Kuş ve ayakkabı...

A -
A +
Sevgili Peygamberimiz, bir gün sahrâda bâzı sahâbîlerle bir arada iken abdest alacaklardı.
Ayakkabılarını çıkardılar.
Bir kenara koydular.
Sonra abdest aldılar.
Buraya kadar tamam.
Ancak abdest alıp, tam ayakkabılarını giyeceklerdi ki, bir kuş, yukarıdan ânî bir iniş yaptı.
Ayakkabının birini kaptı.
Ve hızla havalandı.
Eshâb bunu gördüler.
Ama bir mânâ veremediler.
Çok da merak etmişlerdi.
Resûl-i Ekrem de merak edip, kuşun peşinden bakıyordu ki, ayakkabının içinden bir yılanın yere düştüğünü gördüler!
Kuş, vazîfesini yapmıştı.
Ânî bir dalış daha yaptı.
Ayakkabıyı yerine bıraktı.
Ve tekrar havalandı...
● ● ●
Sa'd bin Ebî Vakkas hazretleri, keskin nişancıydı.
Oku hiç şaşmazdı.
Hedefini hep bulurdu.
Zîrâ Efendimiz;
“Yâ Rabbî! Sa'dın okunu hedefinden saptırma” diye duâ buyurmuşlardı.
Duâ eden Efendimizdi.
Kabul olmaz mı?
Attığını vuruyordu artık.
Nitekim Uhud Cengi idi.
Sa’d, her oku çekişte:
“Bu, senin okun yâ Rabbî, senin düşmanlarına atıyorum. Sen isâbet ettir” derdi.
O gün her fırlattığı ok, bir kâfiri Cehenneme göndermişti...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.