İlmihâl Medeniyeti ne demektir?..

A -
A +
Fert olarak ilmihâl bilgilerini öğrenip yaşamazsak, toplum olarak ‘İlmihâl Medeniyeti’ne ulaşamazsak, mutluluğu yakalamamız; Müslüman olarak kalmamız mümkün değildir.     Peygamber Efendimizin “sallallâhü aleyhi ve selem” (İlim öğrenmek, erkek ve kadın her Müslümana farzdır) emrine uyarak, her Müslümanın  öğrenmesi lazım olan din bilgilerine “İlmihal” denir. Bir kimsenin, bu bilgileri öğrenmeden, Müslüman olması,  dinini yaşaması ve Müslüman kalması imkânsızdır. Bu bilgiler, her Müslümana ekmek, su ve hava gibi mutlaka lazımdır. “İlmihâl” ilim ve hâl kelimelerinden meydana gelen Farsça bir terkiptir ki, “hâlin ilmi” demektir. Bir Müslümanın cinsiyetine, yaşına, malına, bedenî durumuna, sağlığına, mesleğine ve mevkiine göre öğrenmesi gereken ilimler olup, herkese “farz-ı ayn”dır. Yani herkesin ayrı ayrı bilmesi ve yapması lazım olan iman, ibadet ve ahlak bilgileridir. “İlmihâl Medeniyeti” sadece bilmek, öğrenmek değil, kendine lazım olan her bilgiyi öğrenmek ve onu hayata geçirip  yaşamaktır. “Hâl” kişinin zaman ve mekân itibariyle içinde bulunduğu durum, an ve şartlar demektir. “İlm-i hâl” ise hâlin, yani içinde bulunulan durumun ve şartların bilgisidir. Bu da, âkıl ve bâliğ olan her kişinin, yani İslâmiyete uymakla memur olan, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını yerine getirmekle  şereflenen kişinin uyması gereken ilimdir. Bunun başında, iman, ibadet ve ahlak  bilgileri gelir. İman, kalbinde bulunan sevgiyi gösteren bilgidir.  Mükellef olmak ise, cinse, yaşa, varlığa ve bedene göre değişir; herkes sahip olduklarına göre sorumlu olur. Teknolojideki, gelişmeler, yazılı-sesli ve görüntülü iletişimin akıl almaz seviyeye ulaşması ve daha nice gelişmeler, İlmihâl’in din ve dünya saadetimiz için ne kadar önemli olduğunu meydana çıkardı. Fert olarak ilmihâl bilgilerini öğrenip yaşamazsak, toplum olarak ‘İlmihâl Medeniyeti’ne ulaşamazsak, mutluluğu yakalamamız, kalabalıklar içinde Müslüman olarak kalmamız mümkün değildir. İmihâl bilgilerini öğrenmeyen ve çocuklarına öğretmeyenler, Müslümânlıktan ayrılmak, küfür felâketine düşmek tehlikesindedir. Böyle kimselerin duaları zâten kabul olmaz ki, küfürden korunabilsinler. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” (İlim bulunan yerde Müslümânlık vardır. İlim bulunmayan yerde Müslümânlık kalmaz) buyurdu... Ecdâdımız, her zaman toplanırlar, ilmihâl kitaplarını okurlar, dinlerini öğrenirlerdi. Ancak, böyle Müslümân kaldılar. İslâmiyyetin zevkini aldılar. Bu saâdet ışığını bizlere, doğru olarak ulaştırabildiler. Bizim de Müslümân kalmamız, yavrularımızı, içimizdeki ve dışımızdaki kâfirlere kaptırmamamız için, birinci ve en lüzumlu çare, her şeyden önce Ehl-i sünnet âlimlerinin hâzırladığı “İlmihâl” kitaplarını okumak ve öğrenmektir...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.