​Ne dersiniz, çocuklarımızı tatilde çalıştıralım mı?

A -
A +
İstanbul’dan “Feridun Ağabey, televizyonda dinlediğim bir psikolog gerçekten bizlere değişik bir öneri getirdi. 'Çocuklarınızı yaz tatillerinde çalışmaya gönderin, evde işte ve sosyal hayatta yapmaları gereken bir sorumlulukları olduğunu öğrensinler' dedi… Köylerde beş yaşından itibaren çocukların aileye katkısı olduğu örneğini verdi. Tarlaya yemek götürür, ahırı temizlerdi filan, dedi. Bu konuda biz ne yapalım?” diyen okuyucumuz Derya Hanım’a diyoruz ki:
Söz konusu psikolog çocukların sorumluluk alması konusunda doğru söylüyor. Ailelerin çocuklarıyla sadece refahı paylaşmayıp hayatın içinde olmalarını sağlamaları lazım fikri de çok yerinde… Ama dikkat edilirse verilen örnek kırsal kesim çocuklarının hayatlarıdır. Aynı şey modern şehirlerde ve apartman hayatındaki çocuklardan istenmektedir…  Bugün için ortalama 90-120 metrekare apartman dairesinde, üstelik her şeyin teknolojiyle çözümlendiği bir evde, beş yaşındaki çocuklar aileye nasıl katkı sunacaktır? Dolayısıyla bir istekte bulunurken şartları da göz önünde bulundurmak gerekir. Eskiden çocuklarınızı mahalledeki bakkala, marangoza, berbere çırak olarak verebiliyordunuz. Yaz tatilinde çalışmayı sorumluluğu vb. öğrenebiliyordu. İyi ama günümüzde hiç kimsenin hiç kimseyi tanımadığı metropollerde yaz tatilinde hele de küçük çocuklara bu şekilde geçici iş bulmak imkânsız gibidir. Bir kere neredeyse bireysel esnaf kalmamıştır. Özetle küresel değişim ve dönüşümler içerisinde bir saman çöpü hâline gelmiş çekirdek aileyi, bir de bu yönden sorumlu yaptığınız zaman hem ana babayı yeni bir çıkmaza sürüklersiniz hem çocuklar için yeni bir başarısızlık ve hayal kırıklıklarına sebep olursunuz...
 
 
Sorun yaşlı öğretmen genç öğretmen sorunu mu?
 
Değerli Feridun Ağabey, geçtiğimiz günlerde genç bir öğretmenin düşüncesine yer vermişsiniz. Bir genç öğretmenin atanamamasına üzüntüsüne ve yaşlı öğretmenlerin emeklilikleri geldiği hâlde emekli olmadıkları için kendilerinin -gençlerin- yolunu tıkadıkları düşüncesine yer vermişsiniz. Ülkemizde öğretmen yetiştiren kurum Eğitim Fakülteleridir. Eğitim Fakültesi sayısı oldukça fazladır ve bu fakülteler bir öğretim görevlisi, bir sınıf ve birkaç sıra tedarik edildiğinde açılıvermektedir. Bu nedenle de her üniversite bir Eğitim Fakültesi açmaktadır. Gerçekten öğretim üyesi olan fakültelerin başarısına diyecek yoktur ve bu tespit bu fakülteleri kapsamaz… Diğer yandan Türkiye gündemine sık sık gelen “atanamayan öğretmen” meselesi vardır ki bu konu da çok farklıdır. Bu gençlerin çoğu Fen-Edebiyat Fakültesi mezunudur. Bazı üniversitelerin açmış olduğu pedagojik formasyon kurslarından aldıkları belge ile öğretmen olanları vardır. Bunların içinde gerçekten çok başarılı olanlar da vardır. Onları ayırmak isterim. Eğitim Fakültesi çıkışlı öğretmenlerimizin çoğunluğunda atama sorunu yoktur. Eğitim Fakülteleri kaç puanla öğrenci alıyor? Fen-Edebiyat fakülteleri kaç puanla öğrenci alıyor, buna da bakmak gerekir. Bir baba olarak ve 32 yıllık bir eğitimci olarak şunu söyleyeyim ki gençlerin işsiz kalmasına ve üniversite mezunu birisinin düşük ücretlerle bazı sözde özel eğitim kuruluşlarında çalışmalarına gönlüm razı değil. Ama bu konuda da bir gerçeği görmek lazım ki atanamama konusunda sorun sadece yaşlı öğretmenlerin görevlerinden ayrılmamaları ve yolu tıkamaları değildir. Saygılarımla...
        İ.A.-Eğitimci öğretmen
 
 
Müşteriye kurumsal değer vermek…
 
"Feridun Ağabey, eskiden bize tanımadığınız yerde sakın ola ki aracınızı kimseye göstermeyin derlerdi. Doğrusu bu duyguyla aracımızı gerek bakım gerek herhangi bir tamir durumunda götürecek tanıdık bir usta veya tanıdığımızın tanıdığı bir yer arıyorduk. Bu yaz tatil için Samsun’a gittiğimde arabamda çıkan motor arızası beni hayli korkuttu. Kime gideceğimi ne yapacağımı bilemedim. Biraz tereddüt ederek de olsa kurumsal kurumsaldır diyerek servisine götürdüm. Orada hiç ummadığım pozitif bir yaklaşımla karşılaştım. Tatilimizi burnumdan getirmeden sorunumuzu en iyi bir şekilde çözüme kavuşturma konusundaki insancıl ve profesyonel yaklaşımda bulunan Samsun Ford Otokoç Servisine ve Servis Danışmanı Onur Bey’e sizin aracılığınızla teşekkür etmek istiyorum. Müşteriye kurumsal değer veren kurumlarımızın her geçen gün artıyor olması gerçekten çok sevindirici.”
        İbrahim B.-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.