“Bu parayı ben çekmedim, sorumluları araştırsınlar”

“Feridun Ağabey, 2010’da emekli oldum Şu anda iki banka ile iletişim hâlinde olmama rağmen kart mağduriyetimi gideremiyorum. Çok acil olan durumum için yardım ederseniz çok sevineceğim.

20.06.2019’da, Halk Bank Paraf kartımla Vakıfbank’a ait, Ankara'da Mamak Kültür Merkezi önündeki ATM'den Halkbank'taki hesabıma 210 lira yatırdım. Dalgınlıkla kartımı almayı unutmuşum. Birkaç dakika sonra fark ederek geri geldiğimde kartım yoktu. ATM kartı yutmuş olmalıydı. Çünkü biri almış olsaydı şifreyi bilmediği için bu kısa sürede bir işlem yapamazdı. Oysa yapıldı... Anlatacağım…

Hemen en yakın Vakıfbank Cebeci Şubesine gittim ATM'nin açılıp kartımın iadesini istedim. Uzatmayayım “bugün git yarın gel” bahaneleriyle 03.07.2019 tarihine kadar bir sonuç alamadım. Aynı gün bankam olan Halkbank Cebeci Şubesine gittim ve durumu anlatarak o kartımın iptalini istedim. “En geç 7 ila 10 güne kadar yenisi gelir” dediler. Ama gelmedi. 15 gün sonra gittiğimde, normalde gelmesi gerektiğini ama gelmediğine göre bir bit yeniği olabileceğini söylediler ve Halkbank Diyalogdan da sormamı istediler. Sordum Rabia isimli personel, kartın 04.07.2019 tarihinde Anıt Şubesine teslim edilmiş göründüğünü söyledi. Oysa ben 03.07.2019’da talep oluşturmuştum ve banka görevlisi bana 04.07.2019 tarihinde kartımın Anıt Halkbank Şubesine teslim edilmiş göründüğünü söylüyordu. Talep oluştururken ben Cebeci şubesine gelmesini istemiştim. Bir kart basılmadan nasıl sahibine teslim edilebilir? Bu notu kim düşmüş? Bilemiyorum. Çok üzüldüm. Şu an kartım nerede bilmiyorum... Kimse bilmiyor veya sanki orada birileri bizimle dalga geçmek istiyor.

 

BENİM DERDİM ÇOK!..

 

Çok daha önemli olan ikinci derdim ise Halkbank görevlisinden son hesap özeti bilgisini de istedim. Çünkü bana gelen mesajda ödemem gereken miktar, 1.119.43 kuruş görünüyordu. Bu mümkün olamazdı. Ama inceleyince şaşırarak gördüm ki 20.06.2019’da Vakıfbank ATM'sinin kartımı yuttuğu günde ben bende olmayan (ATM’de kalan) Paraf Kartımla Halkbank’tan 800 lira nakit avans çekmiş görünüyordum. Bu 800 lira, vergisiyle masrafıyla 850 lirayı buluyordu. Mecburen Paraf Kartımı bana göndermeyip orda burda diye beni oyalayan Halkbank diyaloğa döndüm. Benimle yine iyi ve sıkı bir diyaloğa girdiler. Kayıtlar eğer silinmediyse bakılabilir. Hatta sordukları sorulardan bile işkillendim. Açıkça içeride çalışan biri veya birileri tarafından çok nitelikli bir dolandırıcılıkla karşı karşıya olduğum hissine kapıldım.

Sonuç, Paraf Kart daha geç gelse de olur fakat bu benim bilgim dışında benim çekmiş olduğum gibi gözüken 850 lira önemli. Ben emekli maaşıyla geçinen biriyim. Ve maaşımı da Halkbank olsun diye tercihte bulunmuştum.

Şu anda 24.07.2019 tarihi yani yarın, kredi kartımın son ödeme günüdür. Ben 800 lira nakit avans falan çekmedim. Dolayısıyla buna bağlı olarak tahakkuk ettirilen ücret, vergi ve sair paranın 800 TL ile birlikte tümünü reddediyor kabul etmiyorum. Bu sahtekârlık kimin veya kimlerin işi ise araştırılıp gereğinin yapılmasını istiyorum.

Feridun Ağabey, 24 Temmuz son ödeme günüme kadar konuyu çözüme bağlayıp bir mağduriyete mahal verilmemesini ve her iki bankanın konuya sebebiyet kişileri araştırarak gereğinin yapılmasını rica ediyorum.

 

 

 

 “Sayın Feridun Ağabey, 'Telefonum üzerinden her işlem yapılıyor, evim izleniyor' diye şikâyet dilekçesi vermiştim. İşlem verdiğim hâlde araştırma yapmak yerine (Değişik iş: 2018/249) nolu dilekçeme takipsizlik kararı verildi. Telefonumu telefoncuda sıfırlattım. Yine aynı şeyler oldu. Savcılığa gittim. Anlatmaya çalışırken konunun cep telefoncu ile çözümlenebileceğini söyleyip oraya yönlendirdiler. Ama olmuyor. Ne yapılırsa yapılsın telefonum üzerinden istediklerini yapıyorlar, mâni olunamıyor. Evim de belki hâlâ izleniyor. Şimdi ben ne yapmalıyım? Suçluların cezasını ben mi vermeliyim? Bunu mu anlamalıyım? Neden zor durumdaki vatandaşın davasına bakılmıyor? Vatandaşın davaları önemli değilse savcılar, adliyeler niye var? Ben telefonumun izlenmesi sebebiyle zulüm altındayım. Bir de derdimi böyle duyurmak istedim. Gereği yapılır mı bilmiyorum. Bursa Başsavcılığına da buradan çağrımdır. Beni bu zulümden kurtarın. Suç işleyenlere cezalarını verin. Suçluları tespit edin. Vatandaşı kendi başına bırakmayın” diyen Bursa’dan Ş.G. isimli okuyucumuz konu savcılığın ilgi alanından çok kullandığınız GSM firmasının bir çözüm ortağı denilen şubesine giderek bilgi almak ve ne zaman nasıl bir kullanım içerisinde olunduğunda kişisel verilerinizi koruyacağınızı öğrenmekle ilgili olduğunu düşünüyoruz.   

 

 

 

Cep telefonuma bir mesaj geldi: “Siz meşgul iken arayanlar: 0216 2242557 ( 19.07.12.06) (1.) cebininiz çalarken kayıtlı olmasa bile arayanın ismini görmemek için UpCall’u indirin” diyordu. Daha sonra bu numaraya geri dönüş yaptım. Aradığım 0216 2242557 numaralı telefon bekleme fon müziği şeklinde çalıyor ama bir türlü kime ait olduğu hangi kuruma ait olduğu konusunda cevap velmiyordu. Çağrıyı cevaplamak adına telesekreterle de olsa kimse karşı tarafta konuşmuyordu. Sabit numaradan da aradım aynı şekilde sadece çağrı sesi ve bekleme müziği geliyor. Bizim telefonlarımıza bu tür mesajları verip sonra da geri dönüş bekleyen bu telefon numarası kimlerin üzerine kayıtlı, amaçları nedir? Bizim telefon numaralarımız bu numaraya nasıl verilir? Madde veya manevi bir mağduriyet yaşamamak için bu konuda Türk Telekom yetkililerini ve GSM firmalarını sizin aracılığınızla göreve davet ediyorum.”