Türkiye’nin Suriye, Doğu Akdeniz ve Kuzey Afrika’da çıkarları var ve bunları korumakta kararlı.

Her türlü maliyete katlanarak bu politikalarına devam edecek. Yıllardır ihmal edilen bu bölgelerde artık biz de varız. "Türkiye Libya’da ne yapıyor, ne işimiz var?" diyenlere şunları söylemek lazım:

Libya’nın bölünmesine karşıyız. O nedenle Libya’da siyasi süreç işlesin istiyoruz... Ne var ki Hafter iki yıldır tüm ateşkes anlaşmalarını ve barış sürecini ihlal ediyor. Buna rağmen Rusya, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Fransa Hafter’e destek veriyorlar.

Hafter demek çatışma ve kaos demek!.. Fransa ve diğerlerinin demokrasi ya da istikrar derdi yok.

Hiçbir zaman da olmadı. Türkiye resmî olarak ve BM’nin tanıdığı Libya hükûmetinin daveti üzerine orada. Türk askerinin Libya’da kalıcı olup olmayacağı tamamen Libya’nın meşru hükûmetinin kararına bağlı.

Libya’da ateşkes olması için önce Hafter’in 2015 öncesi sınıra çekilmesi gerekir. Bunun için de Sirte ve Cufra boşaltılmalı...

Eğer bunlar olmazsa Libya parçalanabilir!.. Irak’ta ve Suriye’de yaşanan benzer durumlar ortaya DEAŞ’ın çıkmasına neden oldu. Böyle şeyler Libya’da da olabilir. Küresel terör dış güçlerin müdahalesine, bu durum da milyonlarca insanın savaştan kaçarak mülteci hâline dönüşmesine neden oldu.

Libya’da parçalanma olması hâlinde özellikle Avrupa’ya yönelik mülteci akını hızlanır. Aşırı sağ güçlenir ve bu durum AB’nin ahengi ve iç barışı için tehdit oluşturur. Avrupa bir anda 1935 şartlarına döner...

Peki Amerika nasıl bir tavır takınıyor? ABD başta Hafter'e destek verdi. Daha sonra Hafter Rusya‘yla yakınlaşınca ABD de Hafter'e mesafe koydu. ABD Libya’da belirleyici bir rol oynama kapasitesine sahip ama çekimser davranıyor, çünkü kasımda seçim var...

Fransa’nın durumu daha farklı. Macron iç politik sıkışıklıktan kurtulmak için Türkiye düşmanlığı yapıyor. Kendi kamuoyunu bu konuya konsantre etmek istiyor.  Ayrıca Türkiye ve Rusya ile çatışmak son dönemde bazı ülkeler için iç politik bir manevra olmaya başladı.

Fransa gibi ülkelerin Hafter’e desteği realist değil. Tamamen iç politika manevrası için. Bir de Fransız petrol şirketleri Hafter’in bölgesinde. Yoksa asla demokrasi ya da istikrar gibi dertleri yok.