'Yeni normalde, pandemi ile birlikte şekere de mesafe koyun'

Düzenleyen:
'Yeni normalde, pandemi ile birlikte şekere de mesafe koyun'

SAĞLIK Haberleri

Prof. Dr. Temel Yılmaz, “Evde daha çok vakit geçirdiğimiz bu süreci, iyi planlayarak diyabete dur diyebilirsiniz. Dengeli beslenin, daha az karbonhidrat tüketin ve bol bol egzersiz yapın” dedi.

Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz, kan şekeri kontrolünün özellikle pandemi sürecinde hayati önem taşıdığını vurgulayarak, “Covid 19 ile başlayan ve hayatımızı tamamen dönüştüren yeni normalin oluşturduğu fırsatlardan istifade ederek; şekere de mesafe koyabilirsek hem pandemiyi hem diyabeti yenmemiz mümkün” dedi.

Türkiye Diyabet Vakfı olarak “14 Kasım Dünya Diyabet Günü” dolayısıyla Servier İlaç’ın koşulsuz katkılarıyla bir kampanya başlattıklarını kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, “Diyabet hastalarının gözünü, böbreğini ve kalbini koruması için “HbA1c” oranının yüzde 7’nin altında olması büyük bir önem taşıyor. Ancak Türkiye’de kontrol oranları çok düşük, hatta bu oran sadece yüzde 28. Bu yüzden tüm diyabet hastalarına “Hadi A1c’ni 7’le” diyoruz” şeklinde konuştu. 

“DİYABETE DUR DEMEK ELİNİZDE”
 “Diyabet hastalarımız bu dönemi iyi değerlendirebilir. Bu süreci daha sağlıklı geçirmenin anahtarı dengeli beslenmek, daha az karbonhidrat tüketimi ve bol bol egzersiz. Evde geçirilen süre zarfında bulaşıcı olmayan bir salgın niteliğindeki diyabete bu şekilde “dur” demek aslında hepimizin elinde” diye konuştu. Prof. Dr. Temel Yılmaz özetle şu tespit ve değerlendirmelerde bulundu: 

ÖLÇÜMLERİN AZALMASIYLA Hba1c DEĞERİ DAHA DA ÖNEM KAZANDI
Pandemi döneminde karbonhidrat tüketiminin artması ile egzersizlerin azalması, beraberinde kilo problemlerini de getirdi. Bu süreçte diyabet hastalarının kan şekeri ölçümleri de azaldığı için bu hastaların “HbA1c”lerini 7’nin altına çekmesi gerekliliği ise her zamankinden daha da önemli hale geldi. 

Diyabet hastalarının 2-3 aylık ortalama kan şekeri durumunu gösteren bir parametre olan “HbA1c” oranlarının artması ve kan şekerinin kontrolden çıkması; retinopati, ampütasyon ve son olarak böbrek yetmezliği gibi komplikasyonları artırma riskini de tetikliyor.

HEKİMLERİN KRONİK HASTA TAKİBİ ZORLAŞTI, HASTALARIN TEDAVİSİ AKSADI
Öte yandan salgınla birlikte olağanüstü günler geçiren hekimlerin bu süreçte asıl ve öncü görevleri olan kronik hasta takipleri zorlaştı. Bu da özellikle diyabet gibi çok yakın takip edilmesi gereken hastaların diyabet yönetiminin aksatılmasına neden oldu. Yapılan çalışmalar, pandemide diyabetli hastaların hem kilolalarının arttığı, hem de kan şekeri ayarlarının bozulduğunu göstermekte. 

GÜZEL BİR YAŞAM MÜMKÜN
Bu zor dönemde bile diyabetle güzel ve sağlıklı bir yaşam mümkün” diyerek diyabet hastalarına düzenli takiplerini yapmak, tedavilerini aksatmamak, kan şekerini kontrol altında tutmaya teşvik etmek, diyet ve egzersiz yapmalarını motive etmek üzere bu farkındalık kampanyasını hayata geçirdi.
 
Diyabet, dünya çapında 500 milyondan fazla insanı etkileyen bir hastalık. Hastalık her 10 yılda bir 2 kat artış gösteriyor. Şayet diyabet bir ülke olsaydı dünyanın en kalabalık 3. ülkesi olabilirdi. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü diyabeti “bulaşıcı enfeksiyon hastalığı olmayan tek pandemi” olarak ilan etti.  Günümüzde her 8 saniyede bir hasta, diyabete bağlı nedenlerle hayatını kaybediyor. 

Türkiye’de diyabet prevalansı, dünya ortalamasının 2 katı, Avrupa’nın 3 katı. Halen Avrupa’da en hızlı artı gösteren ülke konumundayız. Sosyal güvenlik kurumu verilerine göre ülkemizde 8,5 milyondan fazla ilaç kullanan diyabetli var. Halen ülkemizde toplam diyabetli hasta sayısının 12 milyon kişinin üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Türkiye’de diyabetli hasta sayısı hızla artarken kan şekeri kontrol altında olan hastaların oranı ise yalnızca %28. Öte yandan Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye’deki ortalama yaşam süresinin artması da kaliteli bir yaşamın önemini ortaya koyuyor. Türkiye’de erkeklerde 75.6, kadınlarda ise 81 olan ortalama yaşam süresi, kronik hastalıkların yönetiminin iyileştirilmesini ve hastaların yaşam kalitesinin artırılmasını zorunlu kılıyor. Diyabetli hastaların farkındalığının artması da bu nedenle hayati bir öneme sahip.

ÜLKEMİZ İÇİ MADDİ MANEVİ YÜK
Sosyal güvenlik kurumu verilerine göre Türkiyenin toplam sağlık bütçesinin 4’te biri diyabet ve diyabete bağlı organ hasarlarının neden olduğu hastalıklar için harcanıyor. Diyabetli bir hastanın hastalığı nedeniyle devlete getirdiği yük, organ hasarları ortaya çıkınca 3 kat daha artıyor. Oysa diyabet yönetimi iyi olan bir hastada yaşam boyu diyabete bağlı organ hasarlarının önlenmesi mümkün.  Son 3 aylık kan şekeri ortalamasını gösteren test HbA1c testidir.Yapılan araştırmalarda HbA1c testi %7’nin altında olan yani başka bir deyimle açlık-tokluk ortalamaları 150 mg/dl olan hastalarda organ hasarının, hayat boyu ortaya çıkmadığını gösteriyor. Bu nedenle Türkiye Diyabet Vakfı olarak diyabetli hastalarda iyi diyabet yönetimi için HbA1c değerini 7’nin altında tutmalarını hedef gösterdik. Bu yüzden sloganımız da “Hadi Hemoglabin A1C’ni 7’le” oldu

Düzenleyen:  - SAĞLIK
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...