Kültür savaşlarında bakanlığa “Millî Adam” önerisi...

A -
A +
Feridun Ağabey, çok önemli ama o ölçüde de üzücü olan bir şey varsa o da içeride gayri millî unsurların kıyasıya yürüttüğü, tarihimizi, ahlakımızı, aile yapımızı,  kültürümüzü hedef alan savaşta devletin yeteri kadar var olmamasıdır. Bu alan tamamen diyebileceğimiz ölçüde karşıt mihraklara âdeta terk edilmiştir. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere hükûmet üyeleri, içeride siyasi, ekonomik terörle dışarıda da yedi düvelle savaşırken, maalesef içerideki kültür savaşında yoklar. Bu ihmal hem bizi; ahlakımızı, tarihimizi, kahramanlarımızı anlatan eserlerin, hem de çok eksikliğini duyduğumuz yerli ve millî artistlerimizin sanatçılarımızın ortaya çıkmasını engelliyor. İşin acı yanı tarihimize kültürümüze ahlakımıza, kahramanlarımızın gerçek kimliğine ters birçok dizi ve filmler hem içeride, hem de ihraç edilen dost düşman ülkelerde çok kötü imajlar oluşturuluyor. Hatta bazı ülkelerde kimi Türk dizileri yasaklanıyor. Devletin dış itibarını bu bir kısım sorumsuzlara karşı korumak da hükûmetin görevi değil midir? Literatürde bu filmlere “beyaz reklam” deniyor. Bizim beyaz reklama ihtiyacımız hiçbir şeyle ölçülemez. Hükûmetin, bu kültür savaşına derhâl ve daha çok acil müdahil olması gerekiyor.
Ne yapılabilir?
1-Bakanlık kültürümüze ters filmlere, dizilere “destek” adına kaynak boca etmekten vazgeçmelidir.
2-Dereceye giren senaryoların, devlet tarafından masrafları karşılanarak çekimleri yapılmalı dizi veya filmi kendi çekmek isteyen yapımcılara da destek verilmelidir. Tarih derslerini seçmeli ders olarak dışlayan Millî Eğitim Bakanlığının yapmadığını bu dizi ve filmler yapacaktır.
3-Devlet arşivleri herkesin, özellikle senaristlerin istifade edebileceği hâle acilen getirilmeli ve 600 senelik zengin tarihimiz, senaristlerin, araştırmacıların, tarihçilerin, edebiyatçıların hizmetine sunulmalıdır. Bu iş de devletin asli görevidir. Bundan asla kaçamaz ve ihmal edemez. Biz böyle bir Kültür Bakanlığı görmek istiyoruz.
         Rumuz: “Millî Adam”
 
 
İŞKUR’dan açıklama geldi
 
Sayın İlgili; Gazetenizin 27.01.2020 tarihli baskısında yayımlanan “İŞKUR yetkililerine bir kez daha arz ediyoruz” başlıklı haberde “Bilgi”-İstanbul rumuzlu okuyucunuzun İşsizlik Ödeneğine 18 Aralık 2019’da başvurmasına rağmen kendisiyle herhangi bir iletişime geçilmediği ve işsizlik ödeneği bağlanmadığı ifadelerine yer verilmiştir. Kurumumuzca yapılan araştırmalar neticesinde ilgili kişinin, 8 ay süreyle işsizlik ödeneği almaya hak kazandığı, Kurumumuzca 5 Ocak 2020 tarihinde hesabına işsizlik ödeneğinin ilk ay ödemesinin yatırıldığı tespit edilmiştir. Vatandaşımızla iletişime geçilerek konu hakkında gerekli bilgilendirmelerde bulunulmuş olup, PTT şubelerine başvurması durumunda kimliği ile parasını çekebileceği de aktarılmıştır.
İşsizlik Ödeneğine başvuran vatandaşlarımıza mesaj gönderilmektedir. Tüm vatandaşlarımız hak kazanma bildirimlerinin kendilerine ulaşmadığı durumlarda ve daha detaylı bilgi almak istediklerinde herhangi bir İŞKUR birimine başvurarak veya ALO 170 hattımızı arayarak başvurusunun durumuyla ilgili de bilgi edinebilmektedir. İlgi ve alakanız için teşekkür eder, saygılarımızı sunarız.
Biz de kendilerine gazetemiz ve okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz. (F.A.)
 
 
Borcum var diye aboneliğim iptal edilmiyor!
 
20 yıldır Türk Telekom ev telefonu aboneliğim ve 7 yıldır da Türk Telekom sabit hat internet aboneliğim bulunmaktadır. Ve bu aboneliklerimden son 7 aylık faturamı ödeyemedim. Ev internetini iptal ettirmek istememe rağmen Türk Telekom müşteri hizmetleri hattı ancak faturaları ödendiğinde iptal edebileceklerini söylediler. Ben “faturayı ödeyemiyorum” diyorum, karşı taraf “ödeme yapılmadan iptal edemeyiz” diyor ve her ay borcuma 70+25=95 TL ekleniyor. Özelleşince mi böyle oldu? Devlette iken de böyle miydi bilmiyorum ama bu husus müşteriyi paçadan yakaladım sağ sağabilirsen mantığı geliyor bana. Müşteri 7 aylık birikmiş faturasını ödeyemiyor ve iptal ettirmek istiyor ki “fatura daha da yükselmesin” diye. Karşı taraf “faturalar ödenmeden iptal edemeyiz” diyor. İptal edilse zaten kayıtlarda önceki borç görülecek ve müşterinin borcu daha da yükselmeyecek. Kanuni olarak ne faiz işletiyorsan işlet, müşteri imkânı bulduğunda bunu ödeyecek. Ödeyemiyorsa yine başlat icrayı. Ama “toplam faturayı ödemeden hatları iptal edemem” ne demek? Ve zaten kullanılamayan hatlara aylık sabit ücretlerin yansıtılması ne demek? Bu şekilde müşterilerin gerçekten mağdur edildiğini ve ödeme zorluğu sebebiyle hattını iptal etmek isteyen müşterilerine borcu baki olmak kaydıyla iptal işlemi yapılmasını sizin aracılığınızla Türk Telekom yetkililerine sunuyorum.
          Bekir Kocabaş
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.