Kutuplaşmayı kim yapıyor, bir bakalım

A -
A +
Muhalefet sürekli kutuplaşmadan dem vuruyor. Kalkıyor kutuplaşma, oturuyor kutuplaşma. "Hükûmet bunu yapıyor" diyor da diyor... Peki gerçek ne? 
2006’da, “Çankaya’ya eşi başörtülü bir Cumhurbaşkanı göndermeyeceğiz” dediler. Eski YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, “Çankaya’ya kolay çıkılmaz. Kamyon çıkabilir vb...” anlamına gelen laflar söyledi. 2007’de Hrant Dink öldürüldü. 
27 Nisan 2007’de e-Muhtıra verildi. 2008 Mart’ta AK Parti’ye kapatma davası açıldı. Sonra 7 Şubat, Gezi olayları, 17-25 Aralık, 15 Temmuz derken bugünlere kadar geldik. Aradan PKK, DEAŞ da geldi geçti. Bu terör örgütleriyle mücadele devam ediyor... 
"Belki muhalefet, olan bitenden ve onlarca seçim yenilgisinden sonra akıllanır" diye düşünüyorsunuz ama öyle değil. "Kontrollü darbe" dediler, "AK Parti’de ByLockçu vekil var" dediler. 
Ama gene durmadılar. “Başörtüsü şeriat isteyenlerin üniformasıdır” dediler.
“Bütün AK Partilileri yargılayacağız, TRT’de canlı yayınlayacağız” dediler. “TSK Katar’a satılmıştır” dediler. 
Bunlar da geçti. Gene durmadılar. 17-25 Aralık’taki bütün FETÖ tezlerine geri döndüler. "Türkiye DEAŞ’a silah taşıyor" demeye başladılar. MİT’i hedef aldılar... 
Asla durmuyorlar ve durmayacaklar. Ben bunu yeni demiyorum. Aylardır, yıllardır söylüyorum. Biden iktidara geldikten sonra daha da hızlandılar. Ha, bir şey elde edemezler ayrı ama FETÖ argümanları kullanılmaya devam ediyor. 
Dün tescilli vatan haini Can Dündar“Erdoğan yargılanacak” diyor. “Lahey’e gideceksiniz” diyor. Türk pasaportlarını etkisiz hâle getirmek için tüm FETÖ’cüler ve yancıları harekete geçti... 
Dış politikada atılan adımlar. Karabağ’daki başarı, Libya’da Batı’nın bozulan oyunu, Mavi Vatan ve birçok konu. Batı bunları kolay kolay sindiremez. Orta Doğu’da işleri bozuldu, eskisi gibi rahat at koşturamıyorlar. 
Başta ABD ve Batı bunun bedelini ödetmek istiyor. Ama tekrar ediyorum, başaramazlar. 7 Şubat 2018’de şöyle yazmıştım: 
“Erdoğan da kararlılık ve dik durma açısından Churchill’e benzer. Mesela 17-25 Aralık, 7 Haziran 1 Kasım arası dönem, PKK saldırıları ve 15 Temmuz sürecini bana göre Churchill de atlatamazdı. Ama Erdoğan millete güvenerek aştı.” 
2023 her şeyin cevabının bulduğu yıl olacak. Elbette millî irade ne derse o. Ama kutuplaşmadan şikâyet edenler kutuplaşmanın dik alasını yapıyorlar. Hem de her gün. 
Tüm bu süreçte bazı akademisyen, yazar ve siyasilerin trol gibi davrandığını da gördük. Diyorum ya, 17-25 Aralık bandını tekrar çalmak istiyorlar. Aynı tipler o zaman da vardı şimdi de var... Başaramayacaksınız!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.