Seçim sizin

A -
A +
Yaşlı bir marangozun emeklilik çağı gelmişti. İşveren müteahhidine, çalıştığı konut yapım işinden ayrılmak ve eşi, büyüyen ailesi ile birlikte daha sakin bir hayat sürmek istediğini söyledi.
Müteahhit iyi bir elemanını kaybedeceği için üzülmüştü ve ondan, kendine bir iyilik olarak, son bir ev daha yapmasını rica etti. Marangoz kabul etti ve ise girişti, ne var ki gönlünün yaptığı iste olmadığını görmek zor değildi. Baştan savma bir işçilik yaptı ve kalitesiz malzeme kullandı. Kendini adamış olduğu mesleğine böyle son vermek ne talihsizlikti...
İşini bitirdiğinde, işveren, evi gözden geçirmek için geldi. Dış kapının anahtarını marangoza uzattı. "Bu ev senin" dedi, "sana benden hediye"...
Marangoz şoka girdi. Ne kadar utanmıştı!
Keşke yaptığı evin kendi evi olduğunu bilseydi! O zaman onu böyle yapar mıydı?
            ***
Bizim için de bu böyle. Günbegün kendi hayatımızı kurarız. Çoğu zamanda, yaptığımız işe elimizden gelenden daha azını koyarız. Sonra da, şoka girerek, kendi kurduğumuz evde yaşayacağımızı anlarız.
Marangoz sizsiniz... Her gün bir çivi çakar, bir tahta koyar ya da bir duvar dikersiniz. Bugün yaptığınız davranış ve seçimler, yarın yaşayacağınız evi kurar.
Bugün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için sandığa gidiliyor. Seçim yapmak, oy kullanmak büyük ve önemli bir vebaldir aslında. Yaptığımız tercihle sorumluluk alıyor; bütün sonuçlarıyla emanetçilerin tüm kararlarına, eylemlerine ve imzalarına tartışmasız ortak oluyoruz.
‘Bana ne‘ deyip oy vermemek bile seçimdir. Seçim yapmamayı, seçmektir. Tercih sizin...
Lakin sonuçlarına katlanmayı da beraberinde getirir.
Müjdelenmiş şehir İstanbul’a hayırlısını, emanetin ehline verilmesi adına tüm seçmenlere de basiret diliyorum...
 
Ninem diyor ki; Ağaçtan maşa, aptaldan paşa olmaz.
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.