“Ölüm Allah’ın emri ayrılık olmasaydı...”

Bu bir türkü mısraı ve buradaki ayrılık hasret kelimesine eş. Ama biz bu kelimeyi bir okuyucumuzun maili üzerine eşler arasında anlaşmazlıklar ve ayrılıklar olmasaydı diye niteledik. Gerçekten de eşlerin birbirinden ayrılmaları çok zor ve çok büyük sıkıntıları beraberinde getiriyor. Öncelikle eşler arasında ayrılık kararı olduğunda iki taraf da birbirine çocuğu koz olarak kullanabiliyor ve bu durumda her iki insanın çocuğu birbirine karşı bir eşya gibi icra koydurularak alınıyor. Bu bir insan olarak her iki taraf için de üzüntü verici bir durum değil mi? 

Bir de bir kadın olarak doğruya doğru bir tespitte bulunmak ve ailenin korunması ve kadına şiddetin önlenmesine dair kanunda kadın da erkek de uzaklaştırma gerektiğinde aynı oranda hükme tabi oluyor. Ne enteresan ki bu kanunda uygulamada kadın tarafına pozitif ayrımcılık yapılıyor. Şiddet uyguladığı öngörülen babalara onun hakkındaki iddia gerçek midir, samimi midir, başka sebepler var mıdır hiç araştırmadan çok kolayca ve rahat uzaklaştırma verilirken aynı şekilde şiddet öngörülen annelere bu şekilde uzaklaştırma pek verilmiyor. Öyle olunca burada babalar mağdur edilmiş olmuyor mu? Üstelik bu durumdaki babaya ev, kira ise kiranın ödenmesi, elektrik su doğalgaz gibi evin masrafları yüklenirken anne, külfetsiz evde çocuğuyla birlikte kalırken babayı, bu evden mahkeme kararıyla uzaklaştırmak o babaya fazla haksızlık olmuyor mu? (F.A.)

 

 

 

Türk Polis Teşkilatımızın 173’üncü kuruluş yıl dönümü, 10 Nisan'da çeşitli etkinlikler ile kutlanacak.

Ancak, bu teşkilatın çalışan ve emekli mensupları polis gününde çok dertli… Bu vesileyle Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım'dan başlıca taleplerimizin çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz. İçişleri Bakanlığı bünyesinde Jandarma ile omuz omuza birlikte halkın huzur ve güvenliğini sağlamak için görev yapan polislere de "Eşit işe eşit ücret" ilkesi uyarınca, Jandarma personeline 1995 yılından beri verilen 3600 ek gösterge hakkı tahsil farkı gözetilmeksizin verilmeli. Polisler de acil durumlar dışında diğer devlet memurları gibi günde 8 saat mesai düzenine göre çalışmalı. Çalışan polislere fazla mesai ücreti diğer devlet memurlarına ödendiği gibi saat başı ücret üzerinden ödenmeli. Çalışan polislerin aldıkları Emniyet Hizmetleri Tazminatının %50’si emekli olunca maaşına yansıtılmalı. Çalışan memurlara ödenen Aile ve Çocuk Yardımı Ödeneği memur emeklilerine de aynen ödenmeli. Emniyet teşkilatının amir ihtiyacı (Komiser Yardımcısı) sadece çalışan polis memurları arasından sınavla seçilerek karşılanmalı. Polis Disiplin Tüzüğü güncellenmeli. 

 

 

 

“Feridun Ağabey, okuduğum gazete haberleri doğruysa emeklilerimize nakit sıkıntısı yaşadığında SGK’dan avans veya bankasından faizsiz kredi verilecekmiş. SGK’dan maaşlarının üç katı faizsiz avans alabileceklermiş. Emekli aylığını aldıkları bankaya müracaat ederek de maaşlarının on katı faizsiz kredi alabilecek ve bunu 36 aya kadar uzun vadede ödeyebileceklermiş. Bu vesileyle devlet yetkililerimize sesleniyorum: Böyle bir imkân veriyor iseler öncelikle devletimizin bu kararını memnuniyetle karşılıyorum. Bir emekli olarak bu karardan önce nakit ihtiyacı olup da emekli maaşından kredi çeken ve faiziyle geri ödeyecek olan emeklilerimize de bir hak tanınmasını istiyorum. Önceden aldıkları bu kredilerdeki faizlere af getirilmesini istiyorum. Saygılarımızla.”