Eshâb-ı kirâma düşmanlık yapanlar

A -
A +
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Müslümânlar yetmiş üç fırkaya ayrılacaklardır. Bunlardan yetmiş ikisi, bozuk inanışlarından dolayı, Cehenneme gidecekdir. Yalnız birisi kurtulacakdır." 
 
Ehl-i sünnet yolu nedir? -10-
Yetmişiki bid’at fırkasından her biri, çeşitli bid’atler meydana çıkararak, Ehl-i sünnetten ayrıldılar. Bu yetmişiki fırkanın en aşağısı, en bozuğu, Eshâb-ı kirâma düşmanlık yapanlar oldu. Yetmiş üçüncü kurtuluş fırkası olan Ehl-i sünnetten en çok uzaklaşan bunlar oldu. Din büyüklerine sövmeyi, bunlara lânet etmeyi, imanlarının, mezheplerinin temeli sanan kimselerin haklı olmakla, doğrulukla ne bağlılığı olabilir! Bunlar, zamanla on iki fırkaya ayrıldı. Hepsi birbirini beğenmiyor ise de, hepsi de Eshâb-ı kirâma kâfir demekten çekinmemektedir. "Hulefâ-i râşidîne/dört büyük Halifeye sövmek ibâdet olur" diyorlar! Bununla beraber, kendilerine Râfızî dedirtmekten kaçınıyorlar. "Râfızîler bizden başkalarıdır" diyorlar. Çünkü Râfızîlerin kıyâmette azâp göreceklerini bildiren hadîs-i şerîfler olduğunu kendileri de bilmektedir. Râfızî isminden kaçındıkları gibi, keşke bu kelimenin manasından da sakınsalardı ve Resûlullahın Eshâb-ı kirâmına düşmanlık etmeselerdi çok iyi olurdu.
Bunlar, acabâ Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” Ehl-i beytini de kendileri gibi mi sanıyorlar? Onları da, Ebû Bekir ile Ömer'e “radıyallahü anhümâ” düşman mı biliyorlar? Böyle sanmaları, Ehl-i beytin büyüklerini münâfık, ikiyüzlü bilmek olur. Hazret-i Ali'nin “radıyallahü anh” diğer üç halîfe ile tam otuz sene idâre yollu görüştüğünü, onlara olan düşmanlığını sakladığını ve hakları olmadığı hâlde, onları üstün tuttuğunu, onlara saygı gösterdiğini söylüyorlar. Bu sözlerine ne kadar şaşılsa yeridir.
Bunlar, Ehl-i beyti, Resûlullahı sevdikleri için seviyor iseler, Resûlullahın düşmanlarını da düşman bilmeleri lâzım gelirdi ve Resûlullahın düşmanlarına, Ehl-i beytin düşmanlarından daha çok sövmeleri ve lanet etmeleri icap ederdi. Hâlbuki bunların, Resûlullahın en büyük düşmanı olan ve onu çok inciten ve sayısız sıkıntılar yapan Ebû Cehil'e sövdükleri ve lânet ettikleri, onun kötülüğünü anlattıkları, hiç görülmemiş ve işitilmemiştir. Resûlullahın en çok sevdiği hazret-i Ebû Bekir'i, kendi bozuk görüşleri ile Ehl-i beytin düşmanı sanıyorlar. Bu yüzden ona sövüyor ve kötülemek için ağızlarına geleni söylüyorlar. Şânına yakışmayacak şeyleri iftira ediyorlar. Bu nasıl dindir ve mezheptir? Allah göstermesin! Hazret-i Ebû Bekir'in ve hazret-i Ömer'in ve bütün Eshâb-ı kirâmın “rıdvânullahi aleyhim ecmaîn”, Resûlullahın Ehl-i beytine “radıyallahü anhüm” düşman olacakları, hiç düşünülebilir mi?  
Allahü teâlâ, bu zavallıların doğru yola gelmelerini, bu yanlış, bozuk yoldan kurtulmalarını nasip eylesin! Âmin.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.