Kartal’ın altın çocukları!

Beşiktaş Devler Ligi’nde lider. Artık Kartal’ın altın çocuklarına düşen “şampiyonluk türküsünü” terennüm etmek. 

Tek kişilik şov, derler ya... İşte Cenk Tosun, en kritik anda öyle bir jeneriklik hareketle oyuna damgasını vurdu ki... 
Muhteşem... 
Değerine değer kattı... 
Tosun Paşa’nın Porto’nun savunmadaki en önemli adamı Pereira’nın üzerinden topu aşırtması, hızla kaleye doğru yönelip, Talisca’yı “golcü” diye vitrine çıkarışı ki, tek kelimeyle muhteşemdi. 
Sadece o mu muhteşem olan? Hayır. Babel’in müthiş bazukaları da -...ki, biri üst direkten döndü- enfesti. Quaresma her zamanki gibi sahadaki imtiyazlı isimdi. Dün, onun kazanma arzusu güzeldi. Şayet Cenk ve Babel’e yaptığı o yüksek ortalar, ya da şutları bir kaç metre aşağıdan gitse inanın Beşiktaş dün Porto’yu kevgire çevirirdi. 
Bu kadar iyi oynayan Beşiktaş nasıl oldu da maçın ilk yarım saatte 1-0 geriye düştü? 
Uyudular... Ya da Porto resmen uyuttu. Beşiktaş’ın alan savunmasına yönelik zaaflarını çok iyi etüt eden Porto Teknik Direktörü Sergio Conceiçao’yu tebrik etmek lazım. Niye, herkes Aboubakar’ı kollarken Porto’nun hocası savunmanın merkezinden öne çıkardığı Felipe ile golü buldu. Belli ki, bu gol önceden çalışılmıştı. Fabri’nin de yapabileceği bir şey yoktu.
Pepe, hem Aboubakar’ın ilk toplara basmasına izin vermedi hem de Brahimi’yi kontrol ederek, Porto’nun akınlarını kesip, Gökhan’ı ve de Beşiktaş’ı rahatlattı. 
Özetlersek, Beşiktaş grupta hedefe ulaştı ancak ilerisi için daha güçlü olmalı. Süper Lig’de bu kadro idare eder ama Şampiyonlar Ligi’nde hücuma çıkarken yaşanan top kayıpları ve oyunda uyumaları hangi takım affeder?

MAÇIN ADAMI: Cenk Tosun