Aksırmak, Rabbimizin ihsan ettiği bir nimettir

A -
A +
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Aksıran hamd etmemişse, hatırlatmak için 'Elhamdülillah' de! Çünkü aksıranın hamd etmesi her derde devadır."
 
 
Müslüman, kavuştuğu her nimet için ve karşılaştığı her sıkıntıdan sonra (Elhamdülillah) diyerek  Allaha hamd etmelidir. O'nun yarattığı her işte bir hayır olduğunu düşünerek, “Kahrın da hoş/Lütfun da hoş” diyebilmelidir. En önce sahip olduğu iman nimeti için, (Elhamdülillâh alâ dînil-islâm ve alâ tevfîkıl-îmân ve alâ hidayetir-Rahmân) diyerek bu nimete, Rabbimizin muvaffak  kılması ve O’nun hidâyete eriştirmesi ile kavuştuğumuzu asla unutmamalıdır.
Peygamber efendimz buyurdu ki: (Müslümanın Müslüman üzerindeki beş hakkından biri de, aksırıp “Elhamdülillah” diyene “Yerhamükellah” demektir.) Aksırmak [hapşırmak] da, Rabbimizin ihsan ettiği bir nimettir. Bir hadîs-i şerîfte, (Aksırmak Rahmandan, esnemek şeytandandır) buyuruldu. Hazret-i Osman “radıyallahü anh” aksırınca Peygamber efendimiz buyurdu ki: (Müjde sana ya Osman! Şu gelen Cebrail aleyhisselamdır. Allahü teâlâdan bana haber getirdi ki: Hiçbir mümin yoktur ki, peş peşe üç kere aksırsın da onun kalbinde iman sâbit olmasın.) [Tirmîzî, Hakîm]
Hadis-i şeriflerde, (Konuşurken aksırmak, sözün doğruluğuna işarettir) ve (Dua ederken aksırmak, duanın kabulüne işarettir) buyuruldu.[Taberânî, Hakîm]
Selam verenin selamını almak farz olduğu gibi, aksırınca, (Elhamdülillah) diyene de (Yerhamükellah) demek  farz-ı kifâyedir. Bir toplulukta, bir kimse aksırıp “Elhamdülillah” dese, orada bulunanlardan hiçbiri, “Yerhamükellah” demezse, hepsi günah işlemiş olur. Biri derse, diğerlerinin de söylemesi gerekmez. Söyleseler de zararı olmaz, iyi olur. Hadîs-i şerîfte, (Selâmı ve teşmîti yayın) buyuruldu. [Teşmît; aksırıp da, "Elhamdülillah" diyene, "Yerhamükellah" diyerek, hayır ve bereketle dua etmektir.]
Aksırınca (Elhamdülillah) demeli, bunu duyan Müslüman da, (Yerhamükellah) diye dua etmelidir. Bu, (Allah sana rahmet etsin!) demektir. Üçüncü biri varsa, (Yehdînâ ve yehdîkümullah) demelidir. Bu da, (Allah bize ve size hidâyet versin!) demektir. Üçüncü bir kimse yoksa, aksıran cevap olarak aynı şeyi söylemelidir. Helada iken aksıran, heladan çıkınca "Elhamdülillah" der veya içinden söyler.
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Allahü teâlâ aksırmayı sever, esnemeyi sevmez.) [Buhârî]
(Aksıran hamd etmemişse, hatırlatmak için “Elhamdülillah” de! Çünkü aksıranın hamd etmesi her derde devadır.) [Deylemî]
(Aksıranı teşmît etmek, diş ve kulak ağrısından korur.) [Şir’a]
Nezle olan, üçten fazla aksırsa, her aksırışta “Elhamdülillah” dese caiz olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Aksıranı 3 defaya kadar teşmît et. Daha sonra ister et, ister etme!) ve (Üç defadan fazla aksıran, nezle olmuş demektir.) [Tirmîzî ve Ebû Davûd]
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.