmayı şöyle bir gözden geçirirseniz, onu bir ters köşe yapınca, ne demek istediğimizi görürsünüz.

∂ Kanal İstanbul, Türkiye’nin gündeminde fakat daha çok çevre noktasından eleştiriler geliyor. Denizin tuz dengesinin bozulacağı, deprem riskinin artacağı söyleniyor. Bu eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz? Buradan “Gezi” gibi bir çevre istismarı çıkar mı?
Kanal İstanbul’a bileşik kaplar usulüyle bakın. Tuzlu su, az tuzlu su... Bunlar bir araya geldiği zaman ortaya ne çıkar? Bunun bir ortalaması çıkar. Öte yandan Boğazlarda, Montrö’de bize tanınan bir hak yok, istedikleri gibi gelip geçiyorlar. Düşünün, sizin Boğazınızı kullanıyorlar ama hiçbir şey elde edemiyorsunuz. Kanal İstanbul ise böyle değil, Süveyş Kanalı’nda ve diğerlerinde oraların nasıl kendilerine ait hakları varsa biz de bu yatırımı yaptığımız zaman bu tür bir hukukumuz doğacak. Üstelik kaza endişesi de taşımayacaksın… Bize göre bu proje, İstanbul’un güzelliğine çevrecilik açısından güzellik katacak ve Boğaz’daki çevre tehdidini ortadan kaldıracak.

∂ AK Parti kuruluşundan bu yana pek çok sınamayla karşılaştı. Bakıldığında AK Parti çınarından kopan bir yaprak söz konusu. Ömrü ne olur?
Biliyorsunuz, yapraklar hazan mevsiminde dökülür. Bizim hazan mevsimimiz yok. Düşen yaprak bir daha eski yerine dönmüyor. Biz bunu trenden inenler olarak anlatmıştık. Arkadaşlarıma hep söylüyorum: “Asla gündemimizde olmamalı. Herkes yoluna!” Sadece bir şeyi söylemek herhâlde yeterlidir: Özellikle Başbakanlık, Genel Başkanlık görevini bıraktığı zaman bu arkadaşlardan birinin yaptığı konuşmayı dinlemişseniz veya dinlerseniz her şey orada mevcut. Biliyorsunuz bundan önce de bu işi yaşadık. Üstelik de grup kuracak şekilde ayrıldılar. Ben burada sorsam, kaçının ismini kaçınız hatırlarsınız?

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Süveyş Kanalı gibi olacağız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Malezya Kralı Sultan Abdullah’ın eşi Azizah Aminah Maimunah ile bir araya geldi

MERKEL'DEN ERDOĞAN'A LİBYA DAVETİ
∂ Doğu Akdeniz’de başka adımlar da söz konusu olur mu?
Bunlar, gelişmelere göre anbean olabilecek adımlardır. Özellikle Libya ile aramızdaki mutabakattan sonra çok daha hareketli ve seri şekilde gidecektir. Bir tarafta Libya’da savaş var. Adam geliyor bir bölgeyi kuşatıyor, ateşe tutuyor. Şu anda Libya ordusu gereğini yapıyor. Mesela Ruslar, ‘Wagner’leri vermiş, bu adamlar orada. Şu anda Abu Dabi yönetiminin, Mısır yönetiminin oraya verdiği bir destek var. Kime? Hafter’e. Hafter’in uluslararası tanınırlığı var mı? Yok. Kimse kabul etmiyor, Berlin Süreci bile Hafter’i kabul etmiyor aslında.
Pazartesi akşamı Şansölye Merkel ile görüşmemiz oldu. Berlin sürecinde özellikle bizim de bulunmamızı istedi. Kendisinin Putin’le de görüştüğünü bana anlattı. Ben de Sayın Putin’e ‘Merkel’le yaptığınız görüşmede bir konuda herhalde mutabakata vardınız. Şansölye, bana, ‘Berlin Süreci’ne Rusya’nın bugüne kadar olumlu katkılarda bulunduğunu söyledi ama bundan sonraki süreçte de bu katkıların devamını istiyor’ dedim. Tabii kendisi de benim de aynı kanaatte olduğum bir konuyu gündeme getirdi. Şansölye Merkel’e de söylemiştim. Dedikleri şu: ‘Cezayir, Tunus ve Katar’ın da bu oluşumda bulunmaları isabetli olur.’ Cezayir şu anda yeni başkanını seçti, Tunus hakeza yeni başkanını seçti. Katar’ın zaten mevcut başkanı var. Bunlar Libya halkının da inandığı güvendiği ülkeler. Dolayısıyla, bu ülkeler süreçte yer alırlarsa, Libya halkı da ‘Biz buraya inanırız, güveniriz’ der. Sayın Putin de aynı kanaatte. Ocak ayı içerisinde yapılacak toplantıya katılacak olanları bir görelim, ona göre bizden kimin katılacağının kararını veririz.

KILIÇDAROĞLU “BAKAR KÖR”
∂ Sayın Kılıçdaroğlu’nun “İktidar Doğu Akdeniz’de hiçbir şey yapmıyor” açıklaması da olmuştu...
Bundan birkaç ay önceydi, kalktı, ne dedi; “Hükûmet, Doğu Akdeniz’de hiçbir şey yapmıyor. Fransız orada, şu orada, bu orada.” Oysa sondaj gemilerimiz sismik araştırma gemilerimiz, firkateynlerimiz, helikopterlerimiz, hepsi oradaydı. Gözü var ama görmüyor. Ne yapalım? Bakar kör.

∂ İHA’larımız da bölgede, KKTC’de değil mi?
Bunların gerekirse, sayılarını daha da artırma durumumuz söz konusu. Herhâlde bundan sonra Sayın Kılıçdaroğlu “Doğu Akdeniz’de var mıyız, yok muyuz?” demez umarım.

∂ Sayın Kılıçdaroğlu’nun Kürecik ve İncirlik’le ilgili itidal tavsiyesi var. Ancak arşivler, Kılıçdaroğlu’nun “İncirlik kapatılsın” sözünü hatırlatıyor...
Kılıçdaroğlu kendine göre bizi ters köşe yapmaya çalışıyor. Her adımını dikkatli şekilde sürdüren bir iktidar var. Gerek İncirlik (üssü), gerek Kürecik (üssü), gerekirse ikisi birden… Eğer bu ülkenin değerlerine saygı duyuyorsanız “Bu ülkenin geleceği için biz de bir şey katalım” diyorsanız, o zaman atılan bu adımlarda bize itidali nerede tavsiye edeceğinizi iyi düşünün.

MALEZYA İLE 15 ANLAŞMA
Kuala Lumpur Zirvesi’ne katılmak üzere Malezya’da bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed ile bir araya geldi. Görüşme sonrası iki ülke arasında 15 anlaşma imzalandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Süveyş Kanalı gibi olacağız

SİMİT SARAYI OLAYINI TASVİP ETMİYORUM
Erdoğan “Kamuoyundaki bir tartışma da Ziraat Bankasının, Simit Sarayını almak için Rekabet Kurumuna başvurması. Buna yönelik eleştirilere yaklaşımınız nedir?” sorusu üzerine “Bunu duyduğumda Genel Müdür’ümüzü aradım, bana “Bir ara gündeme geldi ama böyle bir şeyi şu anda düşünmüyoruz” dedi. Zaten Ziraat Bankası değil, Ziraat Bankasının girişim sermayesi şirketi” dedi. Erdoğan, “Sizin tasvip etmediğiniz bir şey mi?” sorusuna karşılık da, “Bunu tasvip etmem mümkün değil. Geçmişte kamu bankalarının görev zararı olayları sebebiyle nasıl battığını hatırlayın” diye konuştu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...