Efendisine şart koşan köle!

A -
A +
Eskiden köleler (harp esiri) vardı. Bugün, dünyanın hiçbir yerinde, dine uygun köle yoktur... 
İslamiyet'in bu husustaki hükümleri, Yunan ve Roma'da görülen kölelikten çok farklıdır. Köleliği İslamiyet kurmamıştır. Üstelik her fırsatta kölelerin azat edilmesini ve onlara iyi muamele edilmesini emreder. Dinimizin köleye verdiği hakkı, gayrimüslimler kendi halkına bile tanımamıştır. Fransız siyaset bilimcisi Etienne diyor ki: "Osmanlı devletinde köleler, bugünün sözde özgür fertlerinden daha çok hürriyete sahiptiler."
***
Adamın birine hizmetçi lazım oldu. Doğruca köle pazarına gitti ve uygun gördüğü birini satın aldı... Köle, yeni efendisine şöyle dedi:
"Senden üç isteğim var: 1- Vakti girince namaz kılmama mâni olma. 2- Beni sadece gündüz çalıştır. 3- Bana özel bir oda ver."
Adam, kölenin bu isteklerini makul karşıladı ve eve gidince ona yıkık dökük loş bir oda verdi. Köle ise odasını beğendiğini söyledi. Efendisi ona;
"Bu harap odayı nasıl beğendin?" diye sorunca köle;
"Efendim! Allahü tealanın ismi şerifleri anılıp O'na ibadet ve taat yapılan harap yerler, güllük gülistanlık olur" dedi...
Köle gündüz işlerini bitirdikten sonra akşam olunca odasına girerdi. Efendisi bir gece, sabaha kadar ne yaptığını öğrenmek için köleden habersiz odanın bir köşesine gizlendi. Gece olunca onu takip etmeye başladı... Kölesinin secdeye varıp şunları söylediğini duydu:
"Ya İlahî! Gündüz efendimin hizmetinde bulunmak zorundayım. Eğer böyle bir meşguliyetim olmasaydı, gece gündüz sana kulluk ile meşgul olurdum. Bu bakımdan beni affet ya Rabbî!"
Efendisi köleyi fecir doğuncaya kadar takip etti. Fecir doğunca tavanda asılı olan kandil kayboldu. Efendisi odasına gidip durumu hanımına anlattı...
Ertesi gece köleyi görmek için hanımıyla beraber gitti. O gece de aynı şeyleri gördüler... Ertesi gün köleyi çağıran adam; gece gördüklerini köleye anlattı ve;
"Gündüzleri de ibadet edebilmen için ve Allahü tealanın rızasına kavuşabilmen için seni azat ettim. Bundan sonra hürsün" dedi...
Köle bunları duyunca;
"Ya Rabbî! Ben hâlimin kimse tarafından bilinmemesini istiyordum. Şimdi ise bunlar benim sırrımı öğrendiler. Bunlardan başkasının hâlimi öğrenmemesi için canımı al ya Rabbî!" diye dua edince o anda vefat etti...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.