Tarih yeniden yazılırken...

A -
A +

Dijitalleşmeyle sınırların kalktığı, dünyanın 'üçüncü evren'e taşınmayı tartıştığı, dijital vatandaşlığın konuşulduğu bu çağda toprak işgali mi olur?

Oluyormuş demek ki!..

Canlı yayında şehirlerin bombalanmasını, insanların kaçışını izliyoruz. Savaş oyunu izler gibi.

Gelişmeleri saniyesi saniyesine öğreniyoruz.

Atılan bir Tweet, çekilen bir görüntü anında milyonlarca insanın cebine düşüveriyor.

Biz de enformasyon akışının bu kadar yoğun olduğu böylesi bir ortamda basılı gazete çıkarmaya çalışıyoruz.

Hız, zaman, ulaşım ağı...

Her şey aleyhimize.

Öyle ki sabah konuştuğumuz gündem, akşamına bayatlıyor.

Ama herkesin her şeyi anında öğrenmesi yetmiyor.

İnsanlar hâlâ gazetelerin ne yazacağına, bizim hangi manşetleri atacağımıza bakıyor...

Seçtiğimiz başlıklar bilgi sağanağında kaybolup gitmiyor.

Tarihi, liderler yapıyor, biz yazıyoruz.

Onun için kâğıt gazeteciliği bitmeyecek.

Ve biz tarihe not düşmeye devam edeceğiz...

 

Önemli ders

 

Geçen sene tam da bu aylarda Ukrayna, Rusya'nın fonladığı 9 televizyon kanalını kapattı.

Hükûmet sözcüsü "Kanalların Ukrayna'ya karşı savaşta bir araç olarak kullanıldığını" duyurdu. Tabii o dönem sinir harbi vardı.

Görünen o ki şimdi yaşananlar Ukrayna'yı haklı çıkardı.

Bu savaşta önemli bir hakikatle yüzleştik: Kimse babasının hayrına medya kurmuyor. Kimse kimseyi boşuna fonlamıyor. Haberi kim finanse ediyorsa sahibi odur. Millî medya ve millî haberleşme sistemleri, millî silahlar kadar önemli...

 

O fotoğraf sahte mi?

 

Ukrayna-Rusya savaşının sembol fotoğrafını Anadolu Ajansı Muhabiri Wolfgang Schwan çekti.

Bir öğretmeni bombalanmış bina önünde yaralı hâlde gösteren fotoğraf, dünya gazetelerinin manşetlerine konu oldu.

Bir arkadaşım "Bu görüntü eskiymiş, 2018 yılında gaz patlaması görseliymiş" diye mesaj attı. Bilgi sosyal medyada dolanıyormuş.

Oysa fotoğraf yeni çekilmişti. Hatta öğretmeni bulup röportaj bile yaptılar.

Yine de emin olmak için data bilgilerine baktım. Makinenin modeli, görüntünün kaydedildiği tarihi, saati, saniyesi bile belliydi. Mesela fotoğraf Sony ILCE-9M2 model bir cihazla ile çekilmiş. 24mm f/1.4 lens kullanmış. Gaz patlaması denilen görüntüde ağaç yaprakları vardı. Bu fotoğrafta ise kış olduğu için dallar kuruydu. Tabii dikkatli bakmak gerekiyordu.

Neyse...

Tarih yeniden yazılırken...

Diyeceğim şu ki, kriz anlarında ilk olarak sosyal medyaya bakıyoruz. Ama mecralar tam mayınlı arazi. Burada da acayip bir savaş veriliyor.

Medya okuryazarlığınız yoksa rahatlıkla sizi kandırabilir, meseleleri manipüle edebilirler.

 

Türk basınında Ukrayna notları

 

* Aydınlık gazetesinin Rus'un Sputnik'inden daha hararetli Rusçu yayınlar yapması...

* Dünya yanarken Sözcü'nün lafı dönüp dolaştırıp yine zamlara bağlaması...

* Muhalif Cumhuriyet gazetesinin ilk defa Erdoğan'ı takdir etmesi; imtiyaz sahibi Alev Coşkun'un "Çok doğru ve millî çıkarlara uygun bir yaklaşım sergiledi" diyerek övmesi...

* Türk basınının Zelenskiy'ye komedyen diye burun kıvırması ama yine de 'ezilen ve haklı taraf' olarak Ukrayna'yı desteklemesi...

 

Bomba altılı masaya düştü

 

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasından Türkiye'de en olumsuz etkilenen kesim muhalefet oldu.

Bugün malum, Millet İttifakı'nın altı genel başkanı ortak basın toplantısı yapacak.

Harf sırasına göre dizilip eskiden olduğu gibi parlamenter sistem vaadinde bulunacaklar.

Ortalık yangın yeri. Üçüncü Dünya Harbi konuşuluyor.

Onlara kim kulak kesilecek, kim ciddiye alıp dinleyecek?

Parlamenter sistemi vaadin zamanı mı?

Kaldı ki içinden geçtiğimiz bu ateş çemberi ve ülke gerçekleri koalisyonlar getirecek sistemi değil, güçlü liderliği gerekli kılıyor.

 

Felaket uzmanları

 

Üç ay önce ekranların hatırlı konukları pandemi sebebiyle doktorlardı.

Ocakta enflasyon patlayınca onlar yerini ekonomistlere bıraktı.

Elektrikti, doğalgazdı, marketlerdi, zamdı derken hepsi bir anda unutuldu.

Bu sıralar güvenlik uzmanları nöbette. Ünlü bir uzmanımızın kızı geçen mesaj paylaştı "Bugün 20 küsuruncu programa katıldı" diye.

Zor... Ülke için de uzmanlar için de aynı adamlarla dönen kanallar için de...

 

Neden?

 

Bugün Ukrayna'yı bombalayan Rusya, daha beterini Suriye'de yapıyor.

Kadın, çoluk çocuk demeden, hastane, ambulans dinlemeden...

Suriyelileri dikenli teller önünde tekmeleyenler, soyup çırılçıplak ölüme terk edenler, ses bombalarıyla engellemeye çalışanlar, çadırlarını yakanlar, botlarını patlatanlar neden Ukraynalılara sahip çıktı da onları engelledi?

Medya neden Ukraynalılara hassasiyetin onda birini Suriyelilere göstermedi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.