Guguk kuşu
"Guguklu saat" dönemini yaşamayanlar bilmezler. Eskiden saatler daha büyüktü. Özellikle de duvar saatleri. Ahşap ağırlıklıydı. Bugün için tümü antikadır. Bazılarında bir kuş vardı. Ya her yarım saatte bir, yahut her saat başı yuvasından başını çıkarır "guguk" diye seslenirdi. İster istemez dikkatinizi çekerdi. Gece geç vakitteyse kızardınız. Alt kattan bile duyulurdu. İşinize geldiği zamanı bildiriyorsa, kuşun "guguk" diyen dilini öpmek isterdiniz. Evde romantik duygular içindeyseniz bir melodi gibi gelirdi bu guguklar. "Devam et" demek gelirdi içinizden. Galiba bir "guguklu saat" dönemi yaşıyoruz, yahut yaşatıyorlar. Beş dakikaya bir kurulmuş gibi kuşcağız gugukluyor. Kimimiz kızıyor, kimimiz "demek zaman geldi" diyoruz. Bazıları ise "böyle olacağı belli" demekten kendini alamıyor. Nasıl algılanırsa algılansın kuş gugukluyor! Hatırlatıyor, hoşunuza gitse de gitmese de. İki ayda akaryakıta 8. defa zam geldi. Demek "guguk" zamanı. Musul petrollerinde Türkiye'nin hakkı var. 25 yıl pay alacaktık. 13 yıl bu hakkımız verildi. Daha sonra İngilizler bıçakla keser gibi Arap yöneticilerin aklına girdi, akarı durdurdu. İsyanlar başladı otoriteye. Bölgeyi İstanbul'dan giden valiler, mutasarrıflar idare ediyordu. İngilizler Arap çetecilere destek olunca toprak kaybettik. 80 küsur sene evvelki hatıralar depreşti. Şimdi yeniden yazılmaya başlandı. Kuzey Irak yıllardır ajan kaynıyor. Ancak İngilizlerin Savunma Bakanı Gooff Hoon ve Genelkurmay Başkan Yardımcısı Anthony Picott aracılığıyla müdahale öncesi askerlerini bölgeye geçirme izni istemeleri "Lawrence"leri yeniden hatırlamamıza neden oldu. Bu defa "din dan don" değil "guguk" sinyali verdi saatler. Avrupa Birliği atağından sonra Başbakan Gül'ün Ortadoğu'ya, Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk Cumhuriyetleri'ne koşturması "İslamcılık" veya "Turancılık" dayatması biçiminde değerlendirilmiyor guguklu saat ikazından sonra! Eskiden olsaydı aman Allahım o ne saldırılardı merkez sağ bir parti için. Şimdi büyütülse de cılız. "Gezi açıklamaları"ndan sonra siyasi otorite'nin "gerilimli konulara girmeyiz, basın aracılığıyla tartışmayız" şeklindeki açıklamaları guguklu saatin tam 12.00'de ötmesinden kaynaklanıyor olsa gerek. Beyazsaray telefonu muşgul çalar mı? Yine gugukla ilgili. Teknik bir arıza olmaya görsün. Ankara'nın tedavisine bağlı. Damara girildi. SSK'yı soyanlar ortaya çıkıyor. YÖK'ü bilimsiz, akademisyensiz bırakanlar da. "Eğitimin işini, yerel birimlere devredin" diye Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu'ya hatırlatmada bulunan Prof. Mete Tuncay da belli ki "guguklu saat" nostaljisi yapmıyor. Ankara'da guguklu saati herkes duyuyor da "bay bürokrasi" işitmiyor. 40 yıl genel müdürlük yaparak rekora imza atan bir bürokrat; muhafazakâr bakana "İslam sanatları", milliyetçisine "Dede Korkut", sosyal demokratına "Mevhibe Hanım" yayınlattırabiliyorsa o guguklu saat müzeye kaldırılmış demektir. Kuş ötmüyor. Guguk yok. Bürokrasi patronunu paraya mı, şöhrete mi, imkana mı, cinsi latife mi, yoksa hepsine birden mi veya bir başka şeye mi zaafını bulmakta mahir. Geç kalınmamalı adı nostalji de olsa bir "guguklu saat" ihtiyacı var. Almalı Guguk! ....... VEDA: On yıldır sizinle birlikteyim. 16 Kasım 1992'de merhaba dedim. Bugün ise Allaha ısmarladık. Eski tabirle "Babıali"de yine birlikte olacağız. Zaten hiç ayrılığımız, gayrılığımız olmadı sizlerle. Hoşça kalın.