Geçen hafta
“İpler iyice koptu; Gülen, Mustafa Özcan’ın kızını da harcadı” başlıklı
yazımın dipnotunda yazılacak başka
önemli konular daha olduğunu belirtmiştim hatırlarsanız.
Fetullah Gülen’i elemanlarının çoluğunu çocuğunu polise ihbar ettirecek kadar
öfkelendiren hususlardan biri de
Mustafa Özcan ve ekibinin Avrupa dışında 15-20 ülkeyi daha denetimi altında tutması. Fetullah Gülen, Amerika dışında (O da artık sallantıda) yalnızca
Yeni Zelanda, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Avustralya’yı kontrol edebiliyor. Bu ülkeler ise para kaynakları açısından diğerlerine oranla ve sayısal anlamda da güçlü değil.
Ama asıl mesele,
Fetullah Gülen’i artık rakibi konumuna gelen
Mustafa Özcan’ın oğlundan sonra kızını da polise ihbar ettirme noktasına getiren husus, FETÖ’yü çökerten 15 Temmuz darbe girişiminin tartışmaya açılması.
FETULLAH İLE MUSTAFA ÖZCAN ARASINDA 15 TEMMUZ KAVGASI
FETÖ elebaşı, Avrupa’daki adamları vasıtasıyla
Mustafa Özcan ve ekibinin özellikle kendisine karşı nasıl
“tezvirat” yürüttüğünü de adım adım takip ediyor. Çünkü
Özcan ekibi geçmişi kurcalayıp tartışmaya açıyor. Bu konulardan birinin
“şeffaflıktan uzaklık” olduğunu ve Fetullah’a gönderilen karar metninin de bu eleştiriyi içerdiğini geçen yazımda belirtmiştim.
Fetullah’ın şimşeklerini çeken diğer mesele ise
15 Temmuz darbe kararının İSTİŞARE edilmemiş olması.
Evet, Mustafa Özcan ve ekibi,
Fetullah Gülen’in 15 Temmuz darbe girişimini istişare etmeden başlattığını sık sık dillendirmeye başladı.
Olay şöyle gelişiyor:
MUSTAFA ÖZCAN, FETULLAH’IN DARBE KARARINA NEDEN KARŞI ÇIKTI?
Malum Fetullah’ın altında
“12 kişilik Yüceler Şûrası” var. FETÖ elebaşı,
2015 yılının sonlarına doğru bu şûrayı topluyor ve her zamanki gibi lafına tur attıra attıra bir saat konuştuktan sonra
“Artık bu yönetimin daha fazla devam etmemesi gereği hâsıl oldu” diyor. 12 kişi ki aralarında
Mustafa Özcan ile onunla birlikte hareket eden üç kişi daha var. Hepsi
“Acaba doğru mu anladık?” diye bakıyorlar. Fetullah Gülen net anlaşılmadığını görünce de
“Karar verdim. Askerimizin yönetimi devralmasının vakti geldi” diyor.
Evet,
darbe yapacağını söylüyor açık açık. Mustafa Özcan ile birlikte olanlar buna itiraz ediyorlar. Yanlışlık olmasın, sanmayın ki Mustafa Özcan ve arkadaşları diğerlerine göre
demokratik değerlere bağlılar da bu darbe kararına karşı çıkıyorlar. Tersine Mustafa Özcan
“Şu anda hazır değiliz” diyor örgütü bilen biri olarak. Ama
diğerleri seslerini çıkarmayınca Fetullah bu kararını hayata geçiriyor hepimizin bildiği üzere.
KÜRESEL ÇETE’NİN FETÖ KARARINDA TRUMP ETKİSİ
Hatırlayacaksınız, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra çok ünlü olan Mart-Nisan 2016 tarihli yazılarımda
Ümit Akdemir’in verdiği bilgiler ışığında ilk kez
Türkiye gazetesinde bu sütunlarda
HUSUSİLER adı verilen
DERİN CEMAAT üyelerinin devreye girdiğini ve darbe hazırlıklarını başlattığını uzun uzun anlatmıştım.
HUSUSİLER aslında bir illegal örgüt olan
FETÖ’nün de derin yapılanması. Herkesin bildiği
MAHREM İMAMLAR dahi onlara bağlıydı.
HUSUSİ sözcüğünü Türkiye ilk kez bu yazılardan öğrendi.
İşte artık bu tartışmalar açıkça örgüt içinde yapılmakta
ve Fetullah Gülen yavaş yavaş yıpratılmakta. Çünkü CIA ve önemli ölçüde Pentagon’u da elinde tutan Küresel Çete nezdinde
Fetullah Gülen’in ıskartaya çıkarılma zamanı geldi. Zaten bu çete
Trump’ın Fetullah Gülen’i istemediğini, ilk fırsatta postalayacağını biliyorlar. Bu yüzden de bir yandan FETÖ’nün Avrupa örgütlenmesini tamamlayıp Türkiye’ye karşı bir
“Diaspora muhalefeti” oluşturmaya çalışırlarken, diğer yandan da Trump’ı göndermenin peşindeler malum Kongre’de azil sürecini başlatarak...
Fuat Uğur'un ikinci yazısı
Onuncu Yıl magandaları
Fuat Uğur'un üçüncü yazısı
KHK’lılar vicdanları yaralıyor