Erdoğan: Yazıklar olsun size

Erdoğan: Yazıklar olsun size

Politika Haberleri

Erdoğan, 29 Ekim kutlamalarına ilişkin, köşe yazarlarına, "Yazıklar olsun size. Bu nasıl köşe yazarlığıdır, bu nasıl haddini bilmezliktir" şeklinde seslendi.

nbsp; nbsp;Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'daki olaylı Cumhuriyet Bayramı etkinliğiyle ilgili CHP'nin tavrını sert dille eleştirdi. Erdoğan, "Sokakları terörize ederek gasp etmek isteyenler daima hüsrana uğramışlardır, bundan sonra da hüsrana uğrayacaklardır. Cumhuriyet Bayramını mecrasından çıkarmak isteyenleri milletimin ferasetine havale ediyorum. Ana muhalefeti Cumhuriyet'in ruhuna saygılı olmaya davet ediyorum" dedi. nbsp;
nbsp; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada Ulus'taki alternatif 29 Ekim etkinliğiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kurtuluş savaşının, bu toplumun herhangi bir kesiminin kurtuluş mücadelesi olmadığını belirten Erdoğan, "Cumhuriyet toplumun herhangi bir kesiminin değildir, Cumhuriyet cumhurundur" diye konuştu. nbsp;
nbsp; Milletin, çok partili hayata geçilmesinden sonra demokrasinin yanında yer aldığına işaret eden Erdoğan şunları kaydetti: nbsp;
nbsp; "Ankara'nın altını üstüne getirenler dikkatle dinlesin. Birinci Meclis'in bahçesine cebren ve hile ile girmek Cumhuriyete sahip çıkmak değildir. Cumhuriyeti, Türk bayrağını, Gazi Mustafa Kemal'i kendilerine siper ediyorlar. Bugüne kadar Cumhuriyet kutlamaları hep Hipodromda milletle devletin birlikte yaptığı kutlamalardır. Devlete rağmen illegal örgütlerin peşine takılmak suretiyle böyle bir eylemi, sokağı terörize ederek gerçekleştirdiniz. Hipodromda olanlar millet değil miydi. Bu toplantı CHP'nin müracaatıyla yapılmış değil. Ankara'da 8 tane toplantı yeri var. Bunlardan birinde yapabilirdin. Niye yasaklı olan bir yerde yapıyorsun ve bayramı sizin dışınızda olanlara zehir ediyorsun. Ne gerek var." nbsp;
nbsp; Dün 'ordu göreve' pankartı açanların bugün aynı orduya hakaret etmekten çekinmediklerini dile getiren Erdoğan, Cumhuriyet'in birilerinin değil cumhurun, yani halkın olduğunu vurguladı. Erdoğan, "Bekledikleri desteği elde edemeyince de hemen hakarete başlıyorlar. Onların dertleri Cumhuriyet değil. Bunların zihinlerinde 'cumhur olmasa şu cumhuriyeti ne güzel idare ederiz' anlayışı var. Bu cumhur Cumhuriyeti asla onlara teslim etmedi. Biz Türkiye'de cumhuru gerçek anlamda Cumhuriyetle buluşturduk. Sokakları terörize ederek gasp etmek isteyenler daima hüsrana uğramışlardır, bundan sonra da hüsrana uğrayacaklardır. Cumhuriyet Bayramı'nı mecrasından çıkarmak isteyenleri milletimin ferasetine havale ediyorum. Ana muhalefeti Cumhuriyet'in ruhuna saygılı olmaya davet ediyorum. Cumhuriyet Bayramı resmi bayram olarak kabul ettiğimiz bir bayramdır. Nasıl kutlanacağı, törenlerin nasıl, nerede, ne şekilde yapılacağı önceden belirlenmiştir" şeklinde konuştu. nbsp; nbsp;
nbsp; CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun tavrını eleştiren Erdoğan, "Şekeri elinden alınmış çocuk hırçınlığıyla siyaset yapılmaz, ana muhalefet partisi genel başkanlığı hiç yapılmaz" dedi. nbsp; nbsp;

Dün Ulus'ta gerçekleşen olaylı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına ilişkin, gazetelerin köşe yazarlarına seslenen Başbakan Erdoğan, "Bazı köşe yazarlarına da hayret ediyorum. Ne olur sanki serbest bırakılsaydı. 'Apo'nun posterine müsaade ediliyor da Atatürk posterine, Türk bayrağına neden müsaade edilmiyor' diyorlar. Yazıklar olsun size. Bu nasıl köşe yazarlığıdır, bu nasıl haddini bilmezliktir. Bugün güvenlik görevlerimizin bölücü başı ve terör örgütünün paçavralarının asılmaması yönünde mücadeleyi görmeyip de bunu nasıl söyleyebiliyorsunuz" şeklinde konuştu. nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; "CHP TÜRK BAYRAĞI'NI DA ATATÜRK'Ü DE İSTİSMAR ETTİ" nbsp;
nbsp; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu sorumlu olmaya davet eden Başbakan Erdoğan, "Bunların derdi Cumhuriyet değil, istismardır. Bunlar Türk bayrağını da Atatürk'ü de istismar ettiler. CHP cumhuriyetçilik maskesi altında ayrımcılık yapıyor. Cumhuriyeti koruma görevi 'cumhur'undur. CHP bunu öğrenmedikçe sürünmeye devam edecektir. Bunlar dün laiklik adına yapıyordu bugün de cumhuriyetçilik adına ayrımcılık yapıyorlar" dedi. nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; "BUNLARIN KİLOSU BELLİ" nbsp;
nbsp; Kılıçdaroğlu'na seslenen Erdoğan, "Bunlar son seçimde BDP ile anlaşma yaptılar Hakkari'de bir tane bile Türk bayrağını açamadılar. Ulus'ta Türk bayrağıyla dolaşmak kolay, Hakkari'de niye Türk bayrağı ile dolaşamadın. Bunların kilosu belli, biz demokrasiye bağlılığımızı sonuna kadar sürdüreceğiz. Biz Türkiye'yi 2071 yılına hazırlamanın hayalini kuruyoruz. Bunlar Türkiye'yi 89 yıl geriye götürmenin gayreti içinde. İçinde biraz hakkaniyet olan bugün cumhuriyetin olması gereken yere geldiğini görecektir. Siyaset yapmak kimseyi köreltmemeli, adaletten uzaklaştırmamalı" ifadelerini kullandı. nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; "KILIÇDAROĞLU ENGELLİ ATLAMADA BAŞARILI" nbsp;
nbsp; "Haklı eleştirileriniz varsa buyurun söyleyin ama sırf bizi yıpratmak için bazı işlere girişmeyin. Hepimiz aynı gemideyiz" diyen Başbakan Erdoğan, "Dün Ankara'da önceki gün Sinan Erdem Spor Salonu'nda yaşananlar sadece Türkiye'ye zarar veriyor. Engelli atlamada Kılıçdaroğlu çok başarılı. İki engel atladı. Tek özelliği var destekli atladı. Bununla övünebilir" dedi. nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; "TERÖRİST HOLİGANLAR SİNAN ERDEM'İ TAHRİK ETTİ" nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan, İstanbul Sinan Erdem Spor Salonu'nda bazı bakanların protesto edilmesine ilişkin şunları kaydetti: nbsp; nbsp;
nbsp; "Bu ilk defa olmuyor. Biz inşa ettiğimiz bu spor salonunda dünya basketbol şampiyonasını yaptık. Ve biz bu şampiyonanın kupa töreninde benzer durumu orada bir grup salonu olumsuz istikamette tahrik ederek bu tür bir çirkinliği yaptılar. Tabii biz görevimizi ifa ettik. Kupaları verdik. Döndük ve dedik ki: 'Bunlar akıllanır herhalde' daha sonra çok büyük paralar verilerek kadınlar tenis turnuvası için zemin hazırladık. Orada da yine bakanlarımız kupaları vermek üzere salona indiklerinde yine belli bir grup, terörist holiganlar aynı şeyi yaptılar ve o çirkinlikle salonu tahrik ettiler. Aynı anda televizyonlar yüzü aşkın ülkede canlı yayında bunu veriyor. Biz 2020 olimpiyatlarına açığız. Böyle seyircinin olduğu ülkeye olimpiyat verilir mi? Ve yaptığımız incelemelerde aynı zihniyeti görüyoruz. Dün Ulus'ta hangi zihniyet varsa Sinan Erdem'de aynı zihniyet vardı. Biz bunlara rağmen bu mücadeleyi yürüttük ve yürüteceğiz." nbsp; nbsp;

Erdoğan, şehitlerin acısını, etkisiz hale getirilen terörist sayısıyla asla ölçmediklerini belirterek, "Ana muhalefetin başı, 'gelin bu işi Meclis'te çözelim' diyor. Meclis'te çözme adına ne öneriyorsun, söyle? Senin önerdiğin Ulus'ta toparlanarak, Birinci Meclis'i işgale yönelmektir" dedi. nbsp;
nbsp; Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, önceki gün Şırnak'ta terör örgütü tarafından yapılan saldırıda bir polis memurunun şehit olduğunu söyledi. nbsp;
nbsp; Polis memurunun ailesine, emniyet camiasına ve millete başsağlığı dileyen Erdoğan, yaralı polis memurlarına da geçmiş olsun dileğinde bulundu. Erdoğan, saldırıdan sonra yapılan operasyonlarda 8 teröristin etkisiz hale getirildiğini vurguladı. nbsp;
nbsp; "Silahlar bırakılsın" denildiğini ifade eden Erdoğan, "Nasıl bırakılacak? Sen geliyorsun benim, görevini ifa eden, nöbette olan polis memurumu roketatarla, şehrin içinde şehit edeceksin, Ee, 'operasyon yapılmasın.' Böyle bir mantık, anlayış olur mu? Benim Kürt kardeşimi de 'devlet operasyonlar yapıyor, biz de onun için KCK ile terör örgütü PKK ile bunu sürdürüyoruz...' Bu anlayışla sonuna kadar mücadele etmeye mecburuz" dedi. nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: nbsp;
nbsp; "Biz şehitlerimizin acısını, etkisiz hale getirilen terörist sayısı ile asla ölçmüyoruz. Bizim amacımız terörü bitirerek, hiç bir güvenlik görevlimizin, evladımızın burnunun dahi kanamayacağı bir barış ve huzur ortamı tesis etmektir. Barış sadece bizim çabamızla, devletin güvenlik tedbirleriyle gerçekleşemez. Terörle mücadele ortak bir anlayışı, dayanışmayı, işbirliğini gerektiriyor. Terörle mücadele konusunda iktidarıyla, muhalefetiyle aynı yöne bakamazsak, aynı hedefe yönelemezsek başarıya ulaşmamız zorlaşır. nbsp;
nbsp; Ana muhalefetin başı, 'gelin bu işi Meclis'te çözelim' diyor. Tamam Meclis'teyiz, gel çözelim. Meclis'te çözme adına ne öneriyorsun, söyle? Biz şu anda y ürütmeyiz, elimizden geleni yapıyoruz. Sen Meclis'te çözme adına ne öneriyorsun bunu söyle? Senin önerdiğin Ulus'ta toparlanarak, Birinci Meclis'i işgale yönelmektir, yaptığın bu. Sen bunu yapıyorsun. Var mı teklifin? Yok. Hiç bir teklifin yok, 'Meclis'te çözelim' diyorsun. Meclis'te çözelim demekle bu iş çözülür mü? 'Bal bal' demekle ağız tatlanmaz, balı yiyerek ağız tatlanır. Varsa önerin, getir, bu işi çözelim. Ama yoksa, milleti aldatmanın da bir anlamı yok. Bütün sivil toplum kuruluşlarımız, vakıflarımız, derneklerimiz, kanaat önderlerimiz, her bir vatandaşımız bu süreçte yüreğini, tavrını ortaya koymalı, en azından duasıyla bu mücadeleye katkı sağlamalı. Vatanın ve milletin güvenliğini sağlamaktan başka bir şey yapmayan, askerimize, polisimize yönelen bu saldırıları, barış adını ağzından düşürmediği halde terörden başka bir iş bilmeyenlerin eseridir bu tablo. nbsp;
nbsp; Burada tıpkı cumhuriyet adına, cumhuriyete kastedenler gibi, barış adına barışı katleden bir anlayış ile karşı karşıyayız. Terör örgüt ü ve onun güdümündeki kuruluşlar, dışarıda yaptıkları zulmü yeterli gö rmemiş olacaklar ki şimdi de cezaevlerine el attılar." nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; -"Onlara 'ölün' talimatı verdi"- nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; Erdoğan, terör örgütünün bir kısım örgütsel ve siyasi taleplerle, cezaevlerindeki yandaşlarını ölüm orucuna yönlendirdiğini, adete onlara "ölün" talimatı verdiğini kaydetti. nbsp;
nbsp; Ölüm oruçlarına gerekçe olarak ifade edilen konuların, cezaevi şartları ile uzaktan, yakından alakası olmadığını belirten Erdoğan, "Birileri televizyonlarda çıkıp bu süreci ajite etmeye çalışıyor ama ben gerçekleri konuşmak durumundayım. Cezaevinde bulunan herkesin, hangi suçtan orada olursa olsun, canı, sağlığı, onuru devlete emanettir; KCK'ya değil, bölücü terö r örgütüne değil, BDP'ye değil" diye konuştu. nbsp;
nbsp; Erdoğan, geçmişte cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin çok kötü şartlarda barındığını, buralarda çok kötü olayların yaşandığını bildiklerini ifade ederek, "Cezaevinde yatmış, o iklimi, o şartları bilen bir Başbakan olarak, bu duruma kayıtsız kalmam mümkün değil" dedi. Erdoğan, hükümete geldikleri günden beri cezaevlerindeki şartları düzeltmek için her türlü adı mı attıklarını kaydederek, batıda, cezaevlerini izleyen kurum ve kuruluşların bu durumu her zaman takdir ettiklerini, aleyhte bir raporlarının olmadığını bildirdi. nbsp;
nbsp; Öncelikle fiziki mekanları iyileştirdiklerinin altını çizen Erdoğ an, "Daha yeni Adalet Bakanımı gönderdim. Gittiler, kendileriyle görüşmeler yaptı, taleplerini öğrendi. Cezaevinden kaynaklanan her türlü şikayete, her türlü talebe daima duyarlı olduk" ifadesini kullandı. nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; -"Eşleri biraraya getirecek düzenleme"- nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan, gayri insani bir uygulama olan ana dilde görüşme yasağının bizzat kendisinin genelgesi ile kaldırıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti: nbsp;
nbsp; "Ana dilde savunma ile ilgili çalışmaları da gündemine alan biz olduk. Tutuklu ve hükümlülere, yakınlarının ağır hastalığı veya öl ümü halinde mazeret izni hakkı tanınmasını biz sağladık. Koşullu salıverme, bir yıl veya daha az süre gelen hükümlülerin denetimli serbestlik tedbiri yoluyla cezalarını tamamlayabilmelerini sağlayan düzenlemeyi biz getirdik. Bu uygulamanın başlamasıyla 17 bin 287 kişi cezaevlerinden tahliye edildi. İnancı gereği veya vejeteryanlık gibi özel durumu olan tutuklu ve hükümlülerin beslenmesi için gerekli tedbirlerin alınmasını biz sağladık. Hükümlü ve tutuklarının eşleriyle biraraya gelmelerine imkan tanıyan, çocuk hükümlülerin anne ve babalarıyla daha çok vakit geçirmelerini sağlayan düzenlemeleri yine biz yapıyoruz. nbsp;
nbsp; Şimdi yeni bir hazırlığımız, eşlerin biraraya gelmesini sağlayacak düzenlemenin hazırlığı içindeyiz ki burada da belli süre aralığıyla 24 saat süreyle eşlerin birarada kalmasını sağlayacak çalışmaları da yine biz yapıyoruz. Bugüne kadar niçin bunları kimse aklına getiremedi? 'Mahkum ettin diye herşeyden bunu koparmanın anlamı yok' dedik. Bunu bir ay arayla mı yaparız, iki ay arayla mı yaparız ama yapacağız, onun hazırlığı içindeyiz. Bütün yasal altyapı tamam, inşallah Meclis'e geliyor. Bunu da Meclis'ten çıkartmak suretiyle, fiziki mekanları da süratle hazırlamak suretiyle bu adımı atacağız. İnsani olan budur, cezaevi şartlarını iyileştirmek budur." nbsp;

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...