Nemrûd ile Buhtunnasar kimlerdir?

A -
A +

Bugünkü makâlemizde, kâfirlerden yeryüzüne hâkim olan diğer iki kişi olan Nemrûd ile Buhtunnasar'ı ele almak istiyoruz... NEMRUT KİMDİR? "Nemrûd" Keldânî kavmi hükümdârlarına verilen isimdir. Birinci Nemrûd, Nûh aleyhisselâmın oğlu Hâm'ın soyundandır; Bâbil şehrini kurdu. Keldânî kavmi ve hükümdârları olan Nemrûdlar, heykellere (putlara) ve yıldızlara tapıyorlardı. Dünyânın meskûn bölgelerine hâkim olan ve ilk tâc giyen Nemrud, kibir, gurûr, sefâhet ve câhillik sebebiyle tanrılık dâvâsında bulundu. İnsanların kendisine secde etmelerini istedi ve çok zulmetti. Allahü teâlâ, Nemrûd ve kavmine doğru yolu göstermek, emir ve yasaklarını bildirmek için İbrâhim aleyhisselâmı peygamber olarak gönderdi. Nemrûd ve kavmi, maalesef İbrâhim aleyhisselâma îmân etmediler. Nemrûd, İbrâhim aleyhisselâmı, kavminin haftalarca topladığı odunu ateşledikten sonra içine attırdı. Kendisi için yaptırdığı yüksek kuleden de hâdiseyi seyretti. Allahü teâlânın korumasıyla İbrâhim aleyhisselâmı ateş yakmadı. Gürül gürül yanan ateşin ortasında, İbrâhim aleyhisselâmın yemyeşil bir bahçe içerisinde oturduğunu gören Nemrûd, hayretler içerisinde kaldı. İbrâhim aleyhisselâmla mücâdeleden âciz kaldığını anlayıp, bu işten vazgeçti; fakat îmân etmedi. Hâdiseyi görenlerden bir kısmı îmân ettiler. İbrâhim aleyhisselâm, Allahü teâlânın emriyle, kendisine inananlarla birlikte Bâbil'den hicret etti. İbrâhim aleyhisselâm, Bâbil'den hicret ettikten sonra, Allahü teâlâ, Keldânî kavmi üzerine sürüler hâlinde sivrisinekler gönderdi. Sivrisinekler onların kanlarını emip, kupkuru bir hâlde bırakarak helâk etti. Sivrisineklerden birisi de Nemrûd'un burnuna girip, beynine kadar ilerledi ve ölümüne sebep oldu... BUHTUNNASAR KİMDİR? Buhtunnasar [Nabuchodonosor=Nabukednazar], Âsûrî devletinin en meşhûr hükümdârıdır. Mîlâddan [603] sene önce, Filistîn'i alıp Kudüs'ü yıktı. Tevrât nüshalarını imhâ etti. Yehûdî âlimlerini ve Danyâl (aleyhisselâm)'ı Bâbil'de esîr etti. Esîrlik yetmiş sene sürmüştür. Sûriye ve Mısır'ı da çöllere kadar aldı. Mîlâddan [562] sene önce öldü; ateşe tapardı. Şimdi bu konuda biraz daha detaylara girelim: Ön Asya bölgesinde Dicle ve Fırât nehirleri arasındaki verimli sâhalarda kurulan ve merkezi Bâbil olan krallıklara "Babil Krallıkları" denilir. Bunlar hakkında kısa kısa bilgi vermek istiyoruz. I. Babil Devleti: M. Ö. 1895-1595 tarihleri arasında Mezopotamya'da Batı Sâmîler (Amurrular) tarafından kurulan en büyük ve en teşkîlâtlı devlet. Kurucusu olarak Samu Abum bilinmektedir. Bundan sonra gelen üç-dört kral, silik şahsiyetlerdir. Bu sülâle Mezopotamya'yı Elamlılardan tamâmen temizlemiş ve Elam ülkesini nüfûzu altına almıştır. Elamlılara son darbeyi vuran kral, eski doğunun en büyük sîmâlarından olan Hammurabi'dir. Asur ülkesini de devletine kattı... Hammurabi'nin ölümünden sonra yer yer isyânlar çıktı. Dışardan da komşu kavimlerin taarruzları başladı. Anadolu'da büyük bir devlet kurmuş olan Hititler, M. Ö. 1595 tarihinde Fırat boylarından güneye inerek Babil şehrini hâkimiyetleri altına aldılar. 1.000 sene sonra İkinci Babil Devleti adı ile târih sahnesine tekrâr çıkacaklardır. II. Babil Devleti: İran'da bir devlet kurmuş olan Medler, Asurluların üzerine şiddetli hücûmlarda bulunuyorlardı. Bunu fırsat bilen Babilliler, Medlerle birleştiler ve Asur Devletini yıktılar. Yerine yeni Babil Devletini kurdular. (M. Ö. 625) İkinci Babil Krallığının en ünlü hükümdârı olan Nabukednazar, daha babası zamanında Mısır ordusunu Kadeş'te yenmiş, Sûriye ve Filistîn'i Babillilerin yönetimi altına sokmuştu. En büyük gâyesi Kudüs'ü ele geçirmek olan kral, maksadına ulaşmak için yerli halkı ayaklandırmak istedi. Buna karşı çıkan Kudüs Kralı, Babil'e vermekte olduğu yıllık vergiyi kesti. Bunun üzerine Nabukednazar, Kudüs üzerine bir sefer düzenledi ve Filistîn ile Kudüs'ü ele geçirdi. Sûriye ve Mısır'ı da çöllere kadar aldı. Dînî literatürde ismi "Buhtunnasar" olarak geçmekte olan "Nabukednazar", yeryüzüne hâkim olan dört kişiden biridir. Burada zikredilen Buhtunnasar, Yeni Babil Devletinin en meşhûr kralı Nabukednazar'dır...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.