Bir avuç toprak!..

A -
A +
 
 
Zor günler yaşadık, pandemi geçirdik, sayısız hayatı kaybettik, ölümle çaresizlikle yüzleştik. Paranın, makamın, malın hiçbir anlamının olmadığı tokat gibi çarpsa da yüzümüze ne gerçeği idrak ettik ne de hırslarımızdan, hasetten, oyunlardan vazgeçtik!..
Tolstoy’un "İnsan Ne İle Yaşar" adlı kitabında Çiftçi Pahom’un hazin ve ibretlik hikâyesi vardır. Belki bize bir şeyler hatırlatır;
Sıradan kendi hâlinde bir çiftçi olan Pahom, daha zengin bir hayatın hayalini kurmaktadır…
Uzak bir yerlerde, cömert bir baronun karşılıksız toprak verdiğini duyunca, daha çok toprak elde etmek için barona gidip talebini iletir.
Gerçekten de baron herkese istediği kadar toprak veren cömert biridir. Pahom’a “Sabah güneşin doğuşundan batışına kadar katettiğin bütün yerler senin. Fakat güneş batmadan yeniden başladığın yere dönmen lazım” der. “Yoksa bütün hakkını kaybedersin!..”
Pahom güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar, bağlar, bahçeler geçer…
Tam geri dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez. Şu bağ, bu bahçe derken bakar ki güneşin batmasına az kalmış. Koşar, koşar, ama kesilir takati…
Halsiz adımlarla yürümeye devam ederken, Pahom’un burnundan kanlar damlamaya başlar. Başladığı noktaya iyice yaklaşmışken, bir an yığılır yere ve bir daha kalkamaz…
Baron olanları izlemektedir. Çok kereler şahit olduğu olay yeniden vuku bulmuştur.
Adamlarına bir mezar kazdırır. Pahom’u bu mezara gömerler. Baron; Pahom’un mezarının başında durur şöyle der:
“Bir insana işte bu kadar toprak yeter!..”
Gözlerimiz midelerimizden, arzularımız ihtiyaçlarımızdan daha büyük… İhtiraslarımız, bitip tükenmeyen arzularımız için, az bir toprağa ihtiyaç var sadece.
Aldığımız her nefes bizi menzile bir adım daha yaklaştırıyorken hem de…

Ninem diyor ki; El için kuyu kazan, evvela kendi düşer!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.