TSK’dan ihraç dahil, sorumlulukları oranında ceza alacaklar

A -
A +

Tokat Valisi Numan Hatipoğlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen 30 Ağustos Resepsiyonu’nda Vali’nin elini sıkmadan geçen “protestocu subaylar”la ilgili dünkü yazımın ardından Millî Savunma Bakanlığı yetkilileri beni arayarak çok ilginç bilgileri paylaştılar.

Hatırlayalım, yazımın sonunda şöyle demiştim:

“Ben başından beri bu hadsizlikten Millî Savunma Bakanlığı’nın habersiz olduğunu düşünmüyorum.

İşte sorun biraz da burada yatıyor. Yani öyle olmalı ki biz bu olayı Millî Savunma Bakanlığı’nın kararı ile öğrenmeli ve onunla eş zamanlı olarak görüntüleri izleyebilmeliydik. İyi bir iletişim ve denetim mekanizması için reflekslerimiz hâlâ yeterince hızlı değil galiba.”

Konuştuğum yetkili bana öncelikle bu olay yaşandığında Millî Savunma Bakanı Hulûsi Akar’ın Külliye’deki konserde olduğunu, yaşananlardan anında haberdar edildiğini belirterek beni doğruladı. Ama bir şey daha ekledi:

“Millî Savunma Bakanımız Sayın Hulûsi Akar olayı öğrenir öğrenmez hemen tahkikat başlattı ve adı geçenleri açığa aldırdı.”

Yani Bakan Akar, daha o gece haberdar olmuş ama derhal soruşturma başlatmıştı. Ardından verilen talimat doğrultusunda Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) Tahkikat Komisyonu Tokat'a giderek orada yaşanan protesto eyleminin özneleri olan subaylarla görüşmüş ve onlara savunmaları için süre vermişti. Bu arada yine KKK tarafından ikinci Tahkikat Komisyonu daha görevlendirilmiş, tüm bu gelişmeler ilgili olarak bakanlıklar, kurumlar ve Tokat Valiliği de bilgilendirilmişti.

Kısaca Millî Savunma Bakanlığı (MSB) yetkilisi bana “Geç reaksiyon gösterdiğimizle ilgili iddia doğru değil” dedi. Doğru, geç reaksiyon gösterilmemiş, tersine anında müdahale edilmiş ancak kamuoyu ve medya bundan haberdar olmamıştı.

Nitekim geçen hafta Tokat Valiliğinde 30 Ağustos Resepsiyonu’nda yaşanan el sıkmama skandalıyla ilgili görüntüler kamuoyunda büyük tepkiye sebep olunca Millî Savunma Bakanlığı’nın açığa alma işlemini gerçekleştirdiği ve soruşturma başlattığını düşündük. Çünkü o açıklamada tarih verilerek “Millî Savunma Bakanımız Hulûsi Akar olayı 30 Ağustos gecesi öğrenmiş ve derhal soruşturma başlatmış, adı geçen subaylar görevlerinden alınmışlardır” denmiyordu.

Sonuçta Bakanlık yetkilileri de bu önemli ayrıntıyı belirtmediklerini kabul ettiler.

Ama asıl önemlisi yazımda da dile getirdiğim gibi neden işlem başlatılır başlatılmaz kamuoyu bilgilendirilmedi? Sonuçta bu bir iletişim hatası ve böylesi haberler, hem de görüntüleriyle birlikte medyaya, sosyal medyaya er geç sızabiliyor ya da sızdırılıyor.

MSB yetkilisine bu arada “Görüntüler sizde yok muydu?” diye sordum, “Yoktu, bu son gelişme üzerine görüntüleri istedik” dedi.

Çok şaşırtıcı değil mi? Olay yaşanıyor, Sayın Bakan Akar anında olaya el koyup iki Tahkikat Komisyonu görevlendiriyor ve bu komisyon üyeleri salondan görüntü olup olmadığını merak edip istemiyorlar.

Bakanlık yetkilisi görüntüleri sızdıranların TSK’ya yönelik bir algı operasyonu yürüttüklerini, amaçlarının kurumu cephelere bölmek olduğunu söyledi ki yüzde yüz katılıyorum. Ama işte onlar hep var olacaklar ve bu algı operatörü çakallara fırsat vermemek önemli olan.

Öte yandan Bakanlık yetkilisi bu soruşturmanın çok titiz biçimde yürütüldüğünü, ilgili subayların Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk edildiğini ve neredeyse sona gelindiğini ifade ederek şöyle dedi:

“Burada görüntülerde her şey net görülmesine rağmen takdir edersiniz ki tarafları dinlemek ve savunmalarını almak zorundayız soruşturmanın selameti açısından. Eğer burada bir KASIT varsa bu eylem TSK’dan ihraca kadar bile gider. Cezalar ilgili subaylara TSK’daki sorumluluklarıyla doğru orantılı olarak uygulanacak. Şu anda açıktalar. Tahkikat sonuçlandığında ve Yüksek Disiplin Kurulu kararını verdiğinde sonucu kamuoyu ile paylaşacağız.”

Evet, olması gereken de bu.

VALİ “BU SAYGISIZLIĞINIZIN HESABI SORULACAK” DEDİ

Bir parantez de Sayın Tokat Valisi Numan Hatipoğlu’na açalım.

Vali Hatipoğlu, gerçekten de salondakilerden edindiğim bilgi doğrultusunda subayların yanına gidip sert bir konuşma yapmış. Kendisi onlara Tokat Valisi olduğunu, burada Cumhurbaşkanlığı'nı ve Devleti temsilen Resepsiyona ev sahipliği yaptığını, yaptıkları saygısızlığın aynı zamanda bu makamlara ve kurumlara karşı olduğunu belirterek "Yaptığınız saygısızlığın hesabı sorulacak" demi. Ama yazdıklarımın arasında doğru olmayan şu ki Vali subaylara "Burayı derhal terkedin" dememiş

Ardından da dünkü yazımda yayınladığım gazetelerde tarih belirtilmediği için yeni olduğunu sandığım konuşmayı da meğer subaylara masalarına gidip gerekenleri söyledikten sonra kürsüye çıkıp, o gece yapmış:

"Biz, bize emanet edilen ve bir gün bizden alınacak unvanlara sahibiz. Sadece bu rütbe ve unvanların alınacağı güne kadar şeref, onur ile taşıma gayreti içerisindeyiz. Aklımızı, vicdanımızı sadece bu bağlılığa tabi kılmak durumundayız. Niye bunları söylüyorum. Burada, Emniyetimizin, Jandarmamızın, Silahlı Kuvvetlerimizin personeli var. Bu hain darbe girişiminde sadece Silahlı Kuvvetler kisvesini giymiş olan insanlar, bir şekilde kendisini bambaşka gösteren insanlar... Bu ülkeye çok acılar yaşattılar. Bir daha bu acıların yaşanmaması için hepimiz akıllı olmak zorundayız”

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.