Dizi izlemeye devam edin...

A -
A +
Çok fazla kimya bilgisine gerek yok; ‘atomun çekirdeğini’ bozarsanız çevreleyen valance elektron ve proton dengesini, dolayısıyla hücre yapısını ve neticede tüm sistemi bozarsınız. Toplumun çekirdeği ‘ailenin’ altı oyuluyor! Hem de uzun süredir, sessiz ve derinden, eğlendire sevdire...
Televizyondaki dizilerde rol modeller hep güçlü, aşırı zengin, acımasız, zorba karakterler. Standart daire yok; yalıdan malikâneden geçilmiyor, olması gerek buymuş gibi! Zengin fakir aşkı Yeşilçam’da da yıllarca işlendi ama şimdi mesaj net; edinmek ve kazanmak için tek gereken ‘dişi’ olmak. Hizmetçi-çalışan-sekreter herhangi bir alt kademeden başla, dişiliğini kullana kullana, biraz da entrika hoop her şey senin! Konağı ele geçir, şirketi al, iki kardeşi hatta bir de bonus babalarını idare et, banka hesabını fulle, olmadı üre! Okuma, çalışma, düşünme, üretme; ‘dişi’ ol yeter!
Aliye diye bir diziyle başladı. Kötü bir kocası vardı, iki de çocuğu. Boşanamadı ama âşık oldu. Mağdur edebiyatıyla yaşlı başlı büyükanneler bile onu haklı buldu, ‘aldatabilir ki’ lafı telaffuz edilir oldu! Ağza alınamayan bu fiil, kimi gazetelerde tam sayfa ‘nasıl aldattım’ hikâyeleriyle ve bunu kâh ‘olabiliyormuş’ fikriyle kâh iç geçirerek okuyanlarla yolunu buldu. Varan 2; Şehrazat diye bir tip vardı. Çocuğu hastaydı, acil para lazımdı. Evlat bu, uğruna can verilir. Ahlaksız teklifi kabul etti, tek gecelik ilişki… Ama kadıncağız nasıl masum, nasıl anne, nasıl hanımefendi. Diyalogları ve kurgusuyla göz doldurdu, milyonların zihnine de ‘haklı ve kutsal bir gerekçen varsa fuhuş da olabilir’ mesajını bölümlerce soktu!
Devir Lale Devri. Baba mı amca mı her neyse, adam zengin, gelenekçi ve dindar bir holding sahibi. Yeğenine çok düşkün, hep hakim yaka gömlek, hep zarif, hep inançlı ama yengesinden çocuk sahibi. Ağır çekim bebeğin kulağına ezan okuyup isim koyuyor, bi koşu cinayet işleyip geliyor. Malum yeğen, oğul karışımı da evleniyor, çocuk; eşini baldızla aldatıyor, çocuk, köyden taze getirtiyor, yine çocuk. Adam tam aile babası, tüm derdimiz Çınar’ın bahtsızlığı! Kaynanasını da babasıyla everdi. Tüm bu sosyopatlar aynı evde ikamet etti. Senelerce her iki aileden biri de bunları soluksuz izledi!..
Ve daha biir sürü yapım, ama yer yok yazamadım. Şu an yayında olanların ismini veremediğim için eskilerden başladım; kiralık aşklarla, rol model mafyalarla, sempatik 'gay'larla katmerli devam ediyorlar gerisini siz  anlayın... Mesajları nakış gibi işlediler; sayısız çirkinliği normalleştirdiler! Kadını bozarsanız, anneyi; anneyi bozarsanız aileyi, aileyi bozarsanız toplumu çökertirsiniz!..
Ayarını bozduk mu, bir de kökünü sallayalım dediler. Tarihine saldırdılar; “Ya booş geç, senin atan da bozukmuş!” diye yutturmaktalar… Saydığın, övündüğün, örnek aldığın, ruhunu dayadığın sıradağları maneviyatını sallıyorlar; tarihini çarpıtıyorlar!
Brezilya dizilerindeki gibi hastane odasına sızıp gizlice seruma zehir enjekte etmeye hacet yok. Sosyal çürüme böyle stratejik yapılır…
 
 
Ninem diyor ki;  Ola ki ahlâk yıkılır, insan ahıra tıkılır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.