Nerede bu Karadeniz fay hattı?

A -
A +
"2013 yılı sonuna kadar yaşanabilecek 7-7.9'dan büyük deprem sayısı yüzde 95 olasılıkla 2 ila 5 arasındadır. Bu duruma göre 2013 yılının son üç ayına kadar Türkiye'de 7-7.9'dan büyük bir deprem yaşanabilir..."Bu sözler Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Osman Bektaş'a ait, hatırlayacaksınız. Hepimiz, daha depremin adı geçerken sarsıldık.Prof. Dr. Bektaş dün Kanal D'de Nagehan Alçı'nın sunduğu Bırakın Konuşalım programındaydı. Program öncesi sohbet ederken bana bir ara Karadeniz fay hattından söz etti.Ben işitmemiştim doğrusu böyle bir fay hattını. Hocamız "çok doğal" dedi ve devam etti:"Çünkü bu fay hattı deprem haritalarında yok"Var, ama yok.İşte tam ülkemize özgü bir durum. Peki neden yok? Bu fay hattını haritalara işlemekle yükümlü kurum hangisi? Tüm bu soruları yönelttim kendisine tahmin edeceğiniz gibi. Fay hattını Maden Tetkik Arama'nın (MTA) tespit edip haritalara işlemesi en doğrusuymuş. Peki Kandilli? İTÜ, KTÜ? Onlar bilmiyorlar mı böyle bir fay hattı olduğunu?Biliyorlar...O halde neden yok? En azından onların böyle bir sorumluluğu yok mu?Bunun cevabını Prof. Dr. Osman Bektaş da veremiyor.Oysa 1968'de Bartın'ı yerle bir eden depremin sebebi Karadeniz fay hattı.Gelelim hemen İstanbul'a. Bu bilgi bir başka ezberi daha bozuyor. Bu durumda İstanbul'un Kuzey bölgeleri de riskli. Evet, Marmara'dan geçen fay hattına uzak ama Karadeniz fay hattına yakın.
 
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Osman Bektaş

 
BU SÖZLERİ KORKARAK YAZIYORUMŞevket Altuğ: Türkiye çok iyiye gidiyor
Kapıdan çıkmak üzereydi yakaladığımda. Her zamanki nezaketiyle "beş dakikam var ama konuşabiliriz" dedi. İstanbul yakınlarında bir sahil kasabasında yaşıyor seneyi ikiye bölerek. Peki, neden yok herhangi bir sinema filminde, bir tiyatro oyununda ya da TV dizisinde? Sonuçta biz de özledik Perihan Ablanın Şâkir'ini, Gölge Oyunu'nun Mahmut'unu ve bu ikisi arasında geçen tüm Şevket Altuğ'ları."Pek çok teklif oluyor ama okuyor ve reddediyorum. Bazılarını beğensem de bana uymuyor. Türkiye'de yapılacak işleri besleyecek altyapı ve teknoloji olmadıkça artık çok zor. Senarist, yönetmen ve ışıkçı önem sırasında daha öndedir. Oyuncu en sonra..."İyi de buna da can dayanmaz, ekonomik sıkıntınız yok galiba?Evet, bunu sordum. İşte cevabı:"18 yaşımdan beri çalışıyorum, şaşaalı bir hayatım yok, masrafım da olmuyor. Rahatlıkla geçiniyorum birikimimle."Şevket Altuğ hayatından memnun kısaca. Sinema ve televizyondan uzak değil tabii. 80'ler, Laf Aramızda ve Galip Derviş'i izlediğini söyledi. Bu arada Özgü Namal, İlker Aksum, Aslı Eke, Demet Evgar, Gökçe Bahadır, İbrahim Çelikkol, 80'lerin tüm kadrosu onun için çok başarılı isimler.Peki Türkiye?"Türkiye'yi ben cennet olarak görüyorum. Ben memleketimi çok sevdim. Sıkı bir yumruk olursak, bugün olduğumuz yerin çok ilerisinde oluruz. Türkiye çok iyiye gidiyor. Artık onu geri döndürmek imkânsız ve gelecekten çok umutluyum."Söylediklerini yazdım ama içim de pek rahat değil doğrusu. İnşallah başına iş açılmaz mahallesinde.Ne tuhaf, Şevket Altuğ'la sohbetten arda kalan duygum, bu korkuydu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.