Tezkere ve bölgede yeni durum...

A -
A +

Hükümet, Irak'a asker gönderme ile ilgili tezkereyi dün akşam Meclis'e gönderdi. Gündemde bir değişme olmazsa, tezkere bugün Meclis'te görüşülüp karara bağlanacak... Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, dünkü açıklamasında, Türk askerinin Irak'a bir yıllık bir süre için gideceğini söyledi. Gönderilecek asker sayısı ve bu askerlerin görev yapacağı bölge veya bölgeler henüz netleşmiş değil. Uzun zamandan beri tartışılmakta olan bu konu, tezkere Meclisten geçtikten sonra da devam edeceğe benziyor. "Geçtikten sonra" tabirini bilerek kullandım. Zira bu defa tezkerenin Meclise takılma ihtimali çok zayıf. Nitekim Başbakan Erdoğan'ın gazetelere yansıyan beyanlarında, tezkerenin geçmeme ihtimalini hiç düşünmediğini ifade ediyor. Yabancı basında çıkan yorumlarda da tezkerenin geçeceği ihtimali yüksek görülüyor. Yani görünen o ki, 1 Mart'ta yaşanan durum tekrarlanmayacak. Hemen ifade edelim ki, 1 Mart şartları ile bugünkü durum arasında çok büyük farklar var. Bizim de şiddetle karşı çıktığımız eski tezkerede 60 binden fazla Amerikan askerinin Türk topraklarında konuşlandırılması da yer alıyordu. Türkiye'nin Irak'ın işgali için adeta yataklık etmek gibi bir görüntü vermesi kabul edilebilecek bir durum değildi. Şimdiki halde Türkiye'nin BM şemsiyesi altında barış gücü göndermesi en ideal çözüm olurdu. Ancak bugün için böyle bir ortamın mevcut olmadığı ve ilerde gerçekleşse bile hayli zaman alacağı ortadadır. Ama beri tarafta Irak'ta dengeler hızla değişmektedir. Yeni dengelerin kurulmasında Türkiye'nin etkili olabilmesi için fiilen Irak'ta bulunması kaçınılmaz hale geldi. Çünkü Irak'ta hiçbir şey eskisi gibi değil. Saddam rejimi yıkıldı. Irak işgal altında ve Birleşmiş Milletler işgalci güçlerin konumunu resmileştirdi. Yani ABD ve İngiltere'nin uluslararası hukuka göre Irak'ta sorumlulukları bulunuyor. Ancak, ne Amerika, ne İngiltere bu sorumlulukları yerine getirebilecek durumda değil. Her iki ülke de, her gün kayıplar veriyorlar ve konumları günden güne zayıflıyor. Bundan dolayı da sorumluluklarının bir kısmını BM'ye devretmek istiyorlar. İngiliz ve ABD yönetimleri içeride de giderek köşeye sıkışıyor. İçerde sıkıştıkça da BM'ye daha çok muhtaç hale geliyor. Dolayısıyla, er veya geç ABD ve İngiltere, bugün BM'ye devretmekten kaçındıkları rolü sonunda teslim edecekler. Yani bugünkü durumu çok fazla sürdüremezler. Türkiye geleceğe dönük hesapları yaparken her ihtimali değerlendirmek durumundadır. Çünkü Irak'taki gelişmeler en fazla bizim ülkemizi ilgilendirmektedir. Türkiye Irak'a asker göndermeye hazırlanırken, Ortadoğuda çok tehlikeli yeni bir tırmanma yaşanıyor. İsrail, terör kamplarını bahane derek, tam otuz yıl sonra Suriye'nin başkenti Şam'a 15 kilometre mesafedeki bir bölgeyi bombaladı. İsrail uçaklarının Suriye topraklarına tam elli kilometre girmiş olması, ilerisi için alarm vermektedir. ABD'nin koruması altında istediği her kanunsuzluğu fütursuzca yapabilen İsrail, Suriye'yi de Irak gibi Amerikan işgaline uğratmayı başaramayınca bu defa kendisi olayları tırmandırmaya yeltendi. Durum gerçekten vahim! Bugün Suriye, yarın belki Lübnan derken, İsrail daha geniş manevra alanı bulabilmek için bölgeyi ABD desteği ile karıştırmaya devam edecektir. Bu açıkça görünüyor. Filistin meselesinde çözüm ihtimali zayıfladıkça bölge daha da karışacaktır. Bölgenin karışması İsrail'in işine çok yarar. Ama mesela Irak'ta durumun karışması Türkiye'nin işine hiç yaramadığı gibi, ileriye dönük büyük tehditler doğurmuştur!.. İşte tezkereyi ve asker göndermeyi değerlendirirken bu durumu da gözönünde bulundurmak zorundayız.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.